SDP baskınında çocuğa işkence
Gezi Parkı’nın yıkılmaması için iki haftadır direnenlere gaz bombaları ile saldıran polis, Sosyalist Demokrasi Partisinin (SDP) il binasını da kuşattı. Bina içerisine gaz bombası atan polis çok sayıda kişiyi de gözaltına aldı.Gözaltına alınanlardan biri de henüz 17 yaşında olan R.T. Gözaltına alındığı sırada polis ş
Gözaltına alınanlardan biri de henüz 17 yaşında olan R.T. Gözaltına alındığı sırada polis şiddetine maruz kalan R.T’nin burnu kırılırken vücudunda da çeşitli darp izleri oluştu.
Saldırı esnasında sokakta olduklarını söyleyen R.T. gaz bombaları atıldığı esnada herkesin kaçıştığını belirterek, “Kimi arkadaşlar il binasına girdi, kimimiz ise SDP’nin çaprazında bulunan otele sığındık” dedi. Polisin bulundukları odanın içine gaz bombası attığı zaman kimsenin nefes alamadığını dile getiren R.T, nefes almak için balkona doğru yöneldiklerini ancak bu seferde dışarıdan atılan gaz bombalarından etkilendiklerini belirtti. T. “Resmen öldürmeye gelmişlerdi bizi” dedi.
DAYAK KORİDORU
Tek tek odadan çıktıklarını anlatan R.T. polislerin odanın kapısından başlayarak bir koridor oluşturduklarını ve çıkanlara sopalarla ve muştalarla vurduklarını söyledi. R.T. şöyle devam etti: “En son biz iki arkadaş odadan çıktığımızda bize de saldırmaya başladılar. Yüzlerinde gaz maskesi olduğu için hiçbirini tanıyamıyoruz. Merdivenlerin başına geldiğimizde beni merdivenlerden ittiler. Yuvarlanarak aşağı düştüm. Kendimi toparlayıp ayağa kalkınca yine tekme ve sopalarla saldırdılar. İkinci kata indiğimizde ikinci katta korkuluklar yoktu ve beni merdiven boşluğuna attılar. Sağ kalçamın üst kemiği hasar gördü. Sonra da hepimizi diz üstü çökertip ellerimizi arkadan kelepçelediler.”
Otel kapısından dışarı çıktıklarında ise polislerin kişisel telefonlarıyla fotoğraf ve video çekimi yaptığını söyleyen R.T. “Fotoğraflarımızı çekip ‘Bu da bize hatıra olsun’ diye gülüyorlardı” dedi. O sırada polislerin, sokaktan SDP il binasının içine de gaz bombası attıklarını dile getiren R.T. “Gaz bombası camdan içeri girdiğinde polislerden “Oley, başardım” sesi yükseliyordu” dedi. BURNU KIRILDI AMA TEDAVİ YOK Önce İstanbul Emniyet Müdürlüğüne götürüldüklerini söyleyen R.T, yaşı 18’den küçük olanları Üsküdar Eğitim ve Araştırma Hastanesine götürdüklerini anlattı. Muayenenin baştan savma bir şekilde gerçekleştiğini belirten R.T. “Ağzım yüzüm kan içindeydi ve doktor ‘darp edildin mi’ diye sordu. Darp edildiğim yerleri söyledikten sonra beni kulak, burun, boğaz bölümüne götürdüler ve orada burnumun kırıldığını söylediler. Ama hiçbir şekilde tıbbi bir müdahale etmediler” diye konuştu. SAVCIDAN KOMİK SORULAR Sonraki gün adliyeye götürüldüğünde ise savcının kendisine “MLKP’ye üye misin”, “DHKP-C’ye üye misin”, “KCK’ye üye misin” sorularını sorduğunu ifade eden R.T. “Sorulardan sonra bana çeşitli fotoğraflar gösterdiler. Fotoğraflardan birinde elinde molotofkokteyli bulunan birini gösterip ‘Bu sen misin’ diye sordu. R.T. “Ancak kıyafetlerinden bile benim olmadığım anlaşılıyordu” dedi diye konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)
