21 Haziran 2013 15:42

Tecavüzcü korunuyor!

Bingöl’de E.A. isimli çocuğa askerler tarafından cinsel istismar ve tecavüzde bulunulmasına ilişkin konuşan Avukat Reyhan Yalçındağ, faillerin korunduğu bir devlet geleneği ile karşı karşıya kalındığını belirtti.Bingöl’de E.A. (16) isimli çocuğa 2011 yılında aralarında uzman çavuşların da bulunduğu askerlerin c

Tecavüzcü korunuyor!
Paylaş
Özlem Ağuş

Bingöl’de E.A. (16) isimli çocuğa 2011 yılında aralarında uzman çavuşların da bulunduğu askerlerin cinsel istismarda bulunması ve tecavüz etmesi olayı ile ilgili konuşan Avukat Reyhan Yalçındağ, özellikle çocuk istismarları ve kadına yönelik cinsel şiddet suçları değerlendirilirken, o coğrafyadaki yaygın devlet aklının ve pratiğinin ne olduğuna bakmak gerektiğine işaret etti. Türkiye’de şiddetin bir kültür olarak yerleştiğini, her anlamda faillerin korunduğu bir devlet geleneği ile karşı karşıya kalındığını kaydeden Yalçındağ, bu geleneğin on yıllardır devam ettiğini belirtti.

TEK BİR SONUÇ ÇIKMADI

Tecavüz, cinsel istismar suçlarının hiçbirinin münferit, tekli suçlar olmadığını kaydeden Yalçındağ, tecavüz suçlarını “yaygın pratik” olarak değerlendirdi. Yalçındağ, özellikle yürüyen mücadele karşısında yavaş yavaş bu suçların ve suçluların teşhir edildiğine dikkat çekti. N.Ç. davasını hatırlatan Yalçındağ, N.Ç. dosyasının ülkenin utanç sayfalarına kazınmış, tarihe düşülmüş not olduğunu belirterek, “Yani ortada neredeyse ceza namına bir şey verilmemekle birlikte kapatılan bir dosya. Ama bunun sadece bir N.Ç. dosyası gibi algılanmaması lazım” dedi. Yalçındağ, N.Ç. dosyasının hemen ardından Mardin’de peş peşe gözaltında tecavüze uğrayan kadın müvekkilleri ile ilgili, zaman aşımı veya berat kararları ile karşılaştıklarını söyledi.

TOPLUMA MESAJ VERİLMEK İSTENİYOR

Bingöl’deki tecavüz olayını tartışırken doğru yerden bakmak gerektiğinin altını çizen Yalçındağ, Bingöl Savcılığı’nın konuya ilişkin açıklama yaptığını ve 6 değil, 8 askeri görevli hakkında soruşturma başlattığını belirterek, ileriki günlerde ve saatlerde bu sayının daha da artabileceği ihtimalinden söz etti. Olayın, komplike, sistemli bir yönelim olduğunu söyleyen Yalçındağ, topluma mesaj verilmek istendiğini belirtti. Çocukların uğradığı cinsel istismar ve tecavüz olaylarında kız ve erkek çocukları konusunda ayrım yapılmadığını belirten Yalçındağ, “Lütfen burada Pozantı Cezaevini hatırlayalım. Yeri geldi yetmedi, Şakran Cezaevine sirayet etti. Dolayısıyla orada tecavüze uğrayan çocuklar, erkek çocuklardı. Bu şekilde bakmak gerekiyor” dedi.

GİZLİLİK KARARI DELİLLERİ KARARTIYOR

Konuya ilişkin yapılması gerekenlerin açık ve net olduğunu söyleyen Yalçındağ, “İvedilikle bu sanıkların tamamının tutuklanması gerekiyor” dedi. Savcının dosya hakkında gizlilik kararı verdiğini ve dosya üzerinde kısıtlama olduğunu anlatan Yalçındağ, bu nedenle aile avukatlarının dosya üzerindeki bilgilere ulaşamadığını belirtti. Yalçındağ, dosya üzerindeki gizlilik kararının, tecavüz suçunu gerçekleştirenlerin söz konusu delilleri karartma, yok etme, tanıklar üzerinde baskı kurma gibi bir durumları yaratacağını kaydetti. Mevcut yasal mevzuata atıfta bulunan Yalçındağ, 4 buçuk senedir milletvekilleri, belediye başkanları, DÖKH üyeleri, insan hakları savunucularının, tek bir delil toplanmadığı halde tutuklu olduğunu söyledi.

DİĞER OLAYLARDAN BAĞIMSIZ DEĞİL

Diğer dosyalarda olduğu gibi bu olayın da detaylarının açığa çıkartılacağını belirten Yalçındağ, “Bu noktalara öyle gül bahçeleri içinden geçerek gelmedik” diyerek, bu tarz olayların aydınlatılması için halk olarak bedel ödediklerini dile getirdi. Yalçındağ, suçluların halen görevleri başında maaşlı çalışan askeri personel olduklarını hatırlattı. Askerler hakkında idari soruşturmanın da yürütüleceğini belirten Yalçındağ, “Bunlarla alakalı derinlikli bir idari soruşturma yürüteceksin ve sen hükümet olarak bunun açıklamasını kamuoyuna yapacaksın” dedi. Olayın takipçisi olacaklarını söyleyen Yalçındağ, Bingöl’deki olayın N.Ç, Pozantı ve Şakran’daki tecavüz olaylarından bağımsız olmadığını belirterek, olayların bir amaca hizmet eden yaklaşımlar olduğunu ifade etti. Yalçındağ, olayı bütün detayları ile açıklığa kavuşana kadar, takip edeceklerini dile getirdi.  (DiyarbakırDİHA)


‘DAVANIN TAKİPÇİSİYİZ’

Kocaeli’de  EMEP’li kadınlar il binasında açıklama yaparak, tecavüzlerin bırakılmasını kınadı. Basın açıklamasını okuyan Aysel Ebru Ökten, “4 askerin mahkeme tarafından tutuklandıktan sonra yapılan itiraz sonucunda serbest bırakıldıkları ortaya çıkmıştır. Görülüyor ki Bingöl’de yaşanan tecavüz vakasının aslında Sakarya’da Ö.C’nin Mardin ‘de N.Ç’nin Gölcük’te Ö.Y’nin yaşadığı tecavüzden ve davalarının sonuçlanmasından bir farkı yok. Bu davalarda görülüyor ki kamu görevlisi olan tecavüzcüler yargı tarafından korunmakla kalmıyor adeta terfi ettiriliyor. Bizler Emek Partili kadınlar olarak bir kez de hukuk tarafından mağdur edilen kadınların yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.


‘SESSİZ KALMAYIZ’

Ankara’da KESK’li kadınlar , Bingöl’de 16 yaşında bir çocuğa cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılanan 5 uzman çavuşun mahkeme kararıyla serbest bırakılmasına karşı tepki gösterdi. Karara karşı sessiz kalmayacaklarını söyleyen KESK Danışma Meclisi kadınlar, İnşaat Mühendisleri Odası binası önünde basın açıklaması yaptı. Basın metnini okuyan KESK Kadın Sekreteri Canan Çalağan, delillerin toplanması ve E.A.nın yakınlarının koruma altına alınması gerektiğini belirtti. Çalağan, Gezi Parkı direnişindeki polisin sert müdahalelerine de atıfta bulunarak, barış ve demokrasi taleplerinin hiçbir şekilde bastırılamayacağını söyledi.

 

ÖNCEKİ HABER

Milyonlarca işçi direnişin yanında

SONRAKİ HABER

Polis öldüresiye saldırdı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa