Karar olumlu ama yetersiz
Anayasa Mahkemesi, kamuoyunda 3. yargı paketi olarak bilinen 6352 sayılı Kanun’da “Devletin güvenliğine, Anayasal düzene, milli savunmaya ve devlet sırlarına karşı ve casusluk” suçlarında öngörülen tutuklama süresini 10 yıla çıkaran düzenlemeyi iptal etti.Anayasa Mahkemesinin kararını gazetemize değerlendiren hu
Anayasa Mahkemesinin kararını gazetemize değerlendiren hukukçular, kararı olumlu buldu. Uzun süredir tutukluların bulunduğu KCK, Ergenokon davalarında tahliyelerin çıkması gerektiğini de belirten hukukçular, ihtiyaç olanın, evrensel hukuka göre düzenlemeler yapılarak, ceza mevzuatındaki ayrımcı maddelerin kaldırılması olduğunu söylediler.
BEŞTAŞ: TAHLİYELER OLMALI
BDP Hukuk ve İnsan Haklarından Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Anayasa Mahkemesinin iptal kararının 3. yargı paketindeki eşitsizliği gidermeye yönelik alınmış bir kararsa bunun olumlu bir karar olduğunu belirtti. Adli ve siyasi ayrımın yaşandığına dikkat çeken Beştaş, eşitliğin sağlanması yönüyle önemli bir gelişme olduğunu yineledi. Fakat kararın bir yıl sonra yürürlüğe gireceğine dair AYM’nin kararı da olduğunu belirten Beştaş, “Mahkemeler AYM’nin kararını dikkate alarak kararın yürürlüğe girmeden evrensel hukuk üstünlüğü doğrultusunda tutukluluk süreleri 5 yılını aşan ve dolduranları tahliye etmesi gerekir. Aksi halde insan hakları özgürlüğünün ihlali olacak” dedi.
KOCASAKAL: YARGI BAĞIMSIZ DEĞİL
Gerekçeyi bilmediğini anlatan İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal, iptal gerekçesinin eşitlik ilkesinden kaynaklı olmuş olabileceğini belirtti. Kocasakal, basında hafta içinde yer alan “Anayasa Mahkemesinden devrim kararı” haberlerini de hatırlatarak, Anayasa Mahkemesinin verdiği iptal kararıyla bu ikisinin birlikte okunması gerektiğini söyledi. Söz konusu kararın devrim olmadığını belirten Kocasakal, tehlikeli bir yaklaşım olarak değerlendirdi. Balyoz davasından tutuklunun yaptığı başvurunun 2 yılını doldurduğu için kabul edilmediğini hatırlatan Kocasakal, “Burada tam tersi kanundaki 5-10 yıllık tutuklu süresi kararı vermekle meşrulaştırma anlamı da çıkıyor. Devrimse eğer bu süreleri hukuk devleti açısından uzun bulsaydı o zaman devrim olurdu. 2 yıl kaldıktan daha süre olmadan somut nedenleri nitelemesi gerekir. Karara haksızlık etmemek gerektiğini de anlatan Kocasakal, uzun tutuklu süresinin iptal etmesini olumlu olduğunu söyledi. Hakimlerin Anayasa Mahkemesinin kararını “azami 5 yıl tutuklarım bir problem çıkmaz” şeklinde okumaları durumunda bir şeyin değişmeyeceğini anlatan Kocasakal, “Anayasa Mahkemesi idaresini koydu. 5 yıldır tutuklu olanların tahliye edilmesi gerekir” dedi. Mevcut siyasi iktidarın ve siyasi atmosferden demokrasi çıkmayacağını da düşünen Kocasakal, yargının bağımsız olmadığını ve bundan dolayı da çok umutvar olmamak gerektiğini belirtti.
ÖYM’LER KALDIRILSIN
İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, gerekçeyi bilmediğini belirterek, “Gerekçe adli suçlar ile siyasi suçlular arasındaki eşitsizliği gidermek için yapılmışsa bu önemli bir gelişmedir. Yıllardır ceza yargılanmalarında ve infazlarda bu ayrımcılığın yaşandığını dile getiriyorduk” dedi. Mahkemelerin politik bir tutum aldıkları için hukuki bir tutum olmadığına dikkat çeken Türkdoğan, bunun içinde özel yetkili mahkemelerin kaldırılması gerektiğini ifade etti. İhtiyaç olanın, ceza mevzuatındaki ayrımcılığın tamamen kaldırılması gerektiği olduğunu anlatan Türkdoğan, kişinin ifade ve düşünce özgürlüğünü masumiyet karinesinin korunması ve infaz rejiminin tamamen insanileştirilmesi gerektiğini vurguladı.
CHP BAŞVURMUŞTU
CHP, 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun’un bazı maddelerinin iptali ve yürütmesinin durdurulması için Anayasa Mahkemesine başvurmuştu.