25 Eylül 2013 23:59

Siyabend Yaşar

Başbakan anadilde eğitimi ‘Bölücülük’ olarak gördüğü için anadilde eğitimin ‘Demokrasi paketinde’ yer almayacağını söyledi. Böyle söyleyince insan düşünüyor; “Benim dilim beni kimden ayırıyor?​” diye. Kim ile arama mesafe koyuyor? Ben kendi dilimi konuşunca nasıl bölücü oluyorum?

Aslına bakarsak kendi dilini konuşması yasaklanmış bir insan, ezilmişliğin ve bastırılmışlığın verdiği öfke ile kendisine bunu yapanlara düşmanlık duyar. Burada asıl ‘Bölücü’nün kim olduğu açıkça görülür.

HANGİ HAKTAN BAHSEDİYORSUN

Hükümet çelişkili açıklamalarda bulunuyor. Tabi bununla da sınırlı kalmıyor. Anadilde eğitim için yapılan boykotlara ilişkin, ‘Gençlerin eğitim hakkı engelleniyor.’ diyor. Ne gariptir ki; bilmediğimiz bir dilde bizlere eğitim veriyorlar ve o dili anlamayıp, kendi dilimizi istediğimiz zaman hem bölücü hem de eğitim hakkını engellemiş oluyoruz. Efendiler siz hangi haktan bahsediyorsunuz.

Üniversitelere giriş sınavı sonuçlarına baktığımızda en üst sıralarda Ankara, Antalya, Yalova, Aydın geliyor. Aynı listenin sonlarına doğru indiğimizde Diyarbakır, Şırnak, Hakkari’yi görüyoruz. Tesadüfe(!) bakın ki en alt sıradaki iller genellikle Kürt illeri. Aslında çok şaşırmamak lazım çünkü sınava giren çocuk daha eğitim verilen dili bilmiyorken, sınavda ne yapmasını bekliyorsun ki.

Bu durumun bir de yol açtığı sorunlara bakalım. Bir gencin hayallerini, eğitim hakkını, amacını elinden alıyorsunuz ve o genç öfkeleniyor. Çaresizliğe sürükleniyor ve sonunda dayanamayıp isyan ediyor. İşte o zaman da ona ‘terörist’ diyorsunuz. Şimdi ben size soruyorum, asıl terörist kim?

Yıllardır bize dilimizi yasaklayan, bizi katleden, yok sayan zihniyettir asıl terörist. Peki biz bu zulme sessiz kalıp boyun eğecek miyiz? Asla! Bunları görüp daha büyük bir coşku ile demokrasi için barış için mücadelemize devam edeceğiz.


‘İNSANİ HAK İHLALİ’ Mİ DEDİNİZ?

Yine yakın zamanda Türk Eğitim-Sen Van Şube Başkanı Kutbettin Yılmaz bir açıklamasında; “Hiç bir siyasi partinin, çocukları eğitimden yoksun bırakmaya hakkı yoktur. Bu insani hak ihlalidir.” demiş. Sayın Yılmaz, siz bu insan haklarını çok yanlış anlamışsınız. Anadilde eğitim her insanın en doğal hakkıdır. Bir eğitimci olarak bunu en çok sizin bilmeniz lazım aslında.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Çayırhan’da çakal sofrası

Çayırhan’da çakal sofrası

AKP iktidarının özelleştirmek istediği Çayırhan Termik Santrali ve maden işletmesinin ‘adrese teslim’ ihalesi bugün gerçekleştirilecek. İşçiler ve kamuoyu özelleştirmeye karşı çıkarken, adrese teslim ihaleye sicili kabarık patronların katılması bekleniyor. Çayırhan’ı yutacak sofrada IC İçtaş, Cengiz, Kolin, Limak, Alagöz, Ciner, Yıldızlar SSS var. Ödenmeyen işçi ücretleri madenin satış fiyatından fazla!

317.36 milyon TL: Yunus Emre Termik Enerji Santralinin son 3 ayda ürettiği elektriğin değeri

204.9 milyon TL: Aynı dönemde 1000 işçinin ortalama ücretlerden patrona 'maliyeti'

0 TL: Şirket 2021, 2022 ve 2023 yıllarında hiç vergi ödemedi

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
5 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et