17 Nisan 2025 21:21

Rüzgar ekenler fırtına biçiyor, gençlik mücadeleden vazgeçmiyor

Kocaeli'de üniversite öğrencileri olarak 20 Mart'ta engellenen yürüyüşümüz ve polisin orantısız müdahalesinden bugüne örgütlü bir güç olmanın ne kadar önemli olduğunu öğrendik her birimiz.

Rüzgar ekenler fırtına biçiyor, gençlik mücadeleden vazgeçmiyor

Fotoğraf: Evrensel

Kocaeli Üniversitesi Öğrencisi Cem Kara


Merhaba Evrensel okurları, 19 Mart itibariyle ülkede yaşanan özelliklede üniversitelerde yaşanan gelişmelerin ardından, bugünlerde de proje okullarında liseli öğrencilerin yüksek sesli itirazını duyuyoruz. 23 yıllık iktidarı boyunca özellikle eğitim alanında ektiğini biçen bir iktidarla karşı karşıya olduğumuzu söylemenin yanlış olmayacağını düşünüyorum. Öğrencileri yoksullukla, gelecek kaygısıyla baş başa bırakmaktan, ucuz işgücü olarak piyasaya, savaşmak üzere cepheye, çocuk doğursun diye ev içine hapsetmekten başka ne yaptılar? Sıra arkadaşlarımızı asansör facialarında, otel yangınlarında, herhangi bir iş cinayetinde kaybedenler bizler değil miyiz?

Bırakın sokağa çıkıp itiraz etmeyi, sokakta röportaj vermenin, eleştiren bir tweet atmanın bile sonucunda bedel ödemek zorunda kalacağımızı bilerek büyümedik mi?

Kendi bekaları için ektikleri rüzgar, fırtına oldu; onların gelecek planlarını biçiyor.

Tüm baskı, yıldırma politikalarına rağmen sokakta, okulda, amfilerde yan yana olunca nasıl güç olduğumuzu hep birlikte öğrendik. Polis gücünü kendi baskı sopası olarak kullandığı ve öğrencilerin mücadelesini berhava ettiği ortamda bu haklı mücadeleden taviz vermedik.

Kocaeli'de üniversite öğrencileri olarak 20 Mart'ta engellenen yürüyüşümüz ve polisin orantısız müdahalesinden bugüne örgütlü bir güç olmanın ne kadar önemli olduğunu öğrendik her birimiz. Forumlarda barınma, beslenme ve ulaşım başta olmak üzere, akademik alanda yaşadığımız her türlü zorluk karşısında taleplerimizi ortaklaştırmak üzere tartıştık. En önemlisi bu üniversitelerin olmazsa olmaz bir parçası olduğumuzu hissettik. O nedenle de bu üniversitelerin yönetiminin atanmışlarla değil, emeğiyle oraya gelmiş olan öğrenciler, akademisyenler ve diğer bileşenleriyle birlikte yönetilmesi gerektiğini hep birlikte gördük.

Şimdi KYK yurtlarında eylemlere katılan arkadaşlarımıza soruşturma açıldı, yurttan atılma durumuyla karşı karşıyalar; başka şehirlerde atılan arkadaşlarımız da oldu. Tüm bu hareketli ve hızlı dönemden öğrendiğimiz yegâne şey; yurttan atılmak da dahil olmak üzere, her türlü soruşturma ve baskıya karşı tüm gücümüzle direnmekten yanımızdaki arkadaşların korkularını giderip saflarımıza katmaktan başka şansımız yok. Birlikte mücadeleden, dayanışmadan başka saldırıları püskürtecek sihirli bir değnek yok. Bunun için ise heyecanımız var, gençliğimiz var..

Direnç ve dayanışmayla..

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Dört yılda 750 bin yeni çocuk işçi

Dört yılda 750 bin yeni çocuk işçi

Bizzat Erdoğan’ın, pandemiyi ‘üretim ve lojistik üssü olma fırsatı’ olarak işaret ettiği 2020’den bu yana ucuz emek eksenli dönüşümün çarpıcı sonuçları ortaya çıkıyor. ‘Üretim, ihracat’ gibi sloganlarla pazarlanan dönüşüm, çocuk emeğini de başta sanayi olmak üzere sermayenin hizmetine sundu. Bu dört yılda 750 bin çocuk daha resmi rakamlara işçi olarak geçti.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Gençlerin sokak eylemlerine atıfta bulunan Bahçeli, "Öğrencinin yeri okuldu, sınıftır, kütüphanedir" dedi.

Evrensel'i Takip Et