Ayşegül Göktepe
Türkiye’de yaklaşan seçimlere doğru politikanın zirveye çıktığı bu günlerde, okullarda yapılan Öğrenci Temsilciler Konseyi (ÖTK) seçimleri de çok dikkat çekiyor. Özellikle Kayseri’de demokrasi yoksunu bir seçim düzeni var. Öğrenciler kendi temsilcilerini seçmesin diye idareciler okul yönetimini bırakıp temsilcilik seçimlerine odaklanıyorlar.
Liselerde yapılan ÖTK seçimlerinin ne kadar adil olduğu tartışılacak bir konu. Sınıf temsilciliğiyle başlayan bu yolda, ilk müdahaleyi yandaş öğretmenler yapıyor. Sınıfın en sessiz, en mülayim gencini gözüne kestiriyor ki; öğrenci konuşmasın, fazla ses çıkarmasın, idare deyimiyle ‘Başa bela olmasın’. Gözüne kestirdiği öğrenci istese de istemese de aday olmaya zorlanıyor. Okul idareleri kendi adaylarına oy verilmesi için konuşma yapıyorlar. İstemediği öğrencilere ise söz hakkı vermekten olabildiğince kaçınıyor ve onların rakip sayısını çoğaltıyorlar.
BİRİNİ AŞIYORSUN DİĞERİ ÇIKIYOR
Bu mücadeleyi zorda olsa aştınız diyelim, sıra okul temsilciliğine geliyor ve burada da okul idaresi devreye giriyor. Çevremizdeki liselerde ise idarenin istemediği öğrencilere seçimden bir veya iki gün önce haber veriliyor ve kendilerini ifade etme, tanıtma hakları ellerinden alınıyor. Demokratik görünsün diye yapılan seçim kâğıtları ve seçim sandıklarının başında da, okul idaresinin en katı, en otoriter müdür yardımcısı ve ekibi duruyor. Öğrencilere oy atarken yön veriyorlar. Kendi çapında bizden yardımını esirgemiyor ve temsilci olmasını istediği öğrenciyi övme çabasına giriyorlar. Ve tüm bu yönlendirmeler yetmezmiş gibi istemedikleri öğrenci yani okuyan, sorgulayan ve her şeyin doğru bir şekilde ilerlemesini isteyen arkadaşımız seçilirse; yapılan seçimi yok sayıp kendi istedikleri öğrenciyi bize hiç sormadan temsilci yapabiliyorlar.
ÖTK’lar açısından değerlendirecek olursak: Bizim istediğimiz her sınıfın kendi temsilcisini özgür iradesiyle seçtiği, adayların belli bir süre seçim faaliyeti sürdürebildiği seçimlerin yapılması. Aksi takdirde demokratik bir seçim olmayacağı açıktır. Bir de bizim demokrasi anlayışımızda sadece başkanlar ya da temsilciler değil öğrenciler de yapılacak bir etkinlikte, gezide, panelde düşüncelerini söyler ve onların da söz hakkı vardır. Bizleri bugün temsilci olarak seçmeyen öğretmenler ve okul idaresi iyi bilsinler ki; bizler başkan olsak da olmasak da, sizlerin yapmayın diyeceğiniz her faaliyeti zorlayacağız ve yapacağız.
AYNI ZAMANDA BİR EYLEM
Okullarımızda idarenin izin verdiği kadarıyla demokrasi var. Eğer planları istedikleri gibi sonuçlanmazsa göstermelik sandıklarını çöpe atıp diktatör yapılarıyla devreye giriyorlar. Seçme ve seçilme hakkımız elimizden alınıyor. Bizim isteğimiz, bu seçimlerin göstermelik değil gerçekten demokratik bir hal almasıdır. Son günlerde çıkan sözde demokrasi paketi gündemdeyken okullarda idarenin baskısını görüyoruz. Adaylar arasında ayrımcılık yapılmamasını, her öğrenciye kendini tanıtma, yapabileceklerini anlatma imkânı tanınmasını ve seçim yapan öğrencilerin düşüncelerine müdahale edilmemesini istiyoruz. Demokrasinin sandıklara veya paketlere sıkıştırılmamasını, onun sadece bir kavram değil bir eylem olduğunun anlaşılmasını istiyoruz.
Kayseri
Evrensel'i Takip Et