23 Ağustos 2013 21:10
Vural Nasuhbeyoğlu / Tolga Turgut

KÜRTLER SÜRECİ BOZMAK İSTEMİYOR

Dikili’de “Barış yoksa gelecek de yok” sloganıyla düzenlenen kampa katılan Van’dan Ahmet Bozkurt liseyi yeni bitirmiş. Çözüm sürecinden bu yana ölümlerin olmamasını hem Kürt hem de Türk halkları açısından büyük bir kazanım olarak değerlendiren Ahmet, Kürt halkı ve gençliğinin çözüm sürecini tıkayacak işlerden kaçındığını belirtiyor. Van’da 15 Ağustos’ta yapılan konserde bazı gençlerin polisle çatıştığını söyleyen Ahmet “Araya giren, ömrü çatışmalarda geçen diğer gençler çatışanları engelledi. Öcalan’a güven nedeniyle böyle bir hassaslık var. Yoksa AKP’ye bir güven yok. İki taraftan da ölümlerin olmaması için artık bir umut vardır. Biz bunu bozan olmak istemeyiz” dedi.
Dersimli Aşir Şiyam Çiçek, arkadaşları arasında radikal olanlardan bazılarının eskiden gerilla ölümlerine sevinirken, bazılarının ise polis ya da asker ölümüne sevindiğini hatırlatarak şimdi bu radikallerin bile daha ılımlı davrandığı izleniminde. Bu tür radikal yaklaşımların değişmesinin sevindirici olduğunu anlatan Şiyam, silahların susmasının hayatına etkisini şöyle ifade ediyor: “Benim her gün okula gittiğim yolda bomba patlatılmış, insanlar ölmüştü. Bu tabi ki insanda tedirginlik yaratıyor. İnsan ‘bir saat önce olsa ben de orada ölecektim’ diye düşünüyorsun. Şimdi bunlar olmuyor.”   

‘ACABA’ TEDİRGİNLİĞİ VAR

Diyarbakırlı olan Arya Tellioğlu, 30 yıl süren bir savaşın psikolojisiyle büyüdüğünü belirterek “Savaş sırasında gerilla cenazesi geldiğinde Diyarbakır’da caddeler kapatılırdı. Polisler tank ve tüfekle sokakları doldururdu. Hatta bir kez okul servisimiz çatışmanın, taşların ortasında kaldı” dedi. Tüm bunları yaşayan bir genç olarak çözüm sürecini, silahların susmasını ilk duyduğumda barışa dair umutlarım daha bir yeşerdi diyen Arya “Tek bir sorun var gerilla çekildi, ama AKP adım atmıyor. O yüzden ‘Acaba süreç kesintiye uğrar mı?​’ tedirginliği var” dedi. AKP’nin demokrasi paketi hazırladığını hatırlattığımız Arya, demokrasi paketinin  sadece Kürtler için hazırlanmasının anlamsız olduğunu belirterek “Sadece Kürtlerin sorunları çözüldüğünde diğer kesimlerin demokrasi ve özgürlük talepleri karşılanmazsa yine ülkede refah, huzur ve demokrasi olmaz” dedi.


GEZİ DİRENİŞİNİ DESTEKLİYORUZ

Gezi eylemlerinin bölgede bazı kesimler tarafından “30 yıldır biz bunu çekiyoruz, onlar neredeydi?​” diye sorulduğunu, bunu doğru bulmadığını, ama tamamen yanlış olmadığını da söyleyen Arya “Sanılanın aksine Dersim, Antep, Diyarbakır gibi illerde Gezi’ye destek verildi” dedi. Gezi eylemlerini demokratikleşme için bir fırsat olarak gören Arya, Gezi’nin Kürt ve Türk halklarının birbirini anlamasını sağladığını düşünüyor. Gezi’de Kürdün Türkün, Fenerlinin Galatasaraylının ayrılmadığını söyleyen Arya “Gezi’de birlik olundu” diyor. Barış süreciyle birlikte halkın bütünleştiğini, yan yana gelmez denilen kesimlerin AKP’ye karşı birleştiğini söyleyen Şiyam, bu nedenle AKP’nin Gezi’de ezberinin bozulduğu görüşünde. BDP’nin Gezi eylemlerine mesafeli durmasını yanlış olarak niteleyen Şiyam, BDP’nin bu tavrına rağmen, tabanı Gezi’ye katıldı diyor. Ahmet ise Gezi’nin sağladığı ruhla Türk ve Kürt halkının birlikte mücadelesinin daha kolay ve güçlü olacağını düşünüyor. Ahmet, “Kürt illerinde sadece basın açıklamaları olmamalıydı. Ama bölgede çözüm sürecinin hassasiyeti vardı buna engel olarak” diyor.  (İzmir/EVRENSEL)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Milyonlar ‘fitre’lik, iftar sofraları boş

Milyonlar ‘fitre’lik, iftar sofraları boş

Erdoğan-Şimşek programıyla ücretleri açlık sınırının altına inen asgari ücretli işçiler ve emekliler, ramazan ayının ilk iftarını boş sofralarda karşılıyor: “Kırmızı eti zaten görmüyorduk, bu sene orucu açacak zeytin bile alamıyoruz…” Diyanet İşleri Başkanlığı da ‘Asgari ücretliler ve emeklilere fitre verilebilir’ fetvası yayımlamıştı.

İftar sofrasına 1 yılda gelen zam: Yüzde 45

Dört sene içinde güllaça gelen zam: Yüzde 1100

Pideye 2 yılda gelen zam: Yüzde 150

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
1 Mart 2025 - Sefer Selvi