Bu 1 Mayıs'ta da rengarengiz
Merhaba sevgili arkadaşlar,Biz Kayseri Ekmek ve Gül kadın grubu olarak 1 Mayıs'ı coşku ve heyecanla kutladık. Yaklaşık elli kadınla tenceremizi tavamızı alarak birlikte hazırladığımız ''eşitlik, özgürlük ve barış istiyoruz'' pankartıyla yürüdük alanda. Sizlere 1 Mayıs’ta kadınlar olarak sözüm
Merhaba sevgili arkadaşlar,
Biz Kayseri Ekmek ve Gül kadın grubu olarak 1 Mayıs'ı coşku ve heyecanla kutladık. Yaklaşık elli kadınla tenceremizi tavamızı alarak birlikte hazırladığımız ''eşitlik, özgürlük ve barış istiyoruz'' pankartıyla yürüdük alanda. Sizlere 1 Mayıs’ta kadınlar olarak sözümüzü söylemek için neler yaptığımızı paylaşmak istiyoruz.
Bir bildiri kaleme aldık, fabrikalardaki işçi kadınlara ulaşmak istedik. Kimimiz bel ağrısı şikayetiyle de olsa, kimimiz evde çocuğunu, hastasını bırakarak da olsa gittik fabrika önlerine. Bir yandan bildiri dağıtırken bir yandan da onlarla birebir sohbet etmeye çalıştık. İlk başta elimizdeki bildirileri almakta tereddüt eden kadınlar onların da yaşamının tam ortasından geçen hikayelerimizi paylaştıkça, taleplerimizi, ne yapmak istediğimizi anlatınca, bu söylediklerimizin onların istediklerine de yanıt olduğunu gördükçe korkularını attılar. Kendileri bildirileri istemeye, fabrika içlerine götürmeye başladılar. Dilimizin döndüğünce 1 Mayıs'ı anlatmaya çalıştık, kimi “biz gelmeyi çok istiyoruz ama patron görürse işimize son verir” dedi, kimi “kocam izin verirse gelirim” dedi. Yine kocaydı engel olan, yine patrondu engel olan ve yine sistemdi engel...
Çalışmamızın bir yanı fabrika önlerinde sürerken bir yanı da mahallelerde sürüyordu. 1 Mayıs öncesi Ekmek ve Gül kadın grubu olarak biraraya geldiğimizde ne yapacağımıza karar verirken herkesin yapmak istediklerimizin parçası olması için de düşündük. Birlikte evlere gittik, evlerine gittiğimiz kadınları da çalışmamızın parçası olması için işin içine kattık, pazarlarda, parklarda el ilanlarımızı dağıttık. Kadınlar kimi zaman “katılmak isterim ben de bu çalışmaya, 1 Mayıs’a da gelmek isterim ama evde 3 çocuk var. Hep beraber gelsek bir haftalık paar parasını yola vermiş olurum, gelemem” dedi. Kimi “keşke 1 Mayıs’ı mahallede kutlasak, o zaman gelmemiz daha kolay olur” dedi. “Keşke” dedik, her mahallede, her meydanda davullarla, zurnalarla kutlansa 1 Mayıs, yol parası, uzaklık, çoluk çocuk bağ olmasa, kadınlar da daha rahat katılabilseler kutlamalara...
Her akşam bir eve ziyarete gittik, anlattık 1 Mayıs’a katılmak neden önemli bizim için diye. Hayatımıza değen her sorunu konuşurken çözüm için biraraya gelmenin günü olduğunu söyledikçe gözleri ışıldadı kadınların. Ve sonra 1 Mayıs’ı alanda birlikte kutlayacağımız kadınlarla başladık rengarenk pankartımızı yapmaya. Mahallenin parkı hiç alışık olmadığı bu hazırlığa tanıklık ederken biz de heyecanla birbirimize soruyorduk “nasıl, bu parça olmuş mu, bu renk güzel mi?” diye... Bitişini hepimiz heyecanla bekledik ve günü akşamında pankartımızı havaya kaldırdığımızda alkışlar koptu; “evet ya işte bu, ne kadar güzel oldu”! Kim yürümek istemez ki böyle güzel bir pankartın arkasında.
Hepimizin emeği 1 Mayıs alanında da fark edildi, alanda yürürken birçok insan yanımıza geldi, “ellerinize, emeğinize sağlık” dediler.
1 Mayıs’ı örerken yürüttüğümüz çalışmalar bizi başka planlar yapmaya da götürdü. Şimdi 5 Mayıs’ta piknik düzenleyeceğiz... Kimbilir o piknikten daha neler çıkacak...