22 Nisan 2025 15:46

Sağlıkta ticari çeteleşme ve bebek ölümleri raporu: 50 ilde bebek ölüm hızı arttı

TTB raporu AKP’yle birlikte artan sağlıkta ticarileşmenin vahim sonuçlarını ortaya koydu. Özel hastane çetesi davası görülürken açıklanan rapor, bebek ölüm hızının yeniden yükselişe geçtiğini gösterdi

Sağlıkta ticari çeteleşme ve bebek ölümleri raporu: 50 ilde bebek ölüm hızı arttı

Fotoğraf: TTB

Ankara – Aralarında hekimlerin ve sağlık çalışanlarının da olduğu bir çete tarafından yenidoğan bebeklerin anlaşmalı özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerine (YYBÜ) yönlendirilerek Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan haksız gelir elde edilip, bebeklerin bir kısmının hayatını kaybetmesine neden olmasına ilişkin açılan davanı 4. duruşmasına devam edilirken Türk Tabipleri Birliği (TTB), ‘Sağlıkta Ticari Çeteleşme: Bebek Ölümleri Ön Raporu’nu kamuoyuyla paylaştı. Yenidoğan bebeklerin ölümüyle sonuçlanan olayın münferit olmadığına işaret edilen raporda “Bu olay AKP’nin sağlığı alınır satılır bir meta haline getiren ‘Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın iflas etmiş olduğunun göstergesidir” ifadelerine yer verilerek Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)’nın özel hastanelerden hizmet satın almasına son verilmesi istendi.

“Sorun yapısal hale geldi”

Fotoğraf: TTB

İstanbul Tabip Odası’nda yapılan açıklamayla ‘Sağlıkta Ticari Çeteleşme: Bebek Ölümleri Raporu’nu paylaşan TTB 2. Başkanı Pınar Saip, yenidoğanda yaşanan sorunların sağlık alanının diğer alanlarında olduğu gibi yapısal olduğuna işaret ederek “Sağlıkta çeteleşmelerin oluşmaması, sağlıklı bir toplum yaratılması için başka bir sağlık sisteminin yeniden inşasına gerek var” dedi. Ülkemizde aile planlama hizmetlerinin giderek azaldığı, anne ve bebek ölümlerinin önlenebilirlik düzeyinin arttığını dile getiren Saip “Türkiye genelinde bebek ölümlerinin arttığı 50 il var. Bu artışta Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçiş ve depremin de etkisi var. Ülkemizde 2018’den sonra bebek ölüm hızı 41 ilimizde artmış” bilgisini verdi.

“Hizmet alımı çeteleşmeye yol açtı”

“Yenidoğan sağlık hizmetinden sağlıkta çeteleşmeye nasıl geçtik?​” diye soran Saip, yenidoğan yoğun bakım yataklarının yüzde 51’inin özel sektörün elinde olduğunu belirterek “Bu nedenle bebekler bu özel hastanelere sevk ediliyorlar. Çünkü kamuda yeteri kadar yatak yok. Bu da hizmet alımı karşılığında yapıldığı için bir taşeronlaşma ve sağlıkta çeteleşmeye yol açıyor” diye konuştu.

Türkiye’de aktif çalışan 391 yenidoğan uzmanı olduğunu dile getiren Saip, “10 bin canlı doğum başına en az 4.3 yenidoğan uzmanı olması gerekli ama bu oran Türkiye’de 3.76. Öte yandan 2023 TUS sonuçları çocuk yan dal kontenjanlarının boş kaldığını gösteriyor. Önlem almazsak önümüzdeki 20 yılda değil yenidoğan uzmanı çocuk sağlığı uzmanı bile bulamayız” uyarısını yaptı.

Saip öte yandan uzman dağılımındaki dengesizliğe de işaret etti. “Uzmanların yüzde 37.9’u Marmara bölgesinde çalışırken, Doğu Anadolu’da yüzde 3, Güneydoğu Anadolu’da yüzde 4.3 oranında uzman bulunmaktadır.” Sağlığın hak olmaktan çıktığını, ticarileştiğine dikkati çeken Saip “Sağlık siteminde taşeronlaşma süreci bir an önce kaldırılmalı. SGK'nın özelden hizmet almasına son verilmeli, koruyucu sağlık sistemi güçlendirilmeli” ifadelerini kullanarak sağlıkta çeteleşmenin önüne geçilmesi için sağlık sisteminin yeniden inşa edilmesi çağrısını yaptı.

Bebek ölümleri önlenebilir seviyenin 5 katı

Tablo: TTB

TTB’nin raporunda Türkiye’de üreme sağlığı hizmetleri, antenatal ve perinatal bakım ile çocuk sağlığı hizmetlerinde belirgin sorunlar olduğuna işaret edilerek “Türkiye’de anne ölümleri önlenebilir seviyenin 7-8 katı düzeyinde, bebek ölümleri ise önlenebilir düzeyin yaklaşık olarak 5 katı üzerindedir. Perinatal ölüm hızı, Avrupa Birliği ortalamasından yüzde 67 daha fazladır” bilgisine yer verilerek ülkemizde sağlıklı yaşama başlama hakkı ödevin yerine getirilmediği belirtildi.

40 bin bebek yeterli bakım almadı

Tablo: TTB

Türkiye’de doğum sonrası bakımda, lohusalara önerilen 6 izlem yerine ortalama 2.2-3.2 izlem gerçekleştirilebildiği belirtilerek “Doğum öncesi bakımda 40 bin bebeğin yeterli bakım alamayan annelerden doğmakta, 24 bin gebe de profesyonel yardım olmadan doğum yapmaktadır. Bölgesel eşitsizliklere örnek olarak Akdeniz Bölgesi’nde 5 yaş altı ölüm oranı Doğu Marmara’ya göre 3.16 kat daha yüksektir” denildi. Bu eşitsizlik özellikle 2023’te yaşanılan deprem felaketi sonrasında daha belirgin duruma gelmiştir. Adıyaman’da 2022’de binde 10.8 olan BÖH, 2023’de binde 23’e yükselmiştir. Adıyaman’ı binde 20.8 ile Maraş ve binde 20.3 ile Hatay izlemektedir” ifadelerine yer verilerek Güneydoğu Anadolu’da doğan bebeklerin ölüm oranı (binde 14.9) ile Doğu Marmara’ya (binde 6.7) göre 2.13 kat daha yüksek olduğuna işaret edilerek Türkiye’de 1928’de binde 250-300 olan ‘bebek ölüm hızı’nın 2019’da binde 9’a gerilese de 2022’de binde 9.2, 2023’te ise binde 10 olarak kaydedildiğine vurgu yapıldı.

Yatakların yarısı özellerin elinde

Türkiye’de YYBÜ yatak sayısının yeterli olduğu, 2022’de bin canlı doğum başına üçüncü düzey için 12.6 yatak düştüğü bilgisi verilerek “2024’te YYBÜ’lerinde bulunan küvöz sayısı toplam 13 bin 253’tür. Bunların yüzde 51.5’i özel hastanelerde, yüzde 36.3’ü Sağlık Bakanlığı hastanelerinde, yüzde 12,2’si de üniversite hastanelerindedir. Ancak, yatakların çoğunluğunun özel sektörde olması, riskli yenidoğanların sevkine ve hizmet erişiminde dengesizliklere yol açmaktadır” uyarısı yapılarak bebeklerin deneyimli ve devlet kontrolündeki merkezlerde izlenmesiyle sevkler sınırlanabileceği önerisi yapıldı. (Evrensel)

Evrensel'i Takip Et