Malatya Demokratik Kadın Platformu: Şiddetin karşısında durmaya devam edeceğiz
Malatya Demokratik Kadın Platformu, Malatya'da artan kadın cinayetleri ve özellikle konteyner kentlerde yaşanan şiddete karşı açıklama yaptı.
Malatya — Malatya Demokratik Kadın Platformu, Malatya'da artan kadın cinayetleri ve özellikle konteyner kentlerde yaşanan kadına yönelik şiddete karşı Emeksiz Üst Kavşağında bir basın açıklaması düzenledi. Açıklama öncesi İstanbul'da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem nedeniyle geçmiş olsun dileklerinde bulunuldu.
Açıklamayı platform adına okuyan Seda Uçar, “Malatya’da ve ülke genelinde son dönemde artan kadın cinayetleri, gözaltında taciz ve çıplak arama iddiaları ve son süreçte yapılan ‘normal’ doğum güzellemesi, kadınların yaşam hakkını ve insan onurunu hedef alan sistematik bir şiddetin göstergesidir” dedi.
“Deprem sonrası kadınlar kendilerini güvende hissedemiyor”
Malatya'da konteyner kentlerde artan kadına yönelik şiddet olaylarının, kadınların yaşam, barınma ve güvenlik hakkının her geçen gün daha fazla ihlal edildiğini gösterdiğini söyleyen Uçar, “Deprem sonrası geçici yaşam alanlarına yerleştirilen kadınlar bile kendilerini güvende hissedemiyor. Ne yazık ki konteyner kentlerdeki güvenlik zafiyetleri, denetimsizlik ve sosyal destek mekanizmalarının eksikliği kadınları daha da savunmasız hale getiriyor” diye konuştu.
“Yaşam alanlarında güvenlik önlemleri arttırılmalı”
İstanbul Sözleşmesi'ne dönülmesi, 6284 sayılı yasanın etkin şekilde uygulanması, kadın cinayetlerinde acil önlem paketlerinin devreye alınması, failin cezasız kalmaması gerektiğini söyleyen Uçar, “Başta konteyner kentler olmak üzere kadınların yaşadığı alanlarda güvenlik önlemleri arttırılmalı ve özel destek birimleri oluşturulmalı; gözaltındaki taciz ve çıplak aramalara ilişkin bağımsız soruşturmalar açılmalı ve failler etkin cezalandırılmalı; toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi zorunlu hale getirilmeli, şiddetle mücadelede kalıcı politikalar benimsenmelidir” dedi.
Son olarak Uçar, “Kadınların yaşam hakkı, sadece devletin değil tüm toplumun ortak sorumluluğudur. Bizler kadınlar olarak yaşamlarımızdan, haklarımızdan ve özgürlüğümüzden vazgeçmiyoruz. Şiddeti meşrulaştıran görmezden gelen cezasızlıktan beslenen her türlü zihniyetin karşısında durmaya devam edeceğiz” dedi. (Evrensel)
Evrensel'i Takip Et