15 Nisan 2025 16:21

EMEP'li Karaca'dan Sağlık Bakanı'na: Özelleştirme ve taşeronlatırmadan vazgeçecek misiniz?

Karaca, "Hem sağlık emekçilerinin hem de halkın sağlığı tehlikeye atılıyor. Bu skandallar, sağlığın özelleştirilmesi ve taşeronlaştırılmasının doğrudan sonucudur" dedi.

EMEP'li Karaca'dan Sağlık Bakanı'na: Özelleştirme ve taşeronlatırmadan vazgeçecek misiniz?

Fotoğraf: EMEP

Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca; Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesinde taşeron sağlık alımının yol açtığı kanserojen etkili radyoaktif madde kullanımını Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’na sordu.

Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesinde “Hizmet alımı/Taşeron sağlık hizmeti" yoluyla yürütülen Nükleer Tıp hizmetinde Sintigrafik görüntülemede kimi tetkiklerde kanserojen etkili fazla radyoaktif madde, kimi tetkiklerde ise düşük dozda radyoaktif kullanıldığı açığa çıkmıştı. Muğla Tabip Odası açıklama yaparak hastaların akıbetinin bilinmediğini, durumun raporla tespit edilmesine karşın aynı şirket ve kişilerle yeniden sözleşme imzalandığını bildirmişti. Muğla Tabip Odası aynı zamanda bu durumu Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın sağlığı özelleştirmesi ve taşeronlaştırmanın sonuçlarından biri olarak değerlendirmiştir. Sağlık Bakanlığı ise konunun titizlikle incelendiğini belirterek yapılan değerlendirmelerde hasta mağduriyetine yönelik olumsuz bir bulgu tespit edilmediğini açıklamıştı.

Konuyu meclis gündemine taşıyan EMEP Milletvekili Sevda Karaca, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’na verdiği yazılı soru önergesi ile Sağlık Bakanlığı ile Muğla Tabip Odası açıklamaları arasındaki çelişkiyi, başka hastanelerde benzer uygulamanın olup olmadığını ve sağlıkta özelleştirmeye neden son verilmediğini sordu.

Hem sağlık emekçilerinin hem de halkın sağlığı tehlikede

Skandalın açığa çıkmasıyla MNT işçilerinin yaptığı açıklamalara da değinen Karaca; cihaz arızası durumunda 24 saat izole olması gereken hastaların hiçbir önlem alınmadan şahsi araçlarla transfer edilerek halk sağlının riske atıldığını belirterek “İşçiler şirketin, radyoaktif sağlık hizmeti verilen alanlarda çalışanları kişisel koruyucu ekipmanlar olmadan çalıştırdığını, çalışanların birer kanser hastası adayı olduğunu aktararak; personel yetersizliği nedeniyle, iki cihaza tek teknikerin bakmak zorunda kaldığını, kullanılan gama kamera cihazlarının hasta yoğunluğunu kaldıramayarak neredeyse iki günde bir arıza verdiğini, çalışanlardan insanüstü performans beklendiğini ifade etmiştir. Bir başka işçi ise cep telefonlarına atılan mesajlarla işten çıkarılmakla tehdit edilerek personel takip sistemi ile izlendiğini, çalışanlara radyasyon izni vermemek için dozimetri verilmediğini ve personele tehlikeli radyoaktif atıklar toplatıldığını aktarmıştır.” diyerek “Nükleer tıp merkezinde MNT işçisi olarak çalışanların aktardığı ve hem halk sağlığını hem de işçilerin hayatını tehlikeye atan uygulamalara ilişkin bir işlem başlatılmış mıdır?​” diye sordu.

Çalışma koşullarına karşı sendikalaşma mücadelesi veren işçilerin, yetki tespiti için tüm şartların sağlanmasına rağmen AKP’ye yakınlığı ile bilinen MNT’nin yetkiye itiraz etmekle kalmayıp işçileri haksız yere işten çıkardığını, mobbing uyguladığını ve yetki tespiti davasının uzatıldığını aktaran Karaca “MNT şirketine karşı sendikalaşan sağlık emekçilerinin haklarını korumak üzere Bakanlığınızca ne tür adımlar atılmıştır?​” dedi.

Suç işleyen MNT şirketiyle sözleşme yenilemenin sebebi iktidara yakın olması mıdır?

EMEP Milletvekili Karaca, Bakan Memişoğlu’na şu soruların yöneltti:

  1. Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesinde kanserojen radyoaktife maruz bırakılan kaç kişi bulunmaktadır? Bu kişilerin akıbeti nedir? Bu uygulama ne kadar sürmüştür?
  2. Benzer tespitlerin yapıldığı kaç tane hastane bulunmaktadır?
  3. Doğrudan alanda hekimlik yapan kişilerin oluşturduğu Muğla Tabip Odası, kanserojen radyoaktife maruz kalanların durumunun bilinmediğini belirtmesine karşın Bakanlığınız “hasta mağduriyetine dair olumsuz bir bulgunun tespit edilmediği” bilgisini neye dayandırmaktadır?
  4. Muğla Tabip Odası, teftiş kurulu raporuyla söz konusu durumun tespit edildiğini açıklamasına karşın Bakanlığınızın aynı teftiş kurulu raporuna ilişkin aksini söyleyen beyanları arasındaki çelişkiyi nasıl gidereceksiniz?
  5. Bakanlığınızın, radyoaktif madde kullandığı somut delillerle tespit edilen MNT şirketi ile yeniden sözleşme imzalamasının izahı iktidarınıza yakın olması mıdır? Aynı uygulamaların devam edip etmediği nasıl denetlenmektedir?
  6. Nükleer tıp merkezinde MNT işçisi olarak çalışanların aktardığı ve hem halk sağlığını hem de işçilerin hayatını tehlikeye atan uygulamalara ilişkin bir işlem başlatılmış mıdır?
  7. İşçilerin çalışma koşullarına karşı başlattığı sendikalaşma mücadelesini işten atma, yetki itirazı ve mobbing ile sekteye uğratan MNT şirketine karşı sağlık emekçilerinin haklarını korumak üzere Bakanlığınızca ne tür adımlar atılmıştır?
  8. Sağlık gibi başat kamusal haklardan birinin özelleştirilmesine yol açan “Sağlıkta Dönüşüm Programının” her gün yeni bir skandalla ortaya çıkmasına karşın bu programda ısrarcı olmak kimin çıkarınadır?
  9. Sağlığı özelleştirme ve taşeronlaştırmaya son verecek bir programınız bulunmakta mıdır? (Haber Merkezi)

Evrensel'i Takip Et