Sağlık Bakanlığının 'müjdesi' eziyete döndü: Randevunun randevusu sistemi!
Sağlık Bakanlığı'nın ‘aile hekimleri hastaları için randevu alabilecek’ müjdesi fiyasko çıktı. Alınan randevuyla hastaneye gidenler ya geri dönüyor ya da ileri bir tarihe randevu veriliyor.

Görsel: Midjourney/Fırat Turgut/Evrensel
Eylem Nazlıer
[email protected]
İstanbul – Sağlık Bakanlığının birinci basamak sağlık hizmetleri ile ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetleri arasındaki ‘Dijital entegrasyon çalışmaları tamamlandı’ diye duyurduğu sistem fiyaskoya dönüştü. 1 Ocak 2025 itibarıyla tüm illerde uygulanmaya başlanan sistemle aile hekimliklerinin röntgen, mamografi, yenidoğan kalça ultrasonografisi gibi tetkikleri doğrudan talep edebileceği müjdelenmişti. Aile hekimlerinin kanser taramaları için doğrudan randevu oluşturabilmesi de bunlar arasındaydı. Ancak uygulama kağıt üstünde kaldı, hastalar mağdur oldu. Aile hekimleri tarafından verilen randevular bazı hastanelerde görünmüyor, hastalar ya geri çevriliyor ya da ileri bir tarihe randevu veriliyor. Erken teşhisin hayati önemde olduğu kanser taramaları bile ertelenebiliyor. Yeni sistemle adeta randevunun randevusu yaşanıyor.
"Verilen randevu sistemde yok!"
Gazetemize ulaşan bir yurttaş, aile hekimi tarafından kendisine 20 Mart’a mamografi randevusu verildiğini, ancak hastaneye gittiğinde böyle bir randevunun bulunmadığını ve kendisine 25 gün sonraya yani randevu tarihi verildiğini söyledi. Yeni randevu için işinden tekrar izin alması gerektiğini dile getiren hasta, “Bir daha nasıl izin alıp hastaneye gideceğim?” diye sorarak yaşadığı mağduriyetini dile getirdi.
"Hastaya eziyet, bize iş yükü"
Ahmet Mehlepçi | Fotoğraf, kişisel arşivinden alınmıştır.
Birlik ve Dayanışma Sendikası (BDS) Marmara Şube Başkanı, Aile Hekimi Dr. Ahmet Mehlepçi, yaşananları ‘randevunun randevusu’ olarak tanımlıyor. Mehlepçi, hastaların randevu saatine göre planlama yaptığını, işlerinden izin aldığını ancak hastanelere gittiklerinde bu randevuların geçerli olmadığını gördüklerini söyleyerek “Ancak hastaneye gittiklerinde ‘Bu randevu bizde yok, size yeni bir randevu vereceğiz’ deniyor. Sağlık Bakanlığının duyurduğu sistem tamamen bir reklamdan ibaret. Çünkü hastalar zaten genel cerraha gittiğinde, doktorlar mamografi çekilmesini isteyebiliyor. Bu yeni sistemin gerçek bir işleyişi yok” dedi. Mehlepçi, kanser taramalarının zaten aile hekimleri tarafından yapılması gerektiğini belirterek, sistemin hastalar için zaman kaybına ve sağlık çalışanları için de gereksiz iş yüküne neden olduğuna dikkat çekti.
"Randevu bulmak neredeyse imkansız"
İstanbul’un Ümraniye ilçesinde yaklaşık 170 aile hekimi olduğunu ama mamografi için iki haftada sadece 20 randevu açıldığı bilgisini veren Mehlepçi “Yani randevular anında doluyor ve yeni randevu bulmak neredeyse imkansız hale geliyor” dedi. Yeni uygulamanın aile hekimleri ile hastaları da karşı karşıya getirdiğini dile getiren Mehlepçi, “Hasta ‘Hekimim bana randevu verdi ama hastane kabul etmiyor’ diyerek hekimlere tepki gösterirken, aile hekimleri de bu durumun kendi kontrollerinde olmadığını, Sağlık Bakanlığının sisteminin işlememesi nedeniyle yaşandığına dikkat çekiyor” dedi. Hastalarına bilimsel verilerle taramanın önemini anlatıp taramaya ikna ettiklerini anlatan Mehlepçi “Ama sonuçta tarama yapılamıyor. Hasta doğal olarak bize dönüp hesap soruyor: ‘Hocam, madem işlemeyecekse neden beni gönderdiniz?’ Biz de bilmiyoruz. Bu sistemin bir reklam çalışması olduğunu hastalarımızla beraber öğrendik” diye konuştu.
" 'Erken teşhis hayat kurtarır’ sözde kalmasın"
Sağlık Bakanlığının kanser taramalarını yaygınlaştırmak amacıyla duyurduğu yeni sistemin uygulamada büyük mağduriyetler yarattığının altını çizen Mehlepçi, “Hastaların zaman kaybını önleyecek, hekimlerin iş yükünü artırmayacak ve kanser taramalarını gerçekten erişilebilir hale getirecek bir sistem oluşturulması gerekiyor. Aksi halde, ‘Erken teşhis hayat kurtarır’ sloganı, yalnızca bir reklam kampanyası olarak kalmaya devam edecek” tepkisini gösterdi.
Kit yok, randevu yok, sistem işlemiyor
Aile hekimleri, kanser taramalarında yaşanan sorunları da sıraladı:
- Kolon kanseri taramaları için gerekli test kitleri aylarca aile sağlığı merkezlerine (ASM) ulaştırılmadı.
- Rahim ağzı kanseri taramalarında hastalar, randevu bulmakta zorlanıyor.
- Mamografi taramalarında hastanelerde yeterli kapasite olmadığı için randevular hızlıca doluyor.
Ciddi riskler barındırabilir
Sağlık Bakanlığı, yeni bir düzenlemeyle kronik hastalığı olan ve sürekli ilaç kullanan hastaların ilaç raporları ve reçetelerinin düzenlenmesi konusunda da aile hekimlerine yeni görevler yükledi. Düzenlemenin amacı hastaların, hastanelere gitme zorunluluğunu azaltarak sağlık hizmetlerine erişimi kolaylaştırmak! Ancak uzmanlar, özellikle kalp, damar ve metabolik hastalıklar gibi branşların takip ettiği hastaların ilaçlarının aile hekimleri tarafından reçetelendirilmesinin hasta sağlığı açısından riskler taşıdığına dikkat çekiyor. Dr. Ahmet Mehlepçi, bunun ciddi sorunlara yol açabileceği konusunda uyardı: “Kardiyoloji veya endokrinoloji uzmanlarının başladığı bir tedavinin takibi, aile hekimlerine devrediliyor. Ancak aile hekimlerinin elinde, bu ilaçların etkisini değerlendirebilecek ekokardiyografi gibi teknik imkanlar yok. Biz kardiyolog değiliz. Uzmanlık gerektiren ilaçları reçete etmek hasta açısından ciddi riskler yaratabilir. Tetkikler yapılmadan, bir hastanın kan sulandırıcı ya da kolesterol ilacı kullanmaya devam etmesi ne kadar güvenli? Aile hekimleri bu ilaçları yazabilir deniyor ama ya hasta aslında artık o ilacı kullanmaması gereken bir noktadaysa?”
Evrensel'i Takip Et