27 Ekim 2013 06:28

Bir direniş öyküsü

Cezayirli devrimci, yurtsever bir kadın Süleyha. Emperyalist haydutluğun insan kanı, canı üzerinde tepindiği bir dönemde yurt sevgisini bilince çıkarmış bir kadın.

Bir direniş öyküsü
Paylaş

Tahir Canan

Cezayirli devrimci, yurtsever bir kadın Süleyha. Emperyalist haydutluğun insan kanı, canı üzerinde tepindiği bir dönemde yurt sevgisini bilince çıkarmış bir kadın. Onun onurlu direnişi ülkemizdeki faili meçhullerle yakın ilişkidedir. Ülkemizde işkence gören her devrimcinin hayatından izler taşır. Mezarı olmayan kadın Süleyha ülkemin kaybedilen kadınını, erkeğini anlatmış sanki. Çünkü her devrimcinin hayatında emperyalizme karşı mücadele olduğu kadar zulümde var. Zulme karşı direnişte var. Emperyalist haydutlar işgal ettikleri ülkelerin halkına zulüm yaparak kendilerini yaşatırlar. Halkı teslim alabildikleri ölçüde saltanatlarını sürdürebilirler. Bu bilinçle halka zulüm yaparlar.

CEZAYİRLİ SÜLEYHA VE TÜRKİYE’NİN TARİHİ

Fransa, Cezayir’i işgal ettiğinde halkı teslim alabilmek için bütün kötü yöntemleri kullanmaktan çekinmediği için Cezayir’de mezarı olmayan insanlar olmuş. Mezarı olmayan kadınlardan birisi olan Süleyha adına kitap yazılmış. Yarın ülkemizin tarihi yazılırken kaç tane Süleyha kaç tane Süleyman adına kitaplar yazılacak.  Ülkenin karanlık tarihinde 17 bin faili meçhul var çünkü. Cezayirli Süleyha’nın hayatını okumak bir ölçüde Türkiye’nin tarihin okumaktır.
Türkiye’nin tarihinde karadelikler o kadar çok ki saymakla bitecek gibi değil. Türkiye’nin yer altı metrosunda sanki elektriksiz kalmak gibi bir şey bu. Karanlığı aydınlatmakta her zaman insanların mücadelesiyle gerçekleşmiştir. Cezayir Kurtuluş Savaşı bu bağlamda tıpkı ülkemizdeki Kürtlerin kanla yazılan tarihinin bir özetidir.  Bu nedenle ‘‘Mezarı olmayan Kadın” kitabını okumak tarihten ders çıkartmaktır. Cezayir savaşını anlatmak, bir Kürdistan gerçeğini görmektir. Köy boşaltmalar, adam kaçırmalar, tecavüzler Cezayir gerçeğinden ülkemize uzanan emperyalist politikalar. Bu kirli politikalar hep kan üzerinde kuruldu ve hep kan üzerinden oyunlar oynandı. Ülkemizin 17 bin faili meçhulü,  kaybı, Cumartesi Anneleri,   emperyalist politikaların sonuçları olarak bizim gündemimize girdi. Hâlâ bu kanlı oyun devam etmekte. Hükümetler değişse de, zulüm devam eder.
Cezayir kurtuluş mücadelesi tarihinde Süleyha dört çocuk annesiyken mücadeleye katılmış. Hayatı boyunca bütün zorluklara rağmen mücadele yolundan ayrılmamış, hatta yeri geldiğinde çocuklarını dahi terk etmek zorunda kalmış. Sanırım bu kitabı daha fazla anlatmaya gerek yok. Mezarı Olmayan Kadın kitabının Evrensel Basım Yayın’dan çıktığını hatırlatarak bitirelim. Okuyacaklar için iyi bir seçim olacağını söylemek isterim. Kolay gelsin.

ÖNCEKİ HABER

Fransa\'dan İstanbul\'a festival: XXF- Very very French

SONRAKİ HABER

Toyota’dan haberimize yanıt

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa