Özgür Özel Mersin'de: "Kanal İstanbul yoksa Erdoğan yok, onun için saldırıyor"
CPH Mersin mitinginde konuşan Özgür Özel Erdoğan'ı siyasi düelloya çağırdı: "İmamoğlu'nun suçluluğuna millet ikna olursa ben siyaseti bırakıyorum, olmazsa sen bırakacak mısın?"
CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun serbest bırakılması ve erken seçim için her hafta sonu Türkiye’nin farklı bir ilinde düzenlenen ''Millet İradesine Sahip Çıkıyor'' mitinglerinin üçüncüsü Mersin'de gerçekleştirildi. Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'siyasi düello' teklif etti.
CHP'nin Yenişehir İlçe Başkanı, Esenyurt'un seçilmiş belediye başkanı Ahmet Özer'in mesajını okudu. Özer mesajında "Fiziken burada dört duvar olsam da yüreğim orada sizlerle beraber atıyor. Varlığınız bize güç veriyor. 31 Mart'ta sayın genel başkanımız Özgür Özel'in liderliğinde destan yazdınız. Cam tavanı tuzla buz ettiniz ama ne yazık ki demokrasiden nasibi almayanlar bunu hazmedemedi. Bizleri, sayın cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu ile birlikte zulm ile hapsettiler. Korkunun ecele faydası yok, cin şişeden çıktı. Halk uyandı ve iktidara yürüyor. Alanlar dolup taşıyor, halkımız 'Yeter' diyor. Halkın rızası kaybedenler, yönetme meşruiyetini de kaybetmişlerdir. Yargıyı sopa gibi kullanarak gidişlerini ertlemeye çalışıyorlar ama nafile." ifadelerine yer verdi.
İmamoğlu: Bu yola koltuk için değil düzeni değiştirmek için çıktık
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer'in konuşmasının ardından Ekrem İmamoğlu'nun mesajı okundu. İmamoğlu'nun mesajı şu şekilde: "Akdeniz kadar engin, Toroslar kadar güçlü Mersinliler, kalbim sizle aynı heyecanda atıyor. Bu mektubu Silivri zindanından Mersin'in dört bir yanında yüreği bu memleket için çarpan herkese yazıyorum. Mersin milli iradenin kentidir, Türkiye'nin kardeşliğinin sembol şehridir. Mersin üretenin, direnenin, paylaşanın şehridir. Türkiye'nin stratejik kenti olması gereken Mersin hak ettiği yatırımı almıyor. Biz bu yola bir koltuk için değil bir düzeni değiştirmek için çıktık. Bu düzen değişmeli. Bu halk daha iyisini hak ediyor. Yolumuzu yargı darbeleriyle durdurmaya çalışıyorlar. Bizi zindanlara atabilirler ama direnişimizi de milletin teveccühünü de durduramazlar, bizi yolumuzdan alıkoyamazlar. Ben milletimize güveniyorum. Mersin'den yükselen bu ses düzeni değiştirecek. Sandık gelecek ve o sandıktan herkes için adil, özgür, müreffeh bir Türkiye çıkacak."
Özel: 'Bu millet sandığa sahip çıkar'
Arından CHP Genel Başkan Özgür Özel mitingde söz aldı.
Fotoğraf: ANKA
Özel'in açıklamaları şöyle:
"Drone kalabalığın ucuna ulaşamıyor. Mersin tarihin en büyük mitinglerinden birini yapıyor ama biz bugün Mersin'e miting yapmaya değil eylem yapmaya ve sonuç almaya geldik. Belediyeye yapılan, milli iradeye yapılan darbe girişiminden sonra meydanlara sığmayanlar bugün Mersin'de hep birlikte 'İmamoğlu'na özgürlük', 'Adayımı yanımda, sandığı önümde istiyorum' demeye geldiler.
Nasıl ki 2019 öncesinde Mersin'de rant, kavga, mafya vardı, Vahap Seçer geldi, huzuru, hizmeti ve barışı getirdi. Bu nasıl olduysa gelecek seçimlerden sonra AK Parti gidecek, CHP gelecek, Türkiye'ye huzur ve barış gelecek. O huzuru getirecek olan isim ise bugün bizi küçücük hücresinden izleyen Ekrem İmamoğlu'dur. Bu millet her şeyi affeder ama iradesini elinden alanları affetmez. Bu millet sandığına, seçme seçilme hakkına sahip çıkar.
"Mersin'e miting yapmaya değil eylem yapmaya ve sonuç almaya geldik."
"Cuntanın karargahı Beştepe'dir, silahı yargıdır, mühimmatı yalandır"
'40 gündür hiçbir suçlamayı kanıtlayamadılar'
"40 gündür Ekrem Başkan'a yönelik hiçbir suçlamayı kanıtlayamadılar. 4 kişiden birini bile bu iftiralara ikna edememiş müfteri bir iktidarla karşı karşıyayız. Hâlâ baskıyla, tehditle itiraf aranıyor. Tek bir kanıt bulamadılar. İfade vermiş olan tanıklara baskı ve mobbing yaparak yalancı tanık yaratmaya çalışıyorlar. Başaramayacaklar. Küçücük çocukları olan kadın tutukluları alıp da hastaneye götürüyoruz diye bir yerlere götürüp 'Benim dediğim gibi ifade vermezsen on yıl evladının yüzünü göremezsin' diyenlere hukuk insanı denemez, bunlar iftiracıdır, bunlara teslim olmayacağız."
Erdoğan'a 'düello' teklifi
"Sayın Erdoğan, eğer savcına güveniyorsan, ben Ekrem Başkan'a güveniyorum. İddialarına güveniyorsan TRT'yi açalım. Senin savcın soruları sorsun, benim başkanım canlı yayında yargılansın. Görelim bakalım kim dürüst kim iftiracı. Bir büyük teklifte bulunuyorum. Siyaset tarihimizin en büyük düellosunu teklif ediyorum. Canlı yayında yargılama olacak ve bütün anket şirketlerinin ortalamasını alacağız. Eğer İmamoğlu'nun suçluluğuna millet ikna olursa ben siyaseti bırakıyorum, olmazsa sen bırakacak mısın? Sana yüzde 25 de avans veriyorum. Ekrem İmamoğlu'nun haklılığı ortaya çıkınca sen istifa edecek misin?"
"Maksat bulamadıkları kanıtı, ikna edemedikleri şahitleri şimdi 53 yeni masum üzerinden yapmaya çalışacaklar. Bunun, Erdoğan'ın rakibinden kurtulmak için yaptığı bir kumpas olduğunu hepimiz biliyoruz."
'Mesele yolsuzluk değil Kanal İstanbul'suzluk'
"İSKİ buna itiraz etti ve İSKİ Genel Müdürü, buna en temelden itiraz eden kişi olarak Ekrem Başkan'a ziyarette bulundu ve bilgi notlarını sundu. TOKİ'ye inşaatlara ilişkin yıkım kararını yolladı. Bu sabah, 40 gün önceki operasyonda adı olmayan İSKİ'nin genel müdürü, genel müdür yardımcısı ve imar daire yardımcısı şafak baskınıyla gözaltına alındı. Mesele yolsuzluk değil Kanal İstanbul'suzluk. Kanal İstanbul yoksa Erdoğan yok, onun için saldırıyor arkadaşlarımıza."
'Arkadaşlarımızı içeri atmak, depreme karşı İstanbul'u hazırlıksız bırakmaktır'
"AKOM'un baş koltuğuna İstanbullular Ekrem Başkanı oturttular. Depreme yönelik çalışmaları yürütecek olan da İstanbul'u depremden koruyacak olan da Ekrem Başkan ve arkadaşlarımızdır. Bu arkadaşlarımızı içeri atmak, depreme karşı İstanbul'u hazırlıksız bırakmaktır. Erdoğan'a sesleniyorum. Ne yapıyorsun sen? Bu vakitte yılan sokmaz adamı. Deprem kapıdayken sen bu uzmanları topluyorsan İstanbul'a da bu millete de dost değilsin" diye konuştu.
'Darbe yaptık desene Mehmet Bey'
"Bu darbenin mali ayağı Mehmet Şimşek. 'Yurt içi gelişmeler' diyor Amerika'da. Neymiş o 'yurt içi gelişmeler' Mehmet Bey? Darbe yaptık desene, bunun için 52 milyar dolar yaktık desene"
"19 Mart darbesi ABD'nin desteğiyle yapılmıştır. Trump'tan icazet alınmıştır. 19 Mart darbesine susulması karşısılığında Kıbrıs davasından vazgeçilmiş, KKTC yalnızlaştırılmıştır. Türkiye'deki haksızlıklara ve hukuksuzluklara susulması karşılığında Trump'ın Gazzelileri tehcir planı gündeme gelmiştir. Biz hem Kıbrıs Barış Harekatı'nı yapan Bülent Ecevit'in partisi olarak, hem Yaser Arafat'ın dostu olarak hem de Filistin'e gidip savaşan Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının yol arkadaşları olarak Kıbrıs'ı kim satarsa satsın Kıbrıs'ın yanındayız."
'Gizli pazarlıkların değil şeffaflığın ve toplumsal mutabakatın arkasındayız'
"Kürt meselesinde yeni bir süreç yürütülüyor. Biz tüm sorunların çözümünün demokrasiden geçtiğinin farkındayız. Bunun için Meclis'te çalışmak dışında bir yol bilmeyiz. Gizli pazarlıkların değil şeffaflığın ve toplumsal mutabakatın arkasındayız. Meclis Başkanı'na sorumluluk alması için çağrıda bulunduk. Ne yapılacaksa, milletin gözü önünde, şehit ailelerinin ve gazilerin yüzüne bakamayacak bir şey yapmadan ama gözünü kulağını da kapatmadan, Türk ve Kürt'ün kardeşliğini bilerek, barışın Türkiye'yi güçlendireceğini bilerek Mersin'deki milyonları kararlılıkla selamlıyorum."
Fotoğraf: Evrensel
Fotoğraf: Evrensel
CHP ilk mitingi Samsun'da, ikincisini ise geçen hafta Yozgat'ta yapmıştı. (Politika Servisi)
Evrensel'i Takip Et