14 Nisan 2025 13:16

Niğde'de bakım merkezinde çocuğun darpla öldürülmesi davası başladı

Niğde Engelsiz Yaşam Bakım Rehabilitasyon Merkezi’nde koruma altındaki çocuğun darpla öldürülmesi davası: 'Sanık avukatları beraat talep etti. Çocuklar adeta engelli oldukları için suçlandı.'

Niğde'de bakım merkezinde çocuğun darpla öldürülmesi davası başladı

Fotoğraf: ANKA

Niğde Engelsiz Yaşam ve Rehabilitasyon Merkezi'nde epilepsi hastası engelli çocuğun personelin darp etmesi sonucu hayatını kaybettiği iddialarına ilişkin açılan davanın duruşması başladı.

Niğde'de 22 Temmuz 2024'te Niğde Engelsiz Yaşam ve Rehabilitasyon Merkezi'nde rahatsızlanan epilepsi hastası bir engelli çocuğun kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmesinin ardından, kuruluşta çalışan 26 bakım personeli açığa alınmış, hakkında adli işlem yapılan 14 personel tutuklanmıştı. 

Çocuğa şiddet uyguladıkları ve ölümünde ihmali bulunduğu öne sürülen personelin yargılanmasına, Niğde 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmayı izlemeye gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka yaptığı yazılı açıklamayla duruşmayı aktardı. 

Nazlıaka şunları kaydetti:

"Bugün hepimizin vicdanını derinden sarsan bir vakanın karar duruşması için Niğde’deyim. Duruşmada, Baroların ve STK’ların katılma talepleri reddedildi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın müdahil olma talebi ise kabul edildi. Davaya müdahil olarak elini yıkayan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, kirli suyu personelinin üzerine atmaya çalışıyor ama kendisini böyle aklayamaz. Başka ülkedeki bir kurumdan değil Türkiye’deki Bakanlığa bağlı bir kurumdan bahsediyoruz! Bu ölüm bir 'kaza' değil, açık bir ihmalkârlığın ve sistematik hak ihlalin sonucudur.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, bu acı olayda asli sorumluluğu taşıyan kurumdur. Engelli bireylerin ve çocukların yaşam hakkını korumakla yükümlü olan bakanlık, görevini yerine getirmemiştir. Liyakatsız kadroların çalıştırılması, personelin engelli bireylerin bakımını üstlenecek eğitimi almamış olması, kurumların denetim eksikliği ve uzun süredir dile getirilen yapısal sorunlar nedeniyle geri döndürülemeyecek bir kayıp yaşanmış ve bir evladımız yaşamdan koparılmıştır."

"İstifa etmeniz için kaç çocuğun ölmesi gerekiyor?"

"Bugün burada sadece bir çocuğun kaybı için değil, aynı zamanda bu ülkenin bütün koruma altındaki çocukları ve engelli bireyleri için sesimizi yükseltiyoruz. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Sayın Mahinur Özdemir Göktaş’a soruyorum: İstifa etmeniz için daha kaç çocuğun ölmesi gerekiyor? Bu kurumları denetlemek için daha kaç çocuğun ölmesini bekliyorsunuz? Kaç uyarıyı görmezden geleceksiniz? Sistem değişikliği için daha ne bekliyorsunuz? Engelli bireylerin hayatı ne zaman gerçekten 'değerli' sayılacak?"

"Sadece bir dava değil, toplumsal vicdan sınavıdır"

"Adaletin yerini bulması, sorumluların cezalandırılması ve bu tür ihmallerin tekrar yaşanmaması için kalıcı ve köklü değişiklikler yapılmalıdır. Bu sadece bir dava değil, bir toplumsal vicdan sınavıdır. Ve biz, bu sınavda susmayacağız. Çünkü her çocuk değerlidir. Çünkü her bireyin yaşama hakkı kutsaldır. Çünkü adalet, ancak herkes için varsa adalettir."

"Bazı savunmalarda engelli çocuklar suçlandı"

Sanık avukatlarının beraat talep ettiğini aktaran Nazlıaka, "Bazı savunmalarda zihinsel engelli çocuklar adeta engelli oldukları için suçlandı. Çocukların 'ani duygu değişikliği'nden, 'kontrolsüz davrandığından' bahsedildi. Oysaki her çocuk sevgi dolu ve güvenli bir ortamda bulunmalıdır, yaşam hakkı kutsaldır. Engelli bireylerin bakımını üstlenecek kişilere özel eğitim verilmelidir. Özel gereksinimli çocuklara hak temelli yaklaşılmalıdır" dedi.

Savunmasız ve zihinsel engelli çocuklara yönelik fiillerin konuşulduğunu ifade eden Nazlıaka, "Darp izleri müvekkilime ait olmayabilir, diyenler itekleme mi yoksa tekmeleme mi daha az şiddet içeriri tartışanlar, fayans üzerinde çocuğu ittirmeyi bir oyun olarak kabul etmemizi isteyenler, engelli olsun olmasın hepimiz zaman zaman çocuğumuzu döveriz diyerek şiddet uygulayan bir baba olduğunu itiraf eden avukatlar, çocukların inatçı davranması gerekçesiyle şiddeti meşrulaştırmak isteyenler… Personelin hangi ruh halinde ve hangi koşullarda çalıştığını gözetmeliymişiz. Yapılan kötü muamele terbiye niyetiyle yapılıyormuş. Zihinsel engelli çocuk şiddet uygulayan kişiye gülümsüyormuş, o zaman rızası varmış!"

Çocukların soyunarak çıplak şekilde banyo sırası beklemesi, 'çocuklar kendi soyunuyor' savunması ile aklanmaya çalışıldı. Zor gücüyle yemek yemeye zorlanan çocukların sorun çıkardığı iddia edilerek mama sandalyesi dahi almadığı için Bakanlık eleştirildi."

Tüm tarafları dinleyen mahkeme heyeti kararı açıklamak için mahkemeye 16.30’a kadar ara verdi.

14 kişi tutuklanmıştı

Niğde Engelsiz Yaşam Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi’nde koruma altında bulunan M.Ç. 22 Temmuz saat 20.00 sıralarında rahatsızlandı. Çağırılan ambulansla hastaneye kaldırılan M.Ç., doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı. M.Ç.’nin şiddet sonucu öldüğü iddialarıyla ilgili açılan soruşturma sonucu çocuklara kötü muamelede bulunduğu saptanan 14 çalışanın tutuklandığını açıklamıştı. (ANKA)

Evrensel'i Takip Et