Sosyoloji öğrencileri kongresi serüveni

İşte, ülkemizde bütün üniversitelerden öğrenci arkadaşlarımızın katılabildiği, fikirsel bir alışveriş içerisinde bulunabildiği, bunun yanında ülkemizin dört bir yanından öğrenci arkadaşların aynı sofrada yiyip-içebildiği nadir aktivitelerden biri de “Sosyoloji Öğrencileri Kongresi” dir. Kongre daha çok sosyolog adaylarını toplayan bir aktivite gibi görünse de farklı branşlarda birçok üniversitelinin fikirlerinin yoğrulduğu bir tekne olmuştur.

Geneli itibariyle, kongrenin misyonuna baktığımızda karşımıza çıkan ilk şey birçok ilden üniversiteli öğrencinin buluşabildiği fikir alışverişinde bulunabildiği devasa bir platform olmasıdır. Bir diğer misyonu ise, toplumsal hayatla ilgili konuşulan/konuşulmayan/konuşulacak olan birçok konu da gençliğin gözünden bir bakış açısı sunmak ve bu anlamda kafalarda bir bilinçlenme oluşturmaktır. Bir diğer yandan ulusal çapta bir öğrenci birlikteliğinin sağlanması bir nebze Edirne’li arkadaşımızın, Ağrı’lı arkadaşımızdan, Diyarbakır’lı arkadaşımızın Denizli’li arkadaşımızdan haberdar olmasını sağlamak yine kongrenin işlevleri arasındadır. Bu noktada kongrenin tarihsel sürecine baktığımızda 17 yılı kapsayan bir süreç karşımıza çıkar ki, her sene farklı bir şehirde ve bu güne kadar 16 kez düzenlenen kongrenin 17. durağı Diyarbakır Dicle Üniversitesi oldu.  17. Sosyoloji Öğrencileri Kongresi’nin bu sene Diyarbakır’da yapılması kongre tarihine baktığımızda önemli bir gelişmeydi, çünkü kongre tarihi boyunca ikinci kez bölgede yer alan bir şehirde yapılıyordu ki kongrenin bölgeye ilk kez gidişi de geçen sene gerçekleşti. Van yüzüncü Yıl Üniversitesi 16. Sosyoloji Öğrencileri Kongresine ev sahipliği yaptı. Bu sene ise 26–28 Nisan tarihleri arasında kongrenin ev sahipliğini Diyarbakır Dicle Üniversitesi almaya hak kazandı.

Kongre her sene olduğu gibi- Diyarbakır’da da yaklaşık 32 üniversiteden yaklaşık 1200 kişiyi ağırladı. Her sene değişik coşkulara sahip olan ve bu coşkuları tek vücutta birleştirmiş olan bu aktivitenin Diyarbakır’da da bu geleneğini değiştirmediği hatta Diyarbakır’da Türk-Kürt-Ermeni vb. birçok milletin kardeşlik mesajlarına ve eylemliliklerine sahne olması yönüyle geleneğe yeni bir halka eklediğini söylemek yerinde olacaktır.

Bir diğer yandan kongre günlerinde gerek organizasyon eksikliğinden gerekse kongresel kaygıların azlığından ötürü yaşanan aksaklıklar ise madalyonun öteki yüzünü oluşturan süreçti. Bu sürece kısaca değinirsek; kongre tarihinde sunum iptalleri çok nadir görünen bir olayken, bu seneki kongrede sıkça rastlanan bir duruma dönüşmesi yapılan sunumların da bir çoğunun teorik ve metodolojik bir çerçeveden baktığımızda eksik kalması ve yine bunun yanında bazı sunumların ajitasyon yanlısı düşünceleri ve bu düşünce merkezinde şekillenen tavırları ise kongrenin Dicle Üniversitesi serüveninde eksi yönü işaret ediyordu. Ayrıca katılımcıların tamamı, kongre tarihinin bir hafta öncesinde YSK’nın tak(ıl)mış olduğu ve bundan ötürü bedel(ler) ödemiş bir şehre gittiklerinin farkındalarken ve bu konuda ciddi paylaşımlar beklerken neredeyse kongre boyunca konuya hiç değinilmemesi de var. 

Geleneğinde kolektif vicdanın oluştuğu, farklı branşdan öğrencilerin alanda hemdertlilerini bulduğu, farklı görüşlerden beslenen bir çok düşüncenin ortak bir bedende birleşebildiği ve bu geleneğin artısıyla-eksisiyle Dicle Üniversitesi’nde de devam ettiği Sosyoloji Öğrencileri Kongresi’nin 2011 yılı serüveni böyle biterken önemli bir noktaya değinmek istiyoruz. Kongre günlerinde görüntü alma, haber yapma vb. olanaklarının sınırlanması kongrenin daha nice “17.”lere taşınması ve yurt genelinde tanıtımının önünde önemli bir engel gibi durmaktadır. Nitekim bu büyüklükte bir organizasyonun geleceğe taşınması her üniversiteli öğrencinin sorumluluğuna dahil edilmelidir.

Son olarak kongrenin bu yılki performansından sonra 18. Sosyoloji Öğrencileri Kongresi için ev sahipliği yapmaya hak kazanan Ankara Üniversitesi’ne organizasyon ve ev sahipliği adına başarılar diliyoruz. Ankara Üniversitesi’ne hem alandaki deneyimleri hem de içinde bulundukları kongresel kaygılarından ötürü şimdiden yıl boyunca Sosyoloji Öğrencileri Kongre(leri)si adına “sıçrama taşı” görevi görmelerini umuyoruz.