Bir yasak bir serbest
Biz arkadaşlarımızın türban takmasına karşı değiliz; biz tanınan bir hakkın sadece sistem yandaşlarına yönelik olmasına karşıyız.
Malatya Beydağı Abdülkadir Eriş Anadolu Lisesi son sınıf öğrencisiyim. 12 yıldır sistemin dayattığı eğitim sisteminin bir mağduruyum. Spesifik olarak lise hayatını yaşadığım son 4 yılda; idarecilerin kurallarının eğitimi kolaylaştırmaktan çok, tek tip insan yetiştirme çabalarını gözler önüne serdiğini söyleyebilirim.
2012-2013 eğitim-öğretim yılıyla birlikte liselerde kılık kıyafet serbestliği başladı. Bu durumun öğrenciler arasındaki sınıfsal ayrımı somut bir hale getirmesi doğacak en büyük sorundu. Yalnız hükümetin asıl amacı türbanın serbest bırakılmasıydı.
ASIL AMAÇ BAŞKA
2013-2014 sezonuna başladığımızdaysa bu uygulamanın değiştirildiğini, herkesin okul üniforması giyinme mecburiyetinin olduğunu öğrendik. Ancak bizler okula üniformayla gelirken; türban takan arkadaşlarımız kendi yaşantılarını yansıtan kıyafetlerini giyinebiliyordu. Yani perdenin arkasındaki oyun sahneye çıkmış, AKP iktidarı asıl emeline kavuşmuş, siyasi rant sağlama çabalarını biz öğrenciler üzerinden gidermişti. Biz arkadaşlarımızın türban takmasına karşı değiliz; biz tanınan bir hakkın sadece sistem yandaşlarına yönelik olmasına karşıyız.
Sistem, eğitimin parasız olduğuna ilişkin nutuklar ata dursun; okuldaki yemekhane, kantin ve servis ücretleri birçok öğrencinin bu hizmetlerden yararlanamaması gibi ciddi bir sorun doğuruyor.
Bizler eğitimin öğrenciler üzerinden para kazanma aracı olarak görülmesine ve AKP iktidarının bizler üzerinden siyasi rant sağlamasına karşıyız. Öğrencileri ortak taleplerimiz üzerinden mücadeleye çağırıyoruz.