Fantastik Türk Filmleri İstanbul Modern’de
İstanbul Modern etkinlikleri kapsamında Türk fantastik sinemasından üç filmlik bir seçki izleyici ile buluşuyor. Sinema TV işbirliğiyle düzenlenecek “Fantastik Türkler” başlıklı etkinlikte İstanbul Modern’in bahçesindeki açık hava sinemasında her akşam farklı bir fantastik Türk filmi gösteriliyor.Progra
İstanbul Modern etkinlikleri kapsamında Türk fantastik sinemasından üç filmlik bir seçki izleyici ile buluşuyor. Sinema TV işbirliğiyle düzenlenecek “Fantastik Türkler” başlıklı etkinlikte İstanbul Modern’in bahçesindeki açık hava sinemasında her akşam farklı bir fantastik Türk filmi gösteriliyor.
Program dün Yönetmen Yönetmen: Nişan Hançer’in 1971 yapımı ‘Zagor Kara Bela’ adlı filmin göstermiyle başladı. 1961 yılında ilk kez yayınlandığı ülke İtalya’dan sonra dünyanın dört bir yanında beğeniyle okunan çizgi roman Zagor, Türkiye’de de bir yıl sonra okuruyla buluştu. 1971’de Türk sinemasına uyarlanan Zagor’un maceralarında “Baltalı İlah” olarak da tanınan kötülerin baş düşmanı Zagor’u, Levent Çakır canlandırmıştır. Zagor, bu serüveninde en yakın dostu “yağ tulumu” diye adlandırdığı Çiko ile birlikte Kızılderilileri öldüren, kara maskeli kötü adamın peşine düşer. Kara Bela, öldürülen ailesinin intikamını almak isteyen, yarı deli bir karakterdir.
Bugünün filmi ise Yönetmen Aram Gülyüz’ün 1974 yapımı ‘Atını Seven Kovboy’u. Sadri Alışık’ın “Red Kit”i oynadığı ve konuşan atı Düldül ile yollara düştüğü filmde, Red Kit’in efsanevi haydut çetesi Dalton Kardeşler ile mücadelesinin komik ve absürd hikâyesi anlatılıyor. ‘Atını Seven Kovboy’ mekânlarıyla, dekor ve kostümleriyle o dönem Amerikan westernlerinden esinlenilerek çekilen Yeşilçam’ın spagetti western’lerine iyi bir örnek. Yerli Red Kit yarın 21.30’da izlenebilir.
Yerli fantastik denildiğinde elbette Usta yönetmen Metin Erksan’ın 1974 yapımı ‘Şeytan’ı akla gelir. Metin Erksan imzalı, Türk korku sinemasının ilk örneklerinden olan Şeytan, Amerikan yapımı The Exorcist (Şeytan) filminin ertesi yılki yeniden çevrimidir. Ayrılmakta olan bir çiftin on iki yaşındaki mutsuz kızları Gül, anlaşılmaz ve garip davranmaya başlayınca, bir ruh doktoru ve bir din adamı küçük kıza ne olduğunu anlamaya çalışır. Sonunda kızın içine şeytan girdiğini anlarlar ve şeytanı çıkarmak için uğraşırlar. Kızın içindeki şeytan ise var gücüyle direnmektedir. ‘Şeytan’ bu program kapsamında yarın 21.30’da seyredilebilir. (KÜLTÜR SERVİSİ)
28 Şubat yaşıyor, yaşatılıyor!
Baskıların haritası bize ne söylüyor?
Eğer ‘Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz’se...
Soul Behar Tsalik: Gazze’den çıkın!
PAÜ grevi; işçiye okul, rektöre teori
Düşüşten önceki imparatorluk gururu
Anayasal haklar çiğnenirken
HTŞ’nin Halep saldırısının arkasındaki güçler ve hesaplar
Orhan Kemal’den Rahmi Koç’a kültürel değer üretimi
Bir arkeolojik kazı, II. Kayyım Devri, kayyım tuvaleti
Uğultu
İçimdeki taziye çadırı
İşkencecilerin peşinde bir Yılmaz...
Çöküş ivmesi durabilir mi, durdurulabilir mi?
Sosyal medyaya yaş sınırlaması çocukları koruyabilir mi?
