İşçilerden konfederasyonlara 1 Mayıs çağrısı: ‘Zaman varken birleşelim, Ortak Kitlesel güçlü 1 Mayıs’
DİSK ve Türk-İş İstanbul'da 1 Mayıs'a farklı alanlara çağırdı. İşçiler ayrı planlanan kutlamaların birleşmesi gerektiğini vurguluyor, “İşçilerin bölünmesi için değil birleşmeleri için çalışın.”

Fotoğraf: Uğur Ökdemir/Evrensel
Andaç Aydın Arıduru
[email protected]
İstanbul – Türk-İş Başkanlar Kurulu merkezi 1 Mayıs kutlamalarında adresi Kartal Meydanı olarak gösterdi. 10 Nisan’da gerçekleşen kurulda 1 Mayıs’a çağrılar, toplu iş sözleşmesi (TİS) dönemlerinde ücret zamlarında hedef enflasyona karşı insanlık onuruna yakışır ücret, sendikal haklar ile özgürlüklere, TİS yapma hakkına yasaklamalar ve baskılar karşısında özgürce kullanılması taleplerini içeriyordu. DİSK KESK TMMOB ve TTB ise 18 Nisan’da 1 Mayıs programını açıkladı. Adres ise Kadıköy meydanı oldu. İstanbul ve Gebze’den DİSK Hak-İş ve Türk-İş üyesi işçiler, merkezi olarak düzenlenecek 1 Mayıs programlarına özellikle bu yıl sendika, konfederasyon ve siyasi görüş ayrımı yapılmadan ortak katılımın önemini vurguluyor. İşçiler hem kendi sendikalarına hem de tüm konfederasyonlara “Birleşin” çağrısı yaparken artan enflasyon karşısında insanca yaşanabilecek bir ücret, sendikalarda örgütlenme ve TİS yapma hakkı, talepler için eylem ve grev yapma taleplerinin ortak olduğunun altını çiziyor. İşçiler, 1 Mayıs’a sayılı günler kala planlanan ayrı kutlamaların son dönemde yeniden güçlenen demokratik haklar ve talepler için sokağa, alanlara çıkma eğilimi ile ters düştüğünü, güçlü ve ortak kutlanacak 1 Mayıs’ın işçi ve emekçiler üzerinde artan baskılar karşısında en etkili araçlardan birisi olduğunu hatırlatıyor.
İstanbul Kadıköy Belediyesinden Genel-İş üyesi bir işçi ise DİSK’in ayrı 1 Mayıs çağrısını, “Sendikacıların bugün işçileri birleştirmek, hak mücadelelerini büyütmek gibi bir derdi yok mu?” fadeleriyle değerlendiriyor. Kadıköy Belediyesi işçisi, “İşçilerin birliğini mücadelesinin büyümesini isteyen bir sendikacılık anlayışı, biz aylarca TİS masalarında direndikten sonra greve çıkmışken 1 dakikada bitirmez. Dolayısıyla ben sendikacıların işçilerin birliğini kendilerine de bir tehdit olarak gördükleri görüşündeyim. İBB Başkanı İmamoğlu’nun tutuklanmasından sonra başta üniversite öğrencileri büyük bir cesaret göstererek sokağa çıktı korkuyu yendi. Bize de korkuyu yenmek için bir fırsat verdi. Ancak Saraçhane’ye giden işçiler sendikalarının çağrısıyla değil bireysel olarak gittiler oraya. Örgütlemedi sendikacılar. Bu dönemde ihtiyacın işçilerin birleştiği ve ortak taleplerini çok güçlü bir şekilde sokakta, iş yerlerinde eylemlerle yükselttiği bir örgütlülük olması gerekiyor. Sendikacılar birleşmiyorsa işçilerin 1 Mayıs’ta birleşmesi gerekiyor” diyen işçi, işçilerin sendikaları zorlayarak birleşik eylemler için çağrı yapması gerektiğini düşündüğünü belirtiyor.
‘İşçilerin taleplerinin birliği önemli’
Hitachi’den Birleşik Metal İşçileri Sendikası üyesi bir metal işçisi ise Türk-İş yönetiminin 1 Mayıs’a dair çağrısının kendisi ve iş arkadaşları tarafından samimi bulunmadığını ve çağrı metninin Türk-İş üyesi işçilerin yükselen taleplerinin dayatmaları sonucu ortaya çıktığını düşündüklerini ifade ediyor. “İşçilerin birlikte 1 Mayıs’ı kutlaması buradaki gücün de hem iktidar hem de patronlar tarafından görülmesi çok önemli tabii. DİSK başka bir alana çağrı yaptı ancak işçilerin ortak talepler etrafında, başlıca da yaklaşan TİS döneminde eylem ve sokağa çıkma haklarını kullanabilmeleri için birlikte olması lazım. Bizim TİS sürecimizde de grevimiz yasaklandı ve biz eylemler ve alanda durarak imza atılabilecek bir TİS yaptık. Demokratik hakların kullanılabilmesi için tüm işçiler sokağa, grev hakkına ve eylemlere sahip çıkmalı. Türk-İş’in çağrısı samimi gelmiyor ama bu talepler için biz mücadelemizi devam ettirmeliyiz” Çağrısında bulunan işçi MESS grubu sözleşmeleri için metal işçilerinin 1 Mayıs’ta taleplerini sıralaması gerektiğini vurguluyor.
‘TİS, sendika, eylem talepleri ortak, 1 Mayıs da ortak olsun’
Hak-İş’e bağlı Liman-İş üyesi bir işçi ise 1 Mayıs’ın iş yerlerindeki özel taleplerin genel hale gelmesi ve işçilerin özellikle TİS yılı olan bu yılda 1 Mayıs’a dair hazırlıklarının da gündeme gelmesi gerektiğini ifade ediyor. “Özellikle düşük ücret dayatması ve hükümetin talepler için işçilerin eyleme geçme yolunun kapatılması yönünde baskıları artıyor. O zaman işçilerin 1 Mayıs’ın güçlü bir şekilde örgütlenmesi için çaba göstermesi gerekiyor. Sendikalarımıza mücadele etmenin yolunun alanlardan, eylemlerden geçtiğini söylüyoruz. O zaman 1 Mayıs için ‘Nasıl olmalı’ onu da taleplerle şekillendirmemiz lazım. Bu yıl enflasyonundan, işten atmalara, sendikalaşanlara baskılardan, düşük zam dayatmasına hemen hemen tüm işçiler aynı taleplere sahip. İşçiler taleplerde birleşiyorsa sendikalar da birleşmeli” diyen işçi tüm işçilerin konfederasyonlara ortak 1 Mayıs çağrısı yapması gerektiğini söylüyor.
‘178 gündür dayanışma gösteriyoruz neden ayrı kutlayalım?’
178 gündür sendikalaşma hakları için direnişi sürdüren TKIS Blinds işçileri geçtiğimiz gün DİSK’in Kadıköy’e 1 Mayıs çağrısının kendi aralarında çok tartışıldığını belirtiyor. Direnişteki bir işçi, “Serbest bölgede aylardır direniyoruz. Serbest bölgede Farklı işletmelerde DİSK üyesi arkadaşlarımız da var onları da taleplerimizi anlatmaya mücadelemizi büyütmeye çağırdık direniş boyunca. Destek verdiler, bizimle dayanışma gösterdiler. Şimdi buradan neden ayrı yerlere gidip 1 Mayıs kutlayalım? Biz de insanca yaşanacak bir ücret ve güvenceli iş talep ettiğimiz için sendikalaştık ve işten çıkarıldık. Talepler ortak. Sendikalara çağrı yapıyorum yanlış kararınızdan dönün. Biz yanımıza baktığımızda başka sendika üyesi işçi arkadaşlarımızı da görmek istiyoruz. İşçilerin bölünmesi için değil birleşmeleri için çalışın. Böyle bir dönemde en güçlü görünmemiz, iş durursa ne olacağını hem patronlara hem hükümete göstermemiz gerekiyor” diyor.
Gebze’den Türk Metal Sendikası üyesi bir Pimsa işçisi de fabrikada ayrı 1 Mayıs tartışmalarında işçilerin ortak talepler ile ortak kutlamalar örgütlenmesi gerektiği fikrinin çıktığını aktarıyor. “Ancak sendikacılar şubelere, şubeler ise genel merkeze bakıyor böyle konularda. İşçilerin inisiyatif alma ve güçlü kutlamlar eylemler yapma fikri oluşturması kırılıyor böylece, Gebze’den İstanbul’a temsiliyet düzeyinde gidiliyordu geçmişte, hem yerellerde hem merkezi kutlamalarda kitlesel katılım olması için işçilerin kendi taleplerinin sahiplenilmesi ve eylemlerin güçlü ve anlamlı olacağı hissinin yerleşmesi gerekli. 1 Mayıs’ın ortak kutlanması bu talepleri ve giderek değişmeye başlayan eyleme çıkma eğilimini güçlendirecektir diye düşünüyorum. Ortak ve etkili 1 Mayıs’ın anlamı bu olacak bence” diyor.
EMEP: Ortak 1 Mayıs için sendikaları sorumluluk almaya çağırıyoruz
Emek Partisi (EMEP) İstanbul il yöneticilerinden Levent Gökçek, sendikal konfederasyonlara İstanbul’da ortak 1 Mayıs kutlaması için çağrıda bulundu. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin Beşiktaş’taki 1 Mayıs kutlamaları programını duyurduğu açıklamasının ardından konuşan Gökçek, ağırlaşan ekonomik koşullar ve artan hak ihlalleri karşısında işçi sınıfının birleşik mücadelesinin önemine dikkat çekti. Gökçek tüm sendika konfederasyonlarını ve meslek örgütlerini, 1 Mayıs’ı en geniş ve kitlesel kutlamalar için birleşik örgütlemeye çağırdı.
Geçim derdi ve haklara saldırılar artıyor
Gökçek, 1 Mayıs öncesinde İstanbul’da yaşayan işçi ve emekçi kesimler açısından tabloyu, “İstanbul Planlama Ajansının araştırmasına göre İstanbul’da dört kişilik bir ailenin yaşam maliyeti geçen yıla göre yüzde 52 artarak en az 87 bin 500 lira oldu. Yine bugün işçi ve emekçilere toplu sözleşmelerde enflasyonun altında gerçek enflasyonun altında düşük zam dayatmaları gerçekleştiriliyor. İşten atmalar devam ediyor” dedi.
Gökçek, “Sendikal hak ve özgürlüklere saldırılar artıyor. Grev hakkı gasbediliyor. İşçi ve emekçilerin ekonomik, demokratik ve sosyal haklarına saldırılar yoğunlaşarak devam ediyor. Ülkemizde özgürlüklerin en ufak kırıntısına dahi tek adam iktidarının saldırıları artarak devam ediyor. Seçilmiş belediye başkanları tutuklanıyor, emekçi halkın iradesi gasbedilerek kayyımlar atanıyor. Gazeteciler, sendikacılar ve hakkını arayan öğrenciler, gençler hapse tıkılıyor” ifadeleriyle demokratik hak ve özgürlüklere yönelik siyasi saldırıların yoğun biçimde sürdüğünü vurguladı.
‘Yaygın, kitlesel ve birleşik 1 Mayıslar örgütlenmeli’
Gökçek, İstanbul’da farklı yerlerde 1 Mayıs kutlamalarının planlandığına dikkat çekerek, “TÜRK-İŞ konfederasyonu Kartal’a çağrı yapıyor. DİSK, KESK, TMMOB başta olmak üzere emek demokrasi güçleri de Kadıköy’e çağrıda bulunuyor. Bugün konuştuğumuz bütün ağır koşullar emekçi sınıfların önünde dururken İstanbul’da iki tane 1 Mayıs’ın kutlanmasının İstanbul’daki işçi ve emekçilerin önümüzdeki dönem mücadelesi ve örgütlülüğü açısından eksi olarak yansıyacağını düşünüyoruz” derken, “Emek Partisi olarak 1 Mayıs’a giderken işçi sınıfının acil ekonomik ve politik talepleri etrafında yaygın, kitlesel ve birleşik 1 Mayısların örgütlenmesi gerektiğini söylüyoruz. Çünkü bugün tek adam iktidarı, Cumhur İttifakı ve arkasındaki sermaye güçleri sömürüyü yoğunlaştıran ekonomik programlarını hayata geçirebilmek için yine krizin faturasını işçilere, emekçilere çıkarabilmek için baskıları, yasakları, faşizan saldırılarını arttırmış durumda” ifadeleriyle emek ve meslek örgütlerine çağrıda bulundu.
Evrensel'i Takip Et