Erdoğan'dan 'göç' açıklaması: İş dünyamız kapalı kapılar ardında bize söylediklerini kamuoyuna söyleyemedi
'Göç Yönetimi Modeli' toplantısında konuşan Erdoğan, "İş dünyamız linç edilmekten çekindiği için kapalı kapılar ardında bize söylediklerini çıkıp kamuoyu önünde cesaretle dillendiremediler" dedi.

Fotoğraf: TCCB
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı'nda Türkiye'nin Göç Yönetimi Modeli" toplantısında konuştu. "İş dünyamız linç edilmekten çekindiği için kapalı kapılar ardında bize söylediklerini çıkıp kamuoyu önünde cesaretle dillendiremediler" diyen Erdoğan, göçmenler olmazsa ekonomide hedeflere ulaşmakta zorluk çekeceklerini dile getirdi.
"Biz göçü Mekke'den Medine'ye hicret olarak telakki etmiştik" diyen Erdoğan, göçmen öğrenci çocukları göstererek onlara "Küçük muhacirler" dedi. "Ensar olmak ne kadar güzel şey" ifadelerini kullandı.
"Kimin başı dara düşse Allah'a hamdolsun yönünü önce Türkiye'ye dönüyor"
Türkiye'nin üç kıtanın kavşak noktasında yer aldığını, doğu ile batı, kuzey ile güney arasında bir göç merkezi vazifesi gördüğünü söyleyen Erdoğan, "Anadolu, tarih boyunca hep bir göçmen yurdu oldu" dedi. Erdoğan, "Bugün de bölgemizde kimin başı dara düşse, Allah'a hamdolsun, yönünü önce Türkiye'ye dönüyor. Bundan sonra da yüksünmüyor, şikayet etmiyoruz. Düşenin elinden tutmayı komşuluk ve insanlık görevimiz olarak telakki ediyoruz" diye konuştu.
"Türkiye'de 4 milyon 33 bin göçmen var"
"Ülkemizde muhalefetin, özellikle de kimi faşist çevrelerin iddia ettiği gibi bir göçmen sayısı yoktur ve asla olmamıştır" diyen Erdoğan şöyle devam etti: "Türkiye'de 2 milyon 768 bini geçici koruma statüsündeki Suriyeli kardeşlerimiz, 1 milyon 90 bini ikamet izniyle kalanlar, 176 bini de uluslararası koruma altındakiler olmak üzere toplam 4 milyon 33 bin göçmen vardır. Aldığımız tedbirler sayesinde bu sayı günden güne azalmaktadır."
"200 bin Suriyeli ülkesine döndü"
Suriye'de 8 Aralık 2024'te Beşar Esad yönetiminin devrilmesinin ardından iktidara gelen cihatçı Heyet Tahrir el Şam (HTŞ) yönetimi için "Suriye halkının özgürlüğünü temsil eden yeni yönetim" diyen Erdoğan, şu bilgileri verdi:
"Şimdi bu yönetim, bizim ve bölgedeki diğer kardeş ülkelerin de desteğiyle savaş yorgunu Suriye'yi yeniden ayağa kaldırmak için uğraşıyor. Suriye kendini yavaş yavaş toparlıyor. Suriye kendine geldikçe geri dönenlerin sayısı da hızlanmaya başladı. 9 Aralık'tan bu yana sadece Türkiye'den Suriye'ye dönenlerin sayısı 200 bin kişiye ulaştı. Gönüllü, güvenli ve onurlu bir şekilde vatanlarına geri dönenlerin toplam sayısı ise 931 bin 450 kişiyi buldu."
"Maddi sermaye kadar beşeri sermayeye de ihtiyaç var"
"Göçmenlerin Türk ekonomisine katkısının sağlıklı şekilde tartışılmadığını" ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Farklı düşünenler, artısı ve eksisiyle tabloyu ortaya koymaya çalışanlar sindirildi, susturuldu, hedef haline getirildi. İş dünyamız da linç edilmekten çekindiği için kapalı kapılar ardında bize söylediklerini çıkıp kamuoyu önünde cesaretle dillendiremediler. Gelinen aşamada şunu açık ve net görebiliyoruz; Türkiye'nin kalkınması ve hedeflerine ulaşması için maddi sermaye kadar beşeri sermayeye de ihtiyacı var."
"Diğer türlü ekonomide hedeflerimize ulaşmakta zorluk çekeriz"
"Gelişen ve gelişme hedefinde olan ülkeler, görüyoruz ki göç konusuna sadece güvenlik odaklı yaklaşmıyor. Tam tersine bu meseleyi çok boyutlu bir şekilde değerlendiriyor. Daha pozitif politikalar takip ediyor. Toplum olarak bizim de artık bu konuları daha objektif, daha serinkanlı ve önyargılı olmaktan uzak bir şekilde konuşmamız, tartışmamız gerekiyor. Milletimize entegre olmuş ekonomimize katkı veren sanayiden tarıma, hizmet sektöründen diğer alanlara katma değer üreten kardeşlerimizle ilgili daha rasyonel politikaları mutlaka devreye almak mecburiyetindeyiz. Diğer türlü ekonomide hedeflerimize ulaşmakta zorluk çekeriz."
"Türk ekonomisine maksimum fayda sağlayacak anlayışla yöneteceğiz"
"Bir avuç ırkçı lümpen figürün topluma sürekli korku yayan nefret söylemlerine Türkiye'yi mahkum etmeyeceğiz. İnsan hareketliliğinin Türkiye'ye ve Türk ekonomisine maksimum faydayı sağlayacak bir anlayışla yönetmenin çabasında olacağız. Göç İdaresi Başkanlığımızın mevcut çalışmalarını devam ettirirken aynı zamanda bu meselede Türkiye'nin ihtiyaçları ve çıkarları çerçevesinde uzun vadeli bir perspektif ortaya koyması gerektiğine inanıyorum. Değişen şartlara ve ihtiyaçlara göre bizim de paradigmamızı yenilememiz şarttır. Önyargıları kırma, gençlerimizi yabancı düşmanı akımlardan koruma ve milletimizi doğru bilgilendirme noktasında da sizlere görev düşüyor." (Politika Servisi)
Evrensel'i Takip Et