Size yeni haberlerimiz var

Adile DOĞAN
Dergimizin eylül sayısında Esenyalı mahallesinde bir kadın derneği kurma girişimimiz olduğunu paylaşmıştık sizlerle. Evet, derneğimizi kurduk ve başladık çalışmalara hızla. Çok heyecanlıyız. Neler yaptığımızı sizlerle yine dergimiz aracılığıyla paylaşmak istiyoruz.
Derneğimiz mahallenin bütün kadınlarının sesi soluğu olsun, herkes dernekte kendinden bir şeyler bulsun istedik ve düşündük nedir hepimizin ortak noktaları diye. Pek çok şey vardı elbette, ama biz yukarıdan sorunların ne olduğunu tespit etmek yerine mahalleli kadınlarla hep birlikte tartışalım istedik ve bir anket yapma kararı aldık. Sorunların tespiti kadar bu sorunların çözümünü nerede gördüğümüzü paylaşmak da önemliydi bizim için. O nedenle bu ankette dernekten beklentilerini de sorduk kadınlara. Anketimizde kadınların sorunlarını ve taleplerini ortaya çıkaracak birçok soru var. Evin içinde neler yaşadıklarından sokağa çıktıklarında nasıl hissettiklerine, işyerinde yaşadıklarından çocukların eğitim ve sağlık sorunlarına kadar pek çok konuya değiniyor anketimiz. Sonra kapı kapı dolaşıp, anketi sohbetimize katık yapıp kadınlarla buluştuk. Kadınların en önemli beklentilerinden biri derneğin onlara bir sosyalleşme alanı sunması. Ev, iş, çocuk, geçim sıkıntısı derken kendilerini unutan kadınların dernek deyince akıllarına gelen ilk şeyin “buluşacak, dertleşecek bir mekân” olduğunu gördük. Bir diğer talep de yerel yönetimlerden beklentilerle bağlantılı. Bir yerden bir yere gitmenin kadınlar için eziyete dönüştüğü, çocukların kısa süre için bile olsa bir yere güvenle bırakılamadığı, aydınlatmanın yetersiz, parkların sorunlu olduğu, doğru düzgün bir alt yapının olmadığı mahallede bunların yokluğu en çok biz kadınları etkiliyor. Kadınlar bir de “bilgisizlikten” şikâyetçi. Evde, sokakta, işte,  devlet kapısında ha bire ezilmenin ağırlığını taşımaları bu sonucu getiriyor onlar için. İstiyorlar ki haklarını öğrensinler. Bir de pek çok yoksul mahallenin derdi olan uyuşturucu ve madde bağımlılığı da öne çıktı bu anketlerde. Kadınlar hem gençlerin hem de kadınların ciddi bir sorunla karşı karşıya olduğunu ve buna kadınlar olarak müdahale etmenin çok önemli olduğunu düşünüyorlar.
Henüz çok yeni bir çalışma bu, daha tamamlamadık, tamamlayınca sizinle sonuçları daha net paylaşacağız. Ama daha şimdiden kadınların ortaklaştığı sorunlar kendini belli edince biz de yazmak istedik.
Derneğimizin açılış çalışmasını yürütüyoruz şu an. 3 Kasım’da bir şenlikle ilan edeceğiz açılışımızı. Konu komşu bir araya gelerek hazırladığımız anketin sonuçlarının gösterdikleriyle nasıl bir çalışma planlarsak daha çok kadınla buluşabiliriz, sonuç alabiliriz diye konuşuyoruz bu arada. Gençlerle birlikte bir imza kampanyası yürütmeyi düşünüyoruz. Belediyeden mahallemize kreş ve Esenyalı- Kadıköy arası çalışacak otobüs talep edeceğiz. Kadınların sağlık alanında bilgilendirilmesi için seminerler, okuma yazma bilmeyen kadınlar için de kurs düzenleyeceğiz. İçimizden daha neler neler geçiyor bir bilseniz! Sizin de önerileriniz olursa Ekmek ve Gül dergisi aracılığıyla bize ulaşabilirsiniz… Heyecanımıza ortak olduğunuz için şimdiden teşekkürler!

BİR SEVGİ SÖZCÜĞÜNE HASRET KADINLAR
Anket sorularımızdan biri “eşiniz eğer beni seviyorsan bir daha kadın derneğine gitmezsin derse sizin cevabınız ne olur?​” diye bir soru. Bu soruyu yönelttiğimiz bir kadının çarpıcı cevabı kadınların ne kadar büyük bir çıkmazda olduğunu da gösteriyor bize aslında: “Eğer eşim böyle sorarsa, ‘tabi ki canım, istemiyorsan gitmem’ derim. Ama eşim bana bu düşüncesini böyle söylemez. Direkt ‘gitmeyeceksin, o kadar’ der. Ben de ‘gideceğim beni durduramazsın’ derim. Ama biliyor musunuz, eşimin ağzından bir defa bir sevgi sözcüğü çıksın, emin olun durup düşünürüm gitmesem mi acaba diye, ama nerdeeee”.

TEK EĞLENCE, DÜĞÜNLER
Anket yaparken çayını bizden esirgemeyen bir başka kadın “bu mahallede kadınlar çok yalnız” diyor aslında kendi yalnızlığından şikâyet ederek. “Evle iş arasında sıkıştım, tek bildiğim şey çalışmak. Gittiğim tek eğlence ortamı düğünler. Onun dışında zaten bir yere gitmek istesek bile doğru dürüst ulaşım yok.  Mahallemizden nereye gitmek isterseniz isteyin iki araca binmek lazım, buna da ne paramız ne de zamanımız var. O nedenle dernek bence kadınların sosyalleşmesinin aracı olmalı” diyor.  Anket yaparken göze çarpan şeylerden birisi de eğitim meselesi. Kadınlar çocuklarının okullarda yeterli düzeyde eğitim alamıyor oluşundan kaygılı. Sınıfların kalabalık oluşu ilkokula giden çocuklar açısından daha büyük zorlukları beraberinde getiriyor. Anneler gün boyu okulda kalmak zorunda kalıyorlar.  Bu, bütün günün feda edilmesi anlamına geliyor. Bunun ne kadar boğucu bir şey olduğunu bilirsiniz. İşte Esenyalılı kadınlar da bundan dertli.

NERDEYSE KONUŞMAYI UNUTTUK!
Kadınların derneğimizden esas beklentisi genel olarak “sosyalleşme olanağının sağlanması”. Birçok kadın şunu ifade ediyor: “bizlerin daha iyi arkadaş olması, komşu olması, birbirinin derdine çare bulmasına dernek aracı olmalı”. Bunun ne kadar önemli olduğunu şu örnekle siz de göreceksiniz. Aynı fabrikada çalışan iki kadın arkadaşı tam servislerinden inerken yakaladık. Anket yapmak üzere tanışma faslımız gerçekleşirken bu iki kadın arkadaşının birbirini tanımadığını fark ettik. “Aynı mahallede yaşıyor, aynı fabrikada çalışıyorsunuz, nasıl tanışmıyorsunuz” diye sorduk. “Çok yoruluyoruz, serviste genelde uyuyoruz,  konuşmaya pek halimiz olmuyor. Bir an önce eve gitmek istiyoruz” dediler bize. Anketin bütün sorularını bir çırpıda yanıtladı bu kadınlar. Sonra şöyle anlattılar yaşamlarının nasıl bir cendereye döndüğünü: “bizler işyerimizde çok eziliyoruz, hiçbir hakkımız yok. Birbirimizle hiç tanışmamamız aslında fabrikada konuşmanın bile yasak olmasından. Nerdeyse konuşmayı bile unuttuk. Dernekten çalışan kadınların haklarının neler olduğu konusunda bizi bilgilendirmesini isteriz”.