Utku Çakırözer'den cezaevi ziyareti: "Özgürlüğümüz ve eğitim hakkımız gasbediliyor"
CHP Milletvekili Utku Çakırözer özgürlükleri ve eğitim hakkı gasbedilen gençler ile gazetecilerin serbest bırakılması çağrısı yaptı.

Fotoğraf: ANKA
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer Marmara ile Bakırköy cezaevlerinde tutuklu öğrenci ve gazetecileri ziyaret etti. Çakırözer'in ziyaret ettiği tutuklu gençler, "Hem özgürlüğümüz hem de zor elde ettiğimiz eğitim hakkımız elimizden alınıyor, gasbediliyor" derken, HDK soruşturması kapsamında 2 aydır tutuklu bulunan gazeteciler "Ciddiyetsiz bir dosya. Bir an önce iddianamemizin hazırlanmasını istiyoruz" dedi.
Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasıyla başlayan protestolarda tutuklanan öğrenciler yaklaşık bir aydır cezaevinde. Muhalefete Halkların yönelik İstanbul merkezli operasyonlarda tutuklanan gazeteciler ise cezaevinde ikinci ayını doldurdu. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi ile Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde tutuklu öğrenciler ile gazetecileri ziyaret etti. Çakırözer, ziyaretlerde kendisine aktarılan mesajları kamuoyu ile paylaştı.
'Ders çalışabilmek için kitap istedim, verilmiyor'
Hem okuduğunu hem çalıştığını belirten 23 yaşındaki A.Ü. "Bir aydır burada olmam muhtemelen bana dönem kaybettirecek. İşim kendi işim ama bir aylık gelir kaybım var. Koğuşta bir ara 32 kişiydik. Tahliye olanlardan sonra 7 kaldık" diye belirtti.
Oyun tasarımı bölümünde okuyan ve KYK yurdunda kalan 18 yaşındaki M.E, "Maalesef sınavlarıma giremedim bu süreçte. Ders çalışabilmek için kitap istedim, verilmiyor. Beni Kadıköy’de tutuklu öğrencilere destek için yapılan dayanışma sahnesinden gözaltına alıp tutukladılar. ‘Diktatör Erdoğan’ yazılı bir pankart nedeniyle tutuklandım. Oysa ‘Diktatör’ kelimesi suç değil. Hem Türkiye’de hem de dünyada birçok örnek karar var lehime olan. Ama ısrarla bizi burada tutuyorlar." dedi.
'Kiramı ödemem lazım'
27 gündür tutuklu olan 31 yaşındaki B.A da fotoğraf, video prodüksiyon işleri yaptığını belirtti. "Cumhurbaşkanı'na hakaret" suçlamasıyla tutuklandığını ifade eden genç "Ama delil yok aleyhimize. Bir tane fotoğraf var, onda da kıyafetlerimiz aynı değil. Gözaltına alınırken kötü muamele gördük. Polise hiçbir direnişim olmamasına rağmen kafama diziyle bastırdı. 27 gündür buradayım. İşimi yapamıyorum. Yapamayınca para kazanamıyorum. Ama kiramı ödemem lazım. Neden burada tutuluyoruz belli de değil." diye konuştu.
'Özgürlüğümüz ve eğitim şansımız elimizden alınıyor'
Burslu okuyan ve sınavlarını kaçıran diğer bir öğrenci D.O. (18) "Bursumu kaybedilebilirim. Hem özgürlüğümüz hem de zor elde ettiğimiz eğitim şansımız elimizden alınıyor, gasbediliyor." dedi.
'Ciddiyetsiz bir dosya'
HDK soruşturması kapsamında iki aydır tutuklu bulunan Gazeteci Yıldız Tar "Önüme delil diye koydukları iki belgeden biri 2013’te Özgür Radyo’da çalışırken yaptığım bir haber. Diğeri 2012’de Boğaziçi Üniversitesinde katıldığım bir toplantı. Başka hiçbir şey yok. İddianamemiz hala çıkmadı. Bir an önce çıkmasını bekliyoruz. Bizi içeride tutma gerekçeleri belli. Ekrem İmamoğlu’nu teröre bağlamak için hazırlanan bir planın parçası bu. HDK yasadışı bir örgüt değil. Genel Kurulunu yapıyor, eş başkanı biz tutuklanırken basın açıklaması yapıyordu. Neresinden baksanız saçmalık. Bu kadar ciddiyetsiz bir dosya." diyerek tepki gösterdi.
'Bir an önce iddianamemizin çıkmasını talep ediyoruz'
İlke TV programcısı Ercüment Akdeniz de "Suç değil ama benim HDK ile uzaktan yakından ilgim yok. Geçmişte EMEP’li olduğum bir dönem var. O dönemde yani 2011, 2012, 2013’te üç tane faaliyetten şimdi beni 12 yıl sonra zindana tıktılar. HDK’yi kriminalize gösterip İmamoğlu’na yönelttikleri kent uzlaşısı suçlaması ile bağlamak istiyorlar. Biz gazeteciyiz. Ve gazetecinin tutukluluğu sadece ona yönelik bir cezalandırma değil, halkın da cezalandırılması. Çünkü kamusal bir görev olan halkın haber alma hakkını sağlama görevimizi yerine getiremiyoruz buradayken. Ben de mağdurum, benim izleyicim de mağdur. Bir an önce iddianamemizin çıkmasını talep ediyoruz." dedi.
'Siyasi rehine gibi tutuyorlar bizi burada'
Gazeteci Elif Akgül de "Benim tek bildiğim şey gazetecilik. İlke TV’de çalışıyorum. Önüme belge diye koydukları tek şey gazetecilik faaliyetlerim. FETÖ’cü polis ve savcıların 12-13 yıl önce hukuksuz dinlemelerle topladıkları belgelerle bizi burada tutuyorlar. 1 Mayıs 2013’te polisin DİSK binasına müdahalesi sırasında Bianet’te arkadaşlarımla yazışıyorum. Gezi Parkı eylemlerine ilişkin sorular sordular. Bir de isim benzerliği olan başka bir Elif Akgül hakkındaki haberler bana soruldu. Tamamen siyasi rehine gibi tutuyorlar bizi burada. Birbirini tanımayan yüzlerce kişilik bir örgütüz, nasıl oluyorsa." diye konuştu.
'Bu hukuksuzluğu bitirin'
Milletvekili Utku Çakırözer ziyaretleri sonrasında yaptığı açıklamalarda Ekrem İmamoğlu’na özgürlük protestolarında tutuklanan gençlerin ve haksız, hukuksuz yere özgürlüklerinden mahrum bırakılan gazetecilerin bir an önce serbest bırakılmasını istedi. (Politika Servisi)
Evrensel'i Takip Et