28 Haziran 2013 12:38
Cansu Atıcı

Ve buna rağmen insandır; insana zulmeden, kalbini hırsla dolduran, kardeş arasına kin sokan; işçinin emekçinin hakkını gasbeden.
İnsandır; insanı aldatan, onu haksız yere suçlayan, insanı dinlemeyen, düşüncelerinde dogmatik olan, menfaatleri için insanları kullanan ne yazık ki yine insandır.
Hepsi insanın bu dünyaya kazandırdıkları değil midir? İnsan değil midir bildiği halde susan, masum rolü yapan…
 

İNSANLIĞI ANSİKLOPEDİLERDEN ÖĞRENMEK
 

İnsandır; insanı insan yapan. Düşünebiliyordur belki ama duymuyordur kalbi ile aklı arasındaki sesi…
Belki de unutmuştur o sesin vicdan olduğunu. Belki de insan olduğunu…
Belki de kim bilir, ansiklopedilerden öğrenmiştir insan olduğunu ya da ona birisi insan demiştir işte…
İnsan kalmıştır ismi…
Fakat değildir, aklı ile düşünebilmektir, o ince sesi duyabilmektir insan olmak…
Sevmeyi, sevebilmeyi bilmektir insan olmak… Vicdanı dilinde değil, kalbinde yaşayabilmektir insan olmak. Empati yapabilmektir, konuşurken sesini yükseltmemektir. Kesin yargılarda bulunmamaktır…
 

İNSAN OLMAK GEZİ’Yİ SEVMEKTİR

İnsan olmak; kuşu, böceği, ağacı, çimeni, tepeyi, doğayı kısacası Gezi’yi sevmektir…
İnsan olmak; insanı sevebilmektir, insanlığı sevebilmektir.
Bizler, yukarıdaki hiçbir insan kalıbına uymayan bizler, bir kez olsa insanlığı sevsek. Rengine, giyimine, diline, ırkına, milletine bakmadan, insanları sevebilsek, ayrım yapmadan bir toplum olabilsek…
Birlik olabilsek, omuz omuza durabilsek bir kere, kan bağı olmadan herkese kardeşim diyebilsek, kendimiz dâhil herkese insan gibi davranabilsek, demokrasiyi insan olmak için
kullanabilsek…
Belki o zaman kendini insan diye tanımlayan ama insanlıktan nasibini almamış, kafasındaki faşist canavarla yaşayan bunu da milliyetçilik olarak algılayan, öldürmeyi, hak yemeyi meslek haline getirmiş, sevmemiş, sevmeyi bile öğrenmemiş, kuşu öldüren, ağacı kesen, gücü korkutmaktan başka bir şey olmayan, Gezi’yi katleden, sözde insanlara karşı koyabiliriz. Ama birlik olursak.
Bir kez birlik olabilseydik. Hep beraber kan emicilere, emekçileri sömürenlere karşı insan gibi yaşamayı savunabilseydik hep beraber…

İLK ADIMLAR ATILDI!

Hakkımızı savunabilseydik göğe kadar, fizik dersinde öğrendiğimiz direnci insafsızlara karşı kullanabilseydik, direnebilseydik haksızlığa, zulme karşı…
Ya da direnenleri destekleyebilseydik en azından direnenler kadar samimi…
Bizden biraz daha cesaretli olduklarını anlayıp helal olsun diyebilseydik. Farklı olacaktı her şey, dünya farklı olacaktı. İnsan olacaktık gerçekten, insanlar mutlu olacaktı. Mesela herkesin evi barkı olacaktı. Para kaygısı olmadan yaşacaktı insanlar. Ne zengin ne fakir, şu bu ayrımı olmayacaktı. Eşit olacaktık yani hepimiz.
Farklı olacaktı her şey biz insan olmayı becerebilseydik. Farklı olacaktı her şey, insanlığımız için direnebilseydik…
Farklı olacaktı her şey diyorum ya gerçekten farklı olacak. Bunun ilk adımları atıldı Gezi ile, atılmaya devam ediyor. Ben bunun için mücadele ediyorum. Ya siz, insanlık için mücadele ediyor musunuz?

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et