AYM kararına rağmen tahliye edilmiyor: Hücre cezaları gerekçe gösteriliyor

Ankara – Hikmet Çalağan, Kasım 1993 tarihinde İstanbul'da gözaltına alındıktan sonra tutuklandı ve Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) tarafından yapılan yargılamada “Devletin birliği ve beraberliğini bozmak”  iddiasıyla müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Maraş Türkoğlu L Tipi 2 No'lu Kapalı Cezaevi'nde tutulan Çalağan, 30 yıllık ceza infaz süresini tamamlamasına rağmen tahliye edilmiyor. Çalağan'ın tahliyesinin uzatılmasına, "hücre cezaları" gerekçe gösteriliyor.

Çalağan'ın avukatı Alişan Şahin, 2023 yılında müvekilinin tahliye edilmemesi için Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvuru yaptı. AYM, 2024 yılında Çalağan'ın tahliye edilmemesini ihlal saydı. Ancak buna rağmen Çalağan edilmedi.

“Yargıtay, AYM kararını tanımıyor”

Av. Şahin, müvekkilinin tahliyesinin engellenmesi sürecini, AYM kararına rağmen tahliyesi engellenen TİP Milletvekili Can Atalay dosyasına benzetti. Şahin, "Hikmet Çalağan ve kendisiyle aynı koğuşta kalan bir diğer siyasi tutsağa verilen infaz cezaları ile ilgili AYM'ye başvurduk. 2024'te ihlal kararı verilmiştir. Diğer hükümlü olan arkadaşa verilen ihlal kararı tazminata bağlandı. Çünkü o arkadaş infaz süresini tamamlayarak cezaevinden tahliye edilmişti. AYM kararı sonrası dosya Kahramanmaraş İnfaz Hakimliğine geldi. Ancak AYM hükmü tanınmadı. Ağır Ceza Mahkemesi'ne yaptığımız itirazda da karşılık bulmadı. Yargıtay da AYM kararını tanımadı ve önceki verdiği kararda direndi" diye konuştu.

Yeniden AYM'ye başvurduklarını ifade eden Şahin, "Üzerinden 1 yıla yakın bir süre geçmesine rağmen AYM halen başvuruyu hükme bağlamadı" dedi. “Müvekkilimin özgürlüğünün elinden alınmasının bedelini hangi tazminat ödeyecek?" diye soran Şahin, "Zaten verilen tazminatın peşinde değiliz. Öyle bir talebimiz de olmadı. Ancak AYM'nin kendi kararına yapılan bu hukuksuzluğu kendisinin düzeltmesi gerektiğine inanıyoruz. AYM, ceza infazı tamamlanmış olmasına rağmen serbest bırakılmayan Çalağan’ın bir an önce tahliyesi için yaptırımcı bir karar yazmalı. Bu hukuksuzluklar sona erdiğinde şu günlerde yaşadığımız ve umutla beklediğimiz sürece katkıları olacaktır" diye kaydetti. (MA)