Gülistan Kılıç Koçyiğit: Erdoğan görüşmesinde sürecin tıkanan yönleri ele alındı
DEM Parti Grup Başkanvekili Koçyiğit, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İmralı heyeti görüşmesinde, sürecin tıkanan yönlerinin ele alındığını söyleyerek, süreçte Meclisin sessizliğine vurgu yaptı.

Fotoğraf: DEM Parti
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Mecliste düzenlediği basın açıklamasında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile İmralı heyeti görüşmesinde, sürecin tıkanan yönlerinin ele alındığını söyledi
Gülistan Kılıç Koçyiğit, geçen hafta gerçekleştirilen Erdoğan ile olan görüşmeye dair, “çağrıyı yeni bir aşamaya taşıyan önemli bir eşikti” dedi. Koçyiğit, “Geçen hafta Sayın Cumhurbaşkanı ile İmralı Heyetimizin yaptığı görüşme vardı. Bu görüşme, özellikle Sayın Öcalan’ın tarihi bir inisiyatif geliştirmeye çalıştığı, Kürt sorununu şiddet ve çatışmadan arındırılmasını, tarihsel Kürt-Türk ittifakının gelişmesi için yaptığı Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nı yeni bir aşamaya taşıyan önemli bir eşikti. Bundan memnuniyet duyuyoruz. Bu görüşmede, şimdiye kadar yapmış olduğumuz sürecin aksayan tıkanan yönleri ele alındı. Sürecin dinamiği niteliğindeki adım, İmralı tecridinin lağvedilmesi ve Sayın Öcalan'ın hedeflediği çalışmaların yapılması için gereken koşulların sağlanmasının gerekliliği bu görüşmede yeniden teyit edilmiş oldu” diye konuştu.
“Tecrid meselesini çarpıtan yaklaşımlar görüyoruz”
Abdullah Öcalan üzerindeki tecride değinen Koçyiğit şöyle devam etti: “Tecridin ortadan kalkması gerektiğini söyledikçe bazı çevreler bunu anlamamakta direniyorlar. Gerçek anlamda bu meseleyi çarpıtan yaklaşımlar olduğunu görüyoruz. Şimdi, hepimizin düşlediği barışı ve çözümü mümkün kılacak adımları atacak olan en önemli aktör Sayın Öcalan değil midir? Evet, kendisidir. Yine kendisi ile yapılan görüşmede, kendisi bu iradeyi açıkça ortaya koymamış mıdır? Evet, ortaya koymuştur. O zaman, mademki silahlar sussun, silahlar devreden çıksın, şiddet son bulsun isteniyor, o zaman neden bunu yapacak en önemli aktör şu anda tecrit altında tutuluyor?
"Umut hakkı Meclise gelmeli"
Bunun önüne neden engel konuluyor? Ve çözümü, barışı istemeyen kimdir? diye de bütün bu tablonun içerisinde bir soruyu biz kamuoyu nezdinde yeniden sormak istiyoruz. Şimdi, bu tarihsel sorun ve ülkenin sırtındaki en büyük yükü kaldırmaya beraber karar aldıysak, madem böyle bir yola girdiysek, madem çok büyük herkesin çok büyük anlamlar yüklediği bir tarihsel eşikteysek, o zaman neden hâlâ içtihattan usulden dem vuruluyor? Bunu gerçekten anlamakta zorluk çekiyoruz. Umut hakkının da hızla bir yasal düzenlemeyle Meclise getirilmesi gerekiyor.
"Meclis zemininden yoksun bir şekilde süreç ilerletilmeye çalışılıyor"
Meclis çatısı altında bu meseleyi onlarca kez konuştuk. Bu Meclis, Kürt sorunun demokratik çözümü için ne yapacak? Ekim’den bu yana dünya kadar tartışmalar oldu. Belirli aşamalar oldu, görüşmeler yapıldı, çağrı yapıldı. Mecliste hiçbir adım atıldığını görmedik, Mecliste yaprak kımıldamıyor. Hiçbir inisiyatif geliştirilmiş değil.
DEM Parti ve halkın, demokratik toplum ve barışın inşası için atılacak adımlara dair ne beklediği ve istediği ortadadır. Bu konuda bir muğlaklık yok, bir sorun yok. Diğer taraftan Meclisin sessizliği kaygı verici. Bu konuda meclisin izleyici pozisyonun hızla çıkması inisiyatif alması elini taşın altına koymasının zamanı geldi geçiyor. Bu hafta İmralı heyetimiz Sayın Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile bir görüşme gerçekleştirecekler. Görüşmede bu sürecin yasal meseleleri ceza infaz hukuku ve diğer başlıklara dair kendisiyle görüş alışveriş yapılacak. Sürecin daha detaylı ilerlemesi için Meclisin rol üstlenmesi ve sürecin gerçekçi bir yasal zeminin oluşturulmasına ihtiyaç var. Hali hazırda bu yasal zeminden uzaklatayız. Bu zeminden yoksun bir şekilde süreç ilerletilmeye çalışılıyor.” (Politika Servisi)
Evrensel'i Takip Et