22 Nisan 2025 08:55

MEKTUP | ‘Bu ses rafineriden geliyor’

Petrol-İş Kocaeli Şube Başkanı Nesimi Yetişoğlu

Sabah 6’da kalkıp çocuğunun saçını okşayamadan işe giden, vardiyasını tamamlayıp gece yarısı yorgun gözlerle ev dönen binlerce işçi… Bugün onların sesi yükseliyor rafineri sahasından. Bugün o ses, sadece hak değil, onur da istiyor. Biz TÜPRAŞ işçisiyiz. Yıllardır bu ülkenin akaryakıt damarını döndüren biziz. Yangının, gazın, kimyasalın, basıncın ortasında üretim yapan, riski göze alan biziz. Ama şimdi soruyoruz: Bunca emeğin, bunca riske rağmen… biz neden hâlâ hakkımızı alamıyoruz?

Günlerdir toplu iş sözleşmesi masasında sabrediyoruz. Konuşuyoruz, izah ediyoruz, anlatıyoruz. Ama işveren, anlamak yerine oyalamayı seçiyor. Verdiği teklif ne adil, ne de insanca yaşamaya elverişli. Üstüne bir de çıkıp “bu sendikanın kararı” deyip sorumluluktan kaçıyor. Biz bu oyunu kabul etmiyoruz! Kimse bize başka işyerlerini örnek göstermesin. TÜPRAŞ işçisinin kıyaslanacağı yer, kendi emeğidir. Bizim gündemimiz, evimize götürdüğümüz ekmek, çocuklarımızın geleceği, onurlu bir yaşamdır.

23 Nisan geliyor. İşveren, çocuklara hediye hazırlamış. Kusura bakmasınlar ama, biz çocuklarımıza oyuncak değil, gelecek bırakmak istiyoruz. O yüzden o hediyeyi de, o gösteriyi de almıyoruz. Çünkü biliyoruz: bu mücadele kazanılırsa, çocuklarımız bayramı gerçekten kutlayacak. Pazartesi sabah saatlerinde başladık. Saat 8 ile 10 arası içeriye girmedik Ve Cuma’ya kadar da aynı şekilde devam edeceğiz. Bu sadece bir bekleyiş değil, bu bir mesajdır: Tüpraş işçisi ayağa kalktı, susturamazsınız.

Bazı yerlerden rahatsızlık sesleri geliyor. “Aman gerginlik olmasın, bu işten zarar çıkmasın” diyorlar. Biz zarar etmiyoruz kardeşim. Zaten biz zarar ede ede bu hale geldik. Artık yeter diyoruz! Sendika olarak da buradayız, işçinin arkasındayız. Ve ben şube başkanı olarak açık söylüyorum: Bir arkadaşımın saçının teline zarar gelirse yüreğimizi ortaya koyarız. Çünkü bu, sadece görev değil, yürek işidir!

Buradan işverene de kamuoyuna da söylüyoruz: Bu eylem ne keyfi ne de günü kurtarma çabasıdır. Bu, işçinin “ben de varım!” demesidir. Ve biz, bir kez sesimizi yükselttik mi o sesi hiçbir güç susturamaz!

Evrensel'i Takip Et