02 Temmuz 2013 14:00

'Bebeğim ben artık çapulcuyum'

Bugünlerde Youtube’a girdiğinizde önerdiği şarkıların arasında sıklıkla ‘Gezi’ başlığını görüyoruz. #occupygezi, #direngezi, #direnadana, #direnankara ile başlayan onlarca linkin içinden şarkılar karşılıyor tıklayanı. Hatta bir remix bile oluşmuş durumda. Remixi tıkladığınızda tam 78 şarkı çıkıyor karşınıza.

'Bebeğim ben artık çapulcuyum'
Paylaş
Sevda Aydın

‘Gezi şarkıları’ ilk ayını dolduran direnişin henüz ilk günlerinde bestelenmeye başladı. Dilimize ilk dolananlardan biri Boğaziçi Caz Korosu’nun ‘Çapulcu musun vay vay, eylemci misin vay vay’ idi. Koro durmayıp ikinci bir şarkı daha yaptı; ‘Çapulcular oldu mu meydanlara doldu mu’.

Ardından direnişlerin, grevlerin, eylemlerin eksik olmayan grubu Kardeş Türküler’den ‘Tencere Tava Havası’ geldi. Başbakanın ‘Ben tek şey söyleyeceğim, tencere tava hep aynı hava’ sözlerine ritimleriyle karşılık vermişlerdi, ‘Aman aman şiştik valla. Gel yavaş gel yerler yaş’ diyerek. Klip Taksim’in bir ara sokağında çekilmiş; bardaklar, tencereler, tavalar ritmin enstrümanı olmuş. Şarkının bir yerinde uzun havaya geçiliyor ‘Bu gam, bu gaz, bu keder neden’ diye uzun uzun içleniyoruz onlarla! Şarkı bitiyor, balkondaki teyzeler alkışa duruyor.

DİRENİŞİN DE PİYANİSTİ SAY

Başbakanın ‘baş belası’ dediği twitter’da Hayyam’dan bir söz paylaşmasıyla dava açılan Fazıl Say da direnişin piyanisti oldu. Şair Muhyiddin Abdal’ın ‘İnsan insan’ şiirine müzik yapan piyaniste Cem Adrian, Güvenç Dağüstün, Burcu Uyar, Selva Erdener eşlik ediyor. Şarkı ‘İnsan insan derler idi insan nedir şimdi bildim’ sözleriyle başlıyor.

Remiksi dinlemeye devam ediyoruz. Karşımıza ‘Duyuyor musun bizi, işte bu çapulcunun ayak sesleri’ diyen başka bir parça çıkıyor. “Çapulcular iktidara’ diyen bu parçaya hayli mizah dolu bir klip yapılmış.

BİBERİNE, GAZINA EYVALLAH

Bir ayı dolduran direniş boyunca polisin sert müdahalesi, herkesin en çok konuştuğu şey oldu. Polise ‘Sık bakalım sık bakalım’ diyecek kadar tanıştılar bu müdahaleyle. Dolayısıyla ‘Biberine, gazına, copuna, sopasına, tekmelerin hasına’ demenin vakti de gelmişti. Duman da ‘Eyvallah’ diyerek bu remiksin en çok dinleneni olmuş böylece.

Hakan Vreskala ilk günlerinden beri direnişin destekçisi olan bir sanatçı. Kendine özgü tarzıyla özel bir dinleyici kitlesi de kazanan Vreskala bu kez klibini direnişçilerle birlikte çekmiş. Bir barikatın taşını, tahtasını, demirini ritim aleti olarak kullanan direnişçilerle birlikte ‘Dağılın lan’ diyor.

‘Kesik Çayır Çapulcu Versiyon’un klibi ise ‘Gezi Parkı biçilir mi? TOMA’dan su içilir mi?​’ diye sorarak başlıyor türküsüne.

DOKSAN KUŞAĞININ MÜZİKLE İTİRAZI

Direnişin en çok tartışılan kısmı ise onu yaratan 90 kuşağıydı. Eee durum böyle olunca bu kuşağın müzisyenleri de eksik kalmadı tabii ki. ODTÜ Klasik Türk Müziği Topluluğundan ‘TOMA’ şarkısı da yine Gezi’de en çok dinlenen şarkı oldu. ‘Sayın Başkan’ başlığıyla karşımıza çıkan bir başka klipte yine bu kuşağın itirazları var; ‘Bırak bizi konuşalım kendi bildiğimiz dilde, anlatalım derdimizi kalbini aç da bir dinle… Kim sevmedi seni sayın başkan çocukken?​’


DİRENİŞİ DUYMAYAN KALMADI

Direnişi duymayan kalmadı. Öyle ki Holywood’un Oscar’lı oyuncularından, müzisyenlerine, sokak sanatçılarına kadar herkes çektikleri videolarla direnişe destek verdi. New York’lu sanatçılar Başbakanın ‘üç beş çapulcu’ sözünden ilham alarak pek çokları gibi bu kez adlarına çapulcuyu da eklemiş, çektikleri klibe ‘New York’lu çapulcular’ demişlerdi. ‘Bedenimiz orada burada dolanır ama Taksim’de, Gezi’de, İstanbul’da, İzmir’de, Ankara’da kalbimiz’ sözleriyle devam etmişler caz ritimlerine. Joan Boez’de çektiği bir videoyla Türkiye’deki direnişçileri selamlayanlar arasındaydı. ‘Merhaba ben Joan Baez,
Sevgili Türkiye halkı, kültürünüzdeki çok renkliliği, toprağınızdaki güzelliği, insanınızdaki iç zenginliği canlı tutmak için verdiğiniz mücadeleyi ve bu yürekli ve barışçıl mücadeleyi sürdüren vatandaşlara, avukatlara, doktorlara, gençlere, ailelere, öğrencilere, inançlı olan insanlara olan desteğimi tüm kalbimle ifade etmek istiyorum’ diyerek başladığı konuşmasına ‘Dünya sesinizi duydu. Ve ben de buradan sizleri selamlıyorum’ dedikten sonra Gezi direnişi için ‘Imagine’ı söylemiş ekibiyle.


MARŞIMIZ DA VAR

Direnişlerin, eylemlerin olmazsa olmazı marşlar. Besteleneli yüz yıl olmasına rağmen hala dillerde dolananlar vardır mesela. Gezi direnişinin marşı da Bülent Şimşek imzasını taşıyan, ‘Gezi Parkı’ma dokunma!’ diyerek başlayan ve dokunulmayacaklar arasına ‘Mahalle, meydan, ağaç, su, orman, köy ve kent’i ekleyerek devam eden marş oldu. (İstanbul/EVRENSEL)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Bu dava hepimize açılmıştır

SONRAKİ HABER

Bütün nöbetçi kulübelerinden ateş açıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa