Direndik be ya!

Babaeski de Gezi Parkı’yla tüm Türkiye’ye yayılan direnişe sessiz kalmadı. Genci yaşlısı korkmadan, tüm baskılara rağmen yürüyüşler düzenledi. Sabahlara kadar oturma eylemleri yaptı. Bu eylemlerin başını gençler çekti. Günlerce süren bu eylemler sonucunda bir toplantı düzenlendi.

PLATFORM NE YAPACAK

Platform, ilçemizde çevrecilik, kadın hakları, işçi-işsiz gençliğin sorunları, öğrencilerin sorunları, şehrimizdeki çarpık kentleşme, işçi sorunları, sanayide çalışan genç ve çocuk işçilerin sorunları, öğrenimine devam edemeyen gençlerin sorunları, gençlerin kötü alışkanlıklara yönlendirilmesi sorunu, kamu kesimi ve yerel yönetim idareleriyle halkın ilişkilerinin etkin olmaması sorunu, toplumsal eylemlerde iş ve güç birliği sorunu gibi sorunlar hakkında çalışmalar yapmayı planlamaktadır.
Platform halktan, emekten yana olup, öncelikle kasabamızda olmak üzere tüm ülkenin yanında, emek sömürüsünün karşısında olur ve ilçemizdeki çevre sorunlarına, işsiz-işçi sorunlarına, kadın haklarının tahribatına karşı çözüm üretme amacı güder. Bu platform sosyal etkinliklerle zenginleştirilip tartışma ortamı yaratan ve bu tartışmalara çözüm üreten bi yapıda olacaktır.
Arıtma tesisi olmayan bir yığın fabrika gün geçtikçe Babaeski’yi kirletmeye devam ediyor. İlçemizdeki Cörtlendere’ye ve Şeytan Deresi’ne atılan sanayi atıklarının engellenmesi için çalışmalar yürüteceğiz. Sigortasız işçi çalıştıran birçok işyeri mevcut Babaeski’de. Ve bunların çözümü ancak örgütlü bir mücadeleyle mümkün olacağından bu alanlarda sendikalarla birlikte çalışmalar yürüteceğiz.

ÇADIR ALANI PROJESİ

Öncelikle Çadır Alanı Projesi’ni hayata geçirdik. Bu projedeki etkinliklere katılanlarla iletişim halinde olup koordinasyon masasında çeşitli görevler alıp insanları bilgilendirmeyi temel amaç edindik. Gezi Parkı’yla başlayıp yurdun hemen her iline yayılan direnişler hakkında halkımız tarafından çekilen fotoğrafların, videoların gösterimiyle Babaeski halkına farkındalık kazandırmayı amaçlıyoruz. Çadırcılar için kurulacak portatif kütüphane tüm katılımcılara açık olup, kitap okuyup okutturmanın en önemli çalışmaların başında geldiği kanısındayız.

1 EKSEN 10 ALIRSIN

30 bin nüfuslu bir kasabadır Kırklareli’nin Babaeski ilçesi. Tarım kasabasıdır, çiftçi, işçi kasabasıdır. Toprağına 1 eksen 10 alırsın. Verim fışkıran topraklarının sürekli imara açıldığı, tarım arazilerine alışveriş merkezleri, fabrikalar kurulan bir kasabadır. Zamanında bir belediye başkanı; ‘’İlçemize göç istemiyoruz. Sanayi devlerinin bizim ilçemize yatırım yapmasını, çevremizi kirletmesini istemiyoruz.’’ derken şimdi tersine dönmüştür. Her köşe başında fabrika servisi bekleyen insanları görebilirsiniz.
Gariptir ki nüfusunun yarısından çoğu işçi olan bu kasaba tarihinde hiç 1 Mayıs kutlamamıştır. Kurtuluş Mahallesi’nde yaşayan kadınların hemen hepsi ev kadınıdır ve emeklerinin sömürüldüğünün farkında olmayıp yemek yapmanın, çocuk bakmanın görevleri olduğuna inandırılmışlardır. 8 Mart nedir hiç bilmezler, hiç kutlanmamıştır çünkü Babaeski’de.

Platform fikri nasıl oluştu?
(Özge Kartal – Platform Yürütme Üyesi): Gezi Parkı olaylarının patlak verdiği günden itibaren buradaki halk hemen her gün saat 19.00’da eylem yapmaya başladı. Yapılan eylem, ne yazık ki ilçedeki tüm kesimlere hitap etmiyordu. İlçemizde eyleme ve direnişe destek vermeye çalışan kitle bir türlü örgütlenmeyi başaramadı. Gözlemlediğimiz kadarıyla bunun temel sebepleri, ilçedeki halkın kimisinin ulusalcı olması, kimisinin Erdoğan’ın yarattığı korku imparatorluğuna kapılması ve küçük yer olmasından kaynaklanan toplumsal baskıydı. Tüm bunlara rağmen, çoğunluğu gençlerden       

BABAESKİ VE TRAKYA İÇİN

Ulusalcılardan sıyrılarak yaptığımız bu eylemlerde, polis slogan atmamıza ve pankart açmamıza müsade etmiyordu. Kimi zaman 3 kişi, kimi zaman 20 kişi sabahladığımız bu 6 günün sonunda, bir toplantı yapıp platform oluşturma fikrine ulaştık. Oluşturduğumuz bu platform sayesinde, hem ilçemizdeki ve Trakya bölgesindeki güncel sorunlara çözüm önerileri getirecek, hem de ülkemizin genel problemleri hakkında çeşitli etkinlikler düzenleyerek fikirlerimizi beyan etme şansına sahip olabilecektik. Bu nedenlerden dolayı belirlediğimiz çeşitli ilkelerle “Babaeski Demokrasi ve Dayanışma Platformu” çatısı altında birleştik.
Platform ne için kuruluyor?
(Erinç Şen – Platform Yürütme Üyesi): Gezi Direnişi’nin ilk gününden beri örgütsüzlüğü yücelten bazı insanlar oldu. Yine aynı insanların birçoğu saldırıda ne yapacaklarını şaşırdılar. Ne yazık ki saldırıyı geri püskürtmeye çalışanların birçoğu örgütlü insanlardı. Babaeski’de gerek toplanma saati konusunda gerekse yürüyüşle ulaşılacak yer hakkında, ulaşılan yerde ne yapılacağı konusunda kafalarda yığınla soru işareti vardı. Bunun yanında her kafadan bir ses çıkıyordu. Bu sebeple düzenlenen birkaç yürüyüş dışında çok etkili bir eylem yapılamadı.

‘DEVRİMİN BAŞLAYACAĞI YER’

Arkadaşlarla aramızda ‘Devrimin başlayacağı yer’ olarak nitelendirdiğimiz, hayatı boyunca boyun eğmeyen Mehmet Amca’nın çay ocağında otururken geldi aklımıza, örgütlenmeliyiz dedik. İlk hedefimiz yıllardır örgütlenmek için emek veren sendikacılardı ama yetinmedik, eylemler sırasında tanıştığımız insanlarla görüştük, normal vakit geçirdiğimiz arkadaşlarımıza sorduk, ailelerimize danıştık. Acil gündemimiz direnişe destek olmak olsa da görüştüğümüz insanlar sayesinde ilçemizdeki hemen her problemi kağıda döktük, bunlara çözümler getirdik. Ancak bunları başarabilmek için başarabilecek insanlarla yola çıkmak zorundasınız. Bu yüzden ilkelerimizi belirledik ve yola çıktık.
Şu an gücünü halkından alan, gençlik enerjisiyle dolu fakat inanılmaz tecrübeli bir platforma sahibiz. Babaeski’nin de tüm Türkiye gibi demokrasiye ihtiyacı vardı, dayanışmaya ihtiyacı vardı, kısacası Babaeski’nin bu platforma ihtiyacı vardı. İnanıyorum ki hep beraber çalışarak her şeyi başaracağız. Çünkü “Örgütlü bir halkı hiçbir kuvvet yenemez!”.