Suçlamalar yetmiyor kimlik dayatılıyor

CHP Cezaevi İnceleme ve İzleme Komisyonu Üyesi Milletvekilleri Özgür Özel, Veli Ağbaba, Nurettin Demir, Muharrem Işık, ile PM üyeleri Umut Akdoğan, ve Gül Çiftçi, Gezi direnişi nedeniyle tutuklanarak Sincan Cezaevinde bulunan 27 ‘Gezi direnişi tutuklusu’ genci ziyaret edip, izlenimlerini raporlaştırdı.

‘SUÇU TERÖR’ KİMLİĞİ

Raporda gençlerin anlatımları, cezaevlerinde 12 Eylül dönemini aratmayan koşulları, tecrit ve baskıları gözler önüne serdi. Bunun da ötesinde gençlere üzerinde ‘suçu: terör’ yazılı kimlikler dayatıldı. Gençler bunu “Daltonlar’ın boynundaki gibi yaftalarla dolaşmamız isteniyor” diye anlattılar. Üzerinde büyük harflerle: ‘SUÇU: TERÖR’ yazılı bu kimlikleri takmayı reddeden gençler, hükümlü değil, tutuklu olduklarını, suçları ispatlanıp, üst mahkemede kabul edilene kadar suçsuz muamelesi görmeleri gerektiğini hatırlattılar. Buna yanıt ise ceza oldu. Bizzat cezaevi müdürünün talimatı ile jet soruşturma ile gençler kınama cezası alıp, cezaevinde pek çok haktan mahrum bırakıldılar.

SCHİNDLERİN LİSTESİ

Başbakanın “Gezi olaylarındaki bazı kişileri tespit ettik, gereği yapılacak” açıklamasının hemen ardından tutuklanan 25 kişiye polisler “25 kişi alınacak, sizi tanıyoruz, sizi aldık” dedi. Gençler bunu Hitler’in Yahudileri toplama kampına almasına benzeterek, şunları söylediler: “Başbakanın listesindekiler toplanıyor, CHP de bu tutukluları ziyaret ediyor. Sizin ziyaret ettiğiniz listedekilerden bazıları, medyanın ilgisi ve bu sayede oluşan toplumsal duyarlılık ile serbest kalabiliyor. Sorun ortadan kalkmasa da, CHP’nin listesi de aynı Schindlerin Listesi gibi. O listeye girenler, kurtuluyor!”

‘MÜDÜR İZLİYOR SAYGILI OL’

Gençler 10 metre karelik beyaz boyalı ve beyaz aydınlatmalı odalarda tecrit edildiklerini söylediler. Saat sokulmasının da yasak olduğu tecritte zaman algısını kaybettiklerini ve gözaltında adeta psikolojik işkenceye maruz kaldıklarını söylediler. Anlatılanlara göre revirde ayak ayak üstüne atan bir gencin ayağına vuran görevli “Müdür kameradan izliyor, saygısızlık yapma” diyerek ayağını indirtti. Aynı memur daha sonra gelip “Kusuruma bakma kardeşim, burada disiplin uygulamaları böyle, kameradan izleniyoruz” dedi.

PSİKOLOJİK BASKILAR TRAJİKOMİK SUÇLAMALAR

Murat Bozkurt’un tutuklanması için Odak dergisi delil ve ‘gri gömlek’ suç aleti sayılmış.
Cezaevine ilk kez giren Deniz ise cezaevine girişte görevlinin “Pantolonunu indir” dediğini, ancak indirmediğini, görevlinin zorla  pantolonunu indirerek arama yaptığını söyledi. Deniz’e “ÇHD’li Avukat tutarsan tutuklanırsın” tehdidi yöneltilmiş.

KANLI GÖMLEĞİ DELİL

Akın Can’ın kanlı gömleği de delil sayılmış. Gözaltına alınırken, polisin bir listesinden bahsedildiğini belirten Can, o listeye göre gözaltıların başlatıldığını söylüyor. “Binlerce kişiyi alamazdık, bildiklerimizi aldık” dediğini aktaran Can, polis elindeki hazır listenin gözaltılar için kullanıldığını söylüyor.

‘POLİS ÇOK YORGUNMUŞ’

Cevahir Özkan çiçekçide çalışıyor. “DHKP-C terör örgütüne üye olmak” ile suçlanıyor. Yüzü kapalı ve 50 metreden çekilmiş bir fotoğraf nedeniyle suçlanıyor.
Sonel Temel de DTCF öğrencisi. Temel’e, “9-10 örgüt sayıyorlar ve seç beğen” diyorlar. İlk kez tutuklanıyor, hem Halkevleri, hem TKİP üyeliği ile suçlanıyor Temel, “Önünüze 9-10 örgüt koyuyorlar ‘seç beğen’ diyorlar”  dedi. Bu duruma hakimin yorumu ise çok vahim; “Polis çok yorgun, biraz hantal davranmış ve hepsini hepinize yazmış.”
Mazlum Demir de bayrak yaktığı iddiasıyla tutuklu, dosyada 48 saat gizlilik kararı olmasına rağmen TRT muhabirinin, “Bayrak yakmışsın” diye sorduğunu anlatıyor.
ODTÜ Fizik Bölümünde okuyan Yoldaş Aydın, sohbet haklarının engellendiğini ve her kapıda ayakkabılarının arandığını, yemeklerin yenemeyecek kadar aşırı derecede yağlı olduğunu aktarıyor. “Terör Suçlusu” kimlik kartı dayattıklarını anlatan Aydın, kimlikleri takmayı reddettiklerini ama cezalandırıldıklarını söylüyor.

‘OĞLUM ASKERDE BİLİYOR’

Oğlunun kendisini askerde zannettiğini belirten 1980 doğumlu Can Deliduman ise PTT’de çalışıyor, Haber-Sen üyesi. Tutuklandığı için işten el çektirilmiş, maaşının 1/3’ü kesilmiş. Deliduman, cezaevinde ‘Gereksiz yere slogan atmaktan’ 1 aylık iletişim cezası almış.
(Ankara/EVRENSEL)