5 Ekim 2013 18:59

Songül Şensoy
TEKSİF Sendikası, geçtiğimiz ay ülke genelinde 30 işyerinde çalışan binlerce tekstil işçisinin katılımıyla 9 gün süren bir grev yaptı. TEKSİF’in 40 yıl aradan sonra yaptığı bu grev, hazırlıksız da olsalar işçilere çok şey öğretti. Grev kapsamındaki fabrikalardan biri olan Penti’de çalışan kadın işçiler ise greve çıkamadıkları için bu deneyimden mahrum kaldılar. Penti patronu hem kendi sendikasına hem de işçi sendikasına “yapılacak anlaşma ne olursa razı olacağım” diyerek işçilerin grev yapmamasını istemiş, sendika da bunu kabul etmişti çünkü.
Toplusözleşme sürecinde yaşananlardan ve grevden bi haber olan Penti işçileri, hal böyle olunca imzalanan sözleşmeyle ilgili de herhangi bir bilgiye sahip değil. Zaten sözleşme öncesi hayatlarıyla sonrası arasında da bir fark yok. Sözleşmeyle aldıkları zam ya da ikramiye bütçelerini rahatlatmadığı gibi, okulların açılmasıyla giderler daha da artmış. Bu sürede en temel ihtiyaç maddelerine yapılan zamlar, ücret artışını daha gelmeden götürmüş...
Çorlu ve Çerkezköy’de iki fabrikası bulunan Penti’de yüzlerce kadın, ağır koşullarda çalışıyor. Hafta içi günde 12 saat, hafta sonu ise 8 saat çalışıyorlar. Patronları bir süreliğine böyle çalışmaları gerektiğini söylemiş! Akşamın geç saatlerinde eve gelip sabah erkenden çıkmak zorunda kalan kadınlar, evlerinden koptuklarını, çocuklarıyla bile ilgilenecek zaman bulamadıklarını anlatıyorlar. “Evde anne olmayınca yemek düzeni de gidiyor tabi. Çocuklarım ve eşim dışardan yemek zorunda kalıyor. Maaşıma gelecek mesai karını hesaplamıyorum bile, bu haliyle fazlası gidiyor çünkü” diyen Penti işçisi bir kadın.
Penti işçileri, 7’li sistem adı verilen bir esnek çalışma yedi günü çalıştıktan sonra bir gün izin kullanıyorlar. O bir günlük tatilde de dinlenme fırsatları kalmıyor. Evin temizliği, çocukların ihtiyacı, hasta anne babaların bakımı onları bekliyor.
Her iki fabrikada da kreş yok. Çocuğu olan kadınlar, eğer bakacak kimsesi yoksa işten ayrılmak zorunda kalıyor. Arkadaşlarının makina başında çaresizlikten ağlayanlara şahit olduğunu anlatıyor bir kadın işçi. “Ya ekmek parası ya çocuk ikilemini yaşamak zor. Çalışmaktan vazgeçsek tek bir gelirle geçinmenin zorluğu da yine bizi vuruyor” diyor.
Hasta olmaya korkuyor Penti işçisi kadınlar, çünkü rapor almanın işten çıkarılma nedeni olduğuna tanıklık etmişler. İşsizlik korkusu sağlık sorunlarının dahi önüne geçmiş durumda.
Bu kadar sorunla çalışan kadınların memnuniyetsizliklerini ifade edebilmeleri de çok kolay olmuyor. İşçiler arasında güvensizlik had safhada. Her biri kendi sorunlarıyla yalnız başına kalan kadınlar ne ailelerine, ne çocuklarına, ne de kendilerine yetmiyor olma duygusuyla boğuşmak zorunda kalıyor.


 

Evrensel'i Takip Et