8 Temmuz 2013 07:15
Neşe FIRAT / Sultangazi - İSTANBUL

Ben 30 yaşında bir ev hanımıyım. Sultangazi Gazi mahallesinde oturuyorum. Öncelikle şunu söylemeliyim ki bu yaşıma kadar hiçbir yürüyüşe, hiçbir eyleme katılmadım. Hep korktum, çekindim, ‘ne işim var benim’ dedim. Ama Taksim Gezi Parkı eylemleri başlayınca bütün aile sokaklara çıktık. Taksim’de kardeşlerimize, çocuklarımıza yapılan saldırıları protesto ettik. Her akşam yemeklerimizi yedikten sonra tenceremizi tavamızı alıp “Her yer Taksim, her yer direniş” diye bağırdık.

Önce düşündüm bizi böyle sokağa döken 3 ağaç mıydı diye, yani biz 3 ağaç için mi zincirlerimizi kırdık? Ama anladım ki bu sadece ağaç ya da park meselesi değildi...

AKP iktidarının yıllardır üzerimizdeki baskısı ve sömürüsü olayları bu duruma getirdi. Biz kadınların kaç çocuk yapacağının hükmünü de verdi, kürtaj olma hakkımızı elimizden de aldı. Bu iktidar boyunca kadına karşı şiddet ve tecavüz arttı. Bütün tecavüz sanıkları serbest, elini kolunu sallaya sallaya geziyorlar. Sonra da rızası vardı, yok efendim psikolojisi zarar görmedi, kanıt yok vs. Aslında ilk önce sokağa çıkanın kadınlar olmasının nedeni bu. O kadar çok bedenimiz üzerinden siyaset yaptılar ki o kadar çok bizim adımıza karar verdiler ki bıktık. Beni ve benim gibi bir çok kadını küçücük çocuklarımızla sokağa çıkaran bu birikmiş öfke oldu.

Öyle çok öğrendik ki direnmeyi, mücadele etmeyi, kol kola yürümeyi… Evimin balkonundan oğlumla beraber biber gazından etkilenen “çapulculara” limon attık, sepetlerle süt gönderdik. Hatta bu direniş ruhu oğlumu bile etkiledi. Dışarı çıkmasına izin vermediğim zamanlar da “direne direne kazanacağız” diye slogan atarak bana karşı bile mücadele ediyor. “Anne bu başbakan niye bize çapulcu diyor, biz çapulcu muyuz?​” diye soruyor, bende “evet oğlum sen, ben, baban hepimiz çapulcuyuz” diyorum. Vali Avni Mutlu, annelere gelin çocuklarınızı alın diyor. Bizler anneler olarak şöyle diyoruz “çocuklarımızın arkasında veya karşısında değil tam yanındayız.”

Ben bir kadın olarak, bir anne olarak hükümeti istifaya çağırıyorum.  Bizler halkına karşı bu derece öfkeli ve saldırgan bir başbakan ve iktidar istemiyoruz.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Peşkeşe ‘dur’ de!

Peşkeşe ‘dur’ de!

Çayırhan Termik Santralinin özelleştirilmesi için alınan ve genelde mal değerinin yüzde 10 düzeyinde belirlenen geçici teminat bedeli 250 milyon TL oldu. Bu bedel madenin sadece 3.5 günlük kazancına denk geliyor. Satışa karşı direnişi sürdüren madenciler, ‘Yağmayı durduralım’ çağrısı yaptı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
5 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et