Ayrancı Halkı: “İşçisini ölüme gönderen bu ticarethaneyi mahallemizde istemiyoruz”
Vale olarak çalıştığı Güven Hastanesinde, ilk iş gününde yaşamını yitiren işçi Serkan Temelci için yapılan açıklamada; “İşçisini ölüme gönderen bu ticarethaneyi mahallemizde istemiyoruz” denildi.
Ankara – Vale olarak çalıştığı hastanede, ilk iş gününde yaşamını yitiren işçi Serkan Temelci için bugün Güven Hastanesi önünde açıklama yapıldı. Ayrancı Halkı adına açıklamayı okuyan Coşkun Gök, “Bizim gözümüzde burası cankurtaran bir yer değil bir katil yuvasıdır ve o katillerde bu hastanenin patronlarıdır. İşçisini ölüme gönderen bu ticarethaneyi mahallemizde istemiyoruz” dedi
Güven Hastanesi önünde yapılan açıklamaya Emek Partisi Milletvekili İskender Bayhan, Sol Parti Başkanlar Kurulu üyesi İsmail Hakkı Tombul, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ankara İl Eş Başkanı İbrahim Kara, TKP, SOL Parti, Emek Partisi Ankara İl Başkanı ve Ayrancı mahallesinden yurttaşlar katıldı.
Ayrancı Halkı adına yapılan açıklamayı Coşkun Gök okudu. “İşçinin canı bir tahlil parası bile etmiyor” diyen Gök, “ Vale'de fenalaşıp, yere düştü. Hastanenin vale işini yapan Serkan Güven hastanesinde ilk müdahalesi yapıldıktan sonra tetkik masraflarını karşılayamayacağı için tedavisi tamamlanmadan evine gönderildi. Evine giderken yolda fenalaşması üzerine Mamak Devlet Hastanesi'ne oradan da Etlik Şehir Hastanesi'ne götürülen Serkan yaşamını yitirdi.
Serkan'ın beyin kanaması geçirdiği, hem Güven hastanesinde hem de Mamak Devlet Hastanesinde gerekli müdahaleler yapılmadığı için hayatını kaybettiği anlaşıldı.Tetkik parasını ödeyemediği için Serkan Temelci gerekli tedavisi yapılmadan Güven hastanesi tarafından evine gönderilmişti” dedi.
“Sağlıkta kar ölümdür, ahlaksızlıktır”
Güven hastanesi web sitesinde "Önceliğimizin, hastalarımızın bize duyduğu GÜVEN olduğunu unutmadan yolumuza devam ediyoruz..." dediğini hatırlatan Gök, şunları söyledi, “Hayır, sizin önceliğiniz insanların size duyduğu güven değildir. Sizin önceliğiniz insan ve insan sağlığı hiç değildir.
Sizin önceliğiniz; insanların hasta olması ve onlardan para kazanmanızdır. Yani sizin önceliğiniz kardır.
Fakat yaşanan olay gösteriyor ki; Sağlıkta kar ölümdür. Sağlıkta kar ahlaksızlıktır” dedi.
Gök açıklamanın devamında, “Güven hastanesi vizyonlarının ‘En üst düzey sağlık hizmetini, insan onuruna yakışacak özen, titizlik ve şefkatle sunmak’ olduğunu söylüyor. Peki, bu şefkat, özen ve titizliği hastanenizde vale olarak çalışan Serkan Temelci için neden göstermediniz? Sebep, Serkan Temelci'nin parasının olmaması mıdır? Yani sizin insan onuru diye bahsettiğiniz şey paradır. Özen ve titizlik göstereceğiniz şey ise müşteri yerine koyduğunuz insanlar üzerinden elde ettiğiniz karlardır.” diyerek sağlıkta kar ahlaksızlığının Serkan Temelci'nin ölümüne neden olduğunu ifade etti.
“Burası cankurtaran değil bir ticarethane!”
Güven Hastanesinin Ayrancı Halkı gözünde bir hastane değil bir ticarethane olduğunu ifade eden Gök, konuşmanın devamında şunları ifade etti. “Bizim gözümüzde burası cankurtaran bir yer değil bir katil yuvasıdır ve o katillerde bu hastanenin patronlarıdır.Buranın patronları da her gün 5 işçiyi ölüme gönderen diğer patronlar gibi TÜSİAD üyesidir.Yani burası ayakkabı, araba, masa-sandalye üreten bir işyerinden farklı değildir. Nasıl ki onların amacı kar ise bu hastanenin de tek amacı kardır.Onun için burası bir hastane değil, bir ticarethanedir. Ve kazancı da insan canı üzerinden olmaktadır. Güven hastanesinin patronu, Nüket Küçükel Ezberci şuan bizim söylediklerimizi duymuyor. Neden biliyor musunuz? Çünkü Nüket Küçükel Ezberci Türkiye'nin Madrid büyükelçisi. Bu patron aynı zamanda da Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Üyesidir. Özel hastanesi olan, burada 1 işçinin ölümüne neden olan bir patron ülkenin sağlık politikalarının kararlaştırıldığı bir kurulun üyesi.Yani bütün patronlar gibi AKP'yle kol kola. Onlar AKP'yi ayakta tutuyor, AKP'de sınırsız kar için, işçi katliamlarında cezasız kalmaları için onların önünü açıyor.”
Serkan Temelci'nin katilinin sağlığı parayla satan sermaye düzeni olduğuna işaret eden Gök, “Serkan Temelci'nin katili ülkemizdeki sağlık sistemini yok eden ve patronlara peşkeş çeken AKP'dir. Serkan Temelci'nin katili, Güven hastanesi patronunun üye olduğu TÜSİAD'dır. Serkan Temelci'nin katili, Güven hastanesi patronları ve onların kollayıcısı AKP'dir. Başta Güven hastanesi olmak üzere Serkan'ın bütün katillerinden mutlaka hesap soracağız. Güven hastanesinin Ayrancı’daki varlığı utanç kaynağıdır. Ayrancı halkı olarak mahallemizde insan canına kıyan bir ticarethane görmek istemiyoruz” diye konuştu.
Bayhan: Çeteleşen bu sistem yerine yeinisi kurmak zorundayız
Emek Partisi (EMEP) İstanbul Miletvekili İskender Bayhan, “Sağlıkta yaşanan bu kıyıma, katliama karşı buraya gelen kardeşlerim hepinizi Emek Partisi adına sevgiyle selamlıyorum. Serkan'ın dışında bir ismi daha anmak istiyorum. Birkaç gün önce Kocaeli'de İrem Aslan ismin de. 10 bin liralık menenjit aşısını yaptıramadığı için 8 yaşında hayatını kaybeden bir çocuğumuz kendisi. Hacca gidenler için bedava olan bir aşıyı yaptıramadığı için sağlık sisteminin kurbanı olan çocuğumuzu da Serkan'la birlikte anmak istiyorum! Ne yazık ki bu ülkenin bütün hizmet işlerinin başında tüccar bakanlar var! O tüccar bakanların orada oturması elbet tesadüf değil. İnsan hayatının çocuklarımızın yaşamının sadece ve sadece rant için değer ifade ettiği bir sağlık sağlık hizmeti var. Bu sağlık hizmetini bu sağlık düzenini yerle yeksan etmek zorundayız. Bunu topyekûn yıkıp gerçekten kamusal, halkı hizmet esas alan ücretsiz, nitelikli bir sağlık sistemi kurmadan bu işi çözemeyiz. Bu çarklar böyle döndükçe yani bütün bir sağlık sistemi temel olarak kâr ve rant için kurulmuş bir sağlık sistemi olarak işledikçe bu cinayetlerin bu katliamların çok daha fazlasına tanık olacağız. Çünkü bu sistem çeteleştiriyor, bu sistem öldürüyor, bu sistem tepeden tırnağa ne kadar çok kâr elde edilirse o kadar yaşamaya dayalı olarak işliyor. Onun için bu büyük hastaneler başta olmak üzere, bu zincir hastaneler başta olmak üzere bu sağlık kuruluşlarını, ilaç şirketlerini kamulaştırıp gerçekten halkın sağlığını temel alan bir sağlık sistemi kurmadığımız sürece bu katliamların önüne geçemeyeceğiz. Bu da ancak halkın iktidarıyla, halkın demokrasisi ile halkın egemenliği ile olur. Bunun için çalışmaya devam edeceğiz bunun için buradayız. Bu sağlık sistemini bu halkın tepesine yıkanlardan bütün bu yaptıklarının hesabını sormak zorundayız. Hepimiz bunun için buradayız” diye konuştu.
“Sizin gözünü dolar yeşili bürümüş”
SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi İsmail Hakkı Tombul da konuşmasında Sağlıkta Dönüşüm Programı ile dönüşen sağlık sistemine dikkat çekti. Tombul, “sistemin gerçek yüzü ile işçi cinayeti nedeniyle bir araya geldik. emekçi arkadaşımız AKP eliyle, kamu politikalarıyla yaşamını yitirdi. Ücret almadan sağlık hizmetlerini karşılamak zorunda olan bu hastane yasaya bile uymadı. Bir hastanın beyin kanaması geçirmesinden daha acil ne olabilirdi? Sizin gözünü dolar yeşili bürümüş demektir.” dedi.
Açıklamalardın sonra Şair Heykeltraş Uygur Orhan “Ter ve Lirikler” adlı şiir kitabından Zonguldak’ta yaşamını yitiren işçi Nourtani’ye atfettiği şiiri okudu. (Evrensel)
Evrensel'i Takip Et