Sendikalı olduğu için işten atılan Erlau Metal işçilerinin eylemi sürüyor
Gebze’deki Erlau Metal’de işten atılan işçilerin eylemi sürüyor. EMEP İstanbul Milletvekili İskender Bayhan ve beraberindeki heyet direnişteki işçileri ziyaret etti.
İLGİLİ HABERLER

Erlau’da patron sendikalı işçilerin tümünü işten attı
Kocaeli — Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet sürdüren Alman menşeli Erlau Metal’de sendikalaştıkları için işten atılan işçiler, fabrika önündeki direnişlerini sürdürüyor. Emek Partisi (EMEP) İstanbul Milletvekili İskender Bayhan ve beraberindeki heyet de direnişteki işçileri ziyaret etti.
Çalışma koşullarının iyileştirilmesi, işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması ve patronun sıfır zam dayatmasına karşı Birleşik Metal-İş Sendikasında örgütlenen işçilere patronun cevabı sendikanın yetkisine itiraz etmek oldu. Bunun üzerine fabrika içerisinde eylemlere başlayan işçiler, bir arkadaşlarının işten atılması üzerine, işten atılan arkadaşlarının işe geri alınması için eylemlerini sürdürdü. Geçtiğimiz cuma günü ise sendika üyesi işçilerin tamamı işten çıkarıldı. Fabrika önünde direnişe başlayan işçiler, sendikalaşma haklarının tanınmasını ve bir an önce toplu sözleşme masasının kurulmasını istiyor.
"Burası hukuksuzluğun vücut bulmuş hali"
Birleşik Metal-İş Gebze 1 No’lu Şube Başkanı Selçuk Çiftçi “Son 10 yılda bu iş yerinde karşı karşıya olduğumuz gibi örgütlü ya da örgütsüz, eğer örgütlüyse grev hakkını kullanmak istediği zaman, sendikasız işçi sendikalı olmak istediği zaman; içerde koşullarının zorlaştırılmasına karşı mücadele ettiği zaman Erlau’daki bir tablo ile karşılaşıyor. Dolayısıyla burası Türkiye’nin bir iz düşümü, tüm bu hukuksuzluğun vücut bulmuş hali. Emek Partisi yakın zamanda ‘barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş’ talebiyle bir kampanya başlattı. Biz de bu kampanyanın imzacıları arasındayız. Bunu neden söylüyorum, neden böyle bir kampanya yapıldı, buna neden ihtiyaç vardı da böyle bir çalışma yapıldı denildiğinde sadece bizim şubemizi küçük ölçekli bir ülke örneği olarak düşündüğümüzde nereye baksak bu durumu görüyoruz. Biz artık sendikalı olmayı yani bu anayasal hakkı kullanmayı şöyle anlatıyoruz, ‘gizlilik’ banka soyacakmış gibi plan yapıyoruz. Bu engeli aşıyoruz diyelim bu sefer de çoğunluğu bulmamız lazım, buluyoruz. Bakanlığa müracaat ediyoruz, tespit geliyor bu sefer arkadaşlara diyoruz ki “Bu tespit yazısı geldiğinde biriniz, birkaçını ya da tamamınız işten atılabilirsiniz çünkü Türkiye’de artık TİS yapma, sendikalı olma prosedürünün bir parçası haline geldi” diye konuştu.
"Birleştiğiniz için çok önemli bir iş yapıyorsunuz"
EMEP İstanbul Milletvekili İskender Bayhan ise “Bu fabrikanın önünden bütün dünyaya Türkiye’nin çok acı, çarpıcı gerçeklerini gösteriyorsunuz. Çünkü siz bir Almanyalı, dünya çapına yayılmış bir sömürücü ahtapotun buradaki kolunda hak mücadelesi veriyorsunuz. Bizim memleketi yönetenler, yerli ve millicilerimiz bunların hiçbirinden haberleri yok, hiçbirini duymuyorlar. Gerçek anlamda bu ülkenin sahipleri olarak birleştiğiniz için de çok önemli bir iş yapıyorsunuz. Çok çarpıcı bir tablo ile yüz yüzeyiz. Yetki hakkınız Çalışma Bakanlığı tarafından veriliyor ama o Bakanlığın yetkisini ayaklar altına alan, Bakanlığın yetkisini tanımıyorum diyen bir Alman sermayedar, kapitalist sömürücü var karşınızda. Bunun önünü kim açmış, bu yasaları yazanlar açmış. Bu fabrikanın sahiplerinden aldıkları bilgilerle kendi ellerindeki bilgileri karşılaştırıp verdikleri yetkiyi ayaklar altına aldırdıkları yetmiyor, şimdi bir anda işçileri sendikalaştıkları için kapının önüne koyan bir tekel var ve ona karşı sesleri çıkmıyor. Gece gündüz yerl, milli propagandası yapıyorlar. Her yerde ‘Ey emperyalistler’ diye laf ediyorlar ama emperyalistlerin burada memlekette bu işçilerin emekçilerini, kaynaklarını ucuza sömürenlerin başındakilerden biri burada ama ona sesleri çıkmıyor. Yani Anayasa’sını da yasalarını da çarçur ediyorlar bunun karşısında kör, sağır, dilsizler. Lüks salonlarda yerlilik, millilik nutukları atıyorlar” diye konuştu.
Bayhan: Patron suç işliyor
Bayhan, patronun anayasal bir suç işlediğini belirterek “Durduk yere bu işçiler neden atılmış sorup bunu görmeyen, kendi Anayasa'sına sahip çıkmayan bir çalışma bakanı, bir iktidar var karşımızda. Sizlerin mücadelesi sadece alın terine sahip çıkma mücadelesi değil, Türkiye’nin geleceğine sahip çıkma mücadelesidir. Bu dünya devlerine, bu ahtapotlara da 1 Mayıs’ta tüm dünya işçi sınıfı dur diyecek. 1 Mayıs’ta dünyanın dört bir yanında 7 kıtada, yüzlerce ülkede milyonların sokakta olduğunu düşünün, bundan güç alın” diye konuştu.
Birleşik Metal-İş Gebze 1 No’lu Şube Yönetimi ‘barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş’ kampanyası kapsamında üyesi işçilerin topladığı imzaları EMEP İstanbul Milletvekili İskender Bayhan’a teslim etti.
Fabrika müdürü, Bayhan'la görüşmeyi kabul etmedi
Genel Müdür Orkun Şen, Bayhan'ın görüşme talebini yoğunluğu nedeniyle kabul etmeyeceğini iletmesi üzerine İskender Bayhan “Bugüne dek fabrika önünde işçilerin, sendikacı arkadaşların görüşlerini dinlediğim, yanlarında olduğum hiçbir fabrikanın sahibi yöneticisi ya da temsilcisi işçi kardeşlerimizin talebini bir milletvekilinin ağzından dinlemeyi kabul etme cesaretini gösteremediler. Burada da benzer bir örnek yaşamış olduk. Onun için neymiş, demek ki yine sizin yanınızdayız” dedi.
İşçiler toz içinde çalışıyor, ciğerlerinde lekeler var
Erlau’da çalışan işçiler, içerdeki çalışma koşullarını Evrensel’e anlattı. Erlau işçileri, elektrostatik boya işlemi de yapılan fabrikada boya kabinlerinin içindeki hava filtrelerinin yetersiz olduğunu, fabrika genelinde ise hiçbir havalandırma sisteminin olmadığını, bu nedenle de toz içinde çalıştıklarını belirtiyor. Fabrikada çalışan çok sayıda işçinin çalışma koşulları nedeniyle ciğerlerinde leke bulunuyor.
Mobbing var, zam yok
Zam dönemi gelmeden Genel Müdürün “Önümüzdeki işleri bitirin, sizi memnun edecek bir zam yapacağız” dediğini fakat yılbaşında karşılarına sıfır zam ile gelindiğini belirten işçiler “Tam bir kölelik düzeni işletiyor. Hem her türlü hakareti edeceksin hem zam vermeyeceksin hem de fabrikayı üzerimize kilitleyip çalıştıracaksın. İçeride 10 kadar arkadaşımız var, Genel Müdür onlara 'Arkadaşlarınız terör bağlantılı gruplarla partilerle iş birliği içerisinde, onların etkisinde' diyormuş. Ben bu sendikaya e-devlet üzerinden üye oldum. Buraya gelen siyasi partiler seçime giriyor seçime, milletvekilleri var” diyerek tepkisini dile getirdi.
"Bir arkadaşımızı hiç bilmediği bir makineye verdiler, parmağı koptu"
Genel Müdürün her işçi her işi yapacak anlayışı nedeniyle de sorun yaşadıklarını belirten bir Erlau işçisi “Bir arkadaşımızı hiç bilmediği bir makineye verdiler, parmağı koptu. Kaynakçıyı alıp boyaya veriyor. Burada bir arkadaşımızın vücudunda içerdeki havadan kaynaklı alerjik yaralar oluştu. Defalarca konuşmasına rağmen yerini değiştirmediler. Şurada işten atıldığımız günden beri yaraları geçti arkadaşın. Genel Müdür, 'Ben işçime güvenmiyorum' diyor, içeride tanesi 3-4 gram olan alüminyum malzemeleri çalmamızdan şüphelendiği için üzerimizi aratıyor giriş çıkışlarda. Senin malzemeni ne yapacağız biz?” diyerek tepkisini dile getirdi.
Başka bir Erlau işçisi ise “Hani o Engels’in kitaplarında okuduğunuz Alman sömürgeciler var ya işte buranın onlardan tek bir farkı yok. Onlarla mücadele ediyoruz biz, öyle sömürgeci, öyle işçi düşmanı” dedi.
Bir başka işçinin anlattıkları ise şu şekilde: “Kısa bir süre önce içeride mesai saatimizin üzerine fazla mesai yaptığımız halde fabrikanın kapıları üzerimize kilitlendi. Bu sevkiyat bitmeden çıkamazsınız dediler. Servisleri çektirip bizi içeride zorla çalıştırdılar. Sadece bu da değil, bu Genel Müdürün gözünde biz insan değiliz. İçeride özellikle de kadın işçi arkadaşlarımız da dahil olmak üzere her türlü hakaret, küfür, el hareketi yapıp bizden köle gibi çalışmamızı bekliyor.” (Evrensel)
Evrensel'i Takip Et