Metal işçileri: Kimse yüzde 12 demesin!

Bugüne kadar hiçbir eyleme katılmamış, hiç slogan atmamış işçiler iş durduruyor, yürüyüşlere katılıyor, patronunun gözüne baka baka tabak çanaklara vuruyor, yasaklara rağmen sakal bırakıyor. Eylemlere katıldıkça, sonuç alıcı, üretimi ve dolayısıyla patronları daha fazla etkileyecek yeni eylem kararlarının alınmasını istiyorlar.  

Metal fabrikalarının yoğun olduğu Gebze’de işçilerle sözleşme sürecini konuşuyoruz. İlk önce Türk Metal üyesi işçilerle bir araya geliyoruz. İşçiler arasında şube başkanının ismini bilmeyenler var. Bunun nedeni işçilerle sendikacılar arasında bir güven bağının olmayışı. Buna rağmen işten atılmayı da göze alarak eylemlere katılıyorlar.

KAZANABİLİRİZ!

İşçilerin çoğunluğu ilk defa eyleme katılıyor. Slogan atmayı da yeni öğreniyorlar. İşyeri temsilcileri ve şube yöneticilerinin durumu da işçilerden farksız. Ancak bu durum özellikle işyeri temsilcilerine tepkiyi artırmış.

İşçiler temsilcilerin sözleşme ve eylemler hakkında yeterli bilgi vermemesinden yakınıyor. Temsilcilerin atamayla değil seçimle belirlenmesini isteyen işçiler, bu yolla işçilere doğru bilgi verecek ve görevinin gereklerini yapabilecek kişilerin geleceğini söylüyorlar. Türk Metal’i en fazla bu konuda eleştiren işçiler, kendilerine grev ve mücadele konularını ele alan eğitimlerin verilmesini talep ediyorlar.

İŞÇİ UYARIYOR!

Sözleşmeleri yakından takip eden işçiler ise yapılan eylemler nedeniyle Türk Metal’in geçmiş yıllara göre daha ileri bir tutum aldığını düşünüyor. Yüzde 18 zam artı 40 kuruş iyileştirme zammı içeren sözleşme taslağı ilk açıklandığında “Arkasında durmazlar, yüzde 3-4’e imza atarlar” diye düşünüyorlarmış. Bu nedenle eylemlere biraz da şaşırarak katılmışlar.
 Ama eylemlere katıldıkça “Kazanabiliriz” fikri daha çok yayılmış. Bir işçi şu uyarıda bulunuyor: “Greve hazırız ve ne gerekiyorsa yaparız. Bu kadar eylemin ardından da kimse bize yüzde 12-13 demesin. Taslaktaki zammın altına imza atılırsa kimse bu işçiyi durduramaz. İşte o zaman sokağa çıkarız ama bu başka türlü olur!”

HENÜZ ŞÜPHELER YOK OLMADI

İşçilerin arasında sendikacılara şüpheyle yaklaşanların sayısı hiç de az değil. Bunun nedeni geçmiş deneyimler. Yıllarca kendilerine sorulmadan bayram arifelerinde düşük zamlara imza atıldığını hatırlatıyor işçiler. Sendikacıların patronları ve hükümetleri karşısına alıp greve çıkamayacağını düşünen işçiler, şimdi de aynı oyunun oynanacağından endişe ediyor.

ASGARİ ÜCRETLİ METAL İŞÇİSİ

Fabrikalarda işçilerin büyük çoğunluğu bin lira civarında net ücret alıyor. Bunun içinde ikramiyeler ve sosyal yardımlar da var. Bu yardımlar çıkartıldığı zaman işçilerin eline asgari ücret geçiyor. Fabrikalarda işçilerin büyük çoğunluğunun saati ücreti 5.50’nin altında.  İşçilerin yoksullukla yüz yüze kalıyor olmaları, sözleşme dönemine ilgiyi de arttırıyor.

İŞÇİ YAKINDAN TAKİP EDİYOR

Birleşik Metal-İş üyeleri de toplusözleşme sürecini yakından izliyor. Kendi yaptıkları eylemler kadar Türk Metal Sendikası üyelerinin eylemlerini de takip ediyorlar.

Geçen sözleşme döneminde Birleşik Metal-İş’in daha fazla ücret zammı almasının Türk Metal  üzerinde baskı kurduğunu düşünen işçiler, bu yıl sendikaların teklif ettiği rakamların altına inilmesini istemiyor.

ORTAK GREV YAPARSAK HAKKIMIZI DA ALIRIZ

Söz bir süre sonra Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu’nun Türk Metal ve Çelik-İş’e yaptığı “Greve birlikte çıkalım” çağrısına geliyor. Bu çağrı olumlu bulunuyor.

Ortak grev yapılabilecek koşulların da olduğunu düşünüyorlar. Kanıt olarak da Gebze’de kutlanan 1 Mayıs gösteriliyor.
1 Mayıs’ta bir çok işçi arkadaşı ya da akrabası olan Türk Metal üyesi işçiyle selamlaşmış, hatta kortejler arası ziyaretler bile olmuş. Farklı sendikalara üye olsalar da işçiler arasında sorun olmadığını dile getiren işçiler, ortak grev yapılması için sendikacıları samimi olmaya ve yapıcı bir dil kullanmaya çağırıyorlar.

Ortak grev çağrısı Türk Metal Sendikası üyesi işçilerin de gündeminde.

Sesini daha fazla duyurabilen bir sendika olarak gördükleri Birleşik Metal-İş ile ortak grev yapabileceklerini düşünen işçiler, şunları söylediler: “İlk defa bu 1 Mayıs’ta aynı alanda yan yana geldik. Hiçbir sorun olmadı. İşçiler birbirlerine selam verdiler. Alkışladılar. Çünkü aynı mahallede oturan, akraba olan, sırt sırta fabrikalarda çalışan insanlarız. Eğer sendikalar ortamı geren açıklamalar yapmazlarsa hiçbir sorun olmaz. Aynı tarihte de greve çıkabiliriz, aynı yerde eylemde yapabiliriz. Patronlar bize karşı nasıl birleşiyorsa biz de onlara karşı birleşebiliriz. Birleşip ortak grev yaparsak hakkımızı da alırız.” (Gebze/EVRENSEL)