Şimdi sendikalaşmazsak ne zaman?
Merhaba Evrensel gazetesi okuyucuları ve işçi kardeşlerim. Ben de bir işçiyim, metal sektöründe çalışmaktayım. Benim de sorunlarım diğer işçi arkadaşlarımdan farklı değil. Gazetemizin bu köşesini her zaman takip ediyorum. Sorunlarımız hep aynı birbirinin bir benzeri gibi.
Metal İşçisi
Merhaba Evrensel gazetesi okuyucuları ve işçi kardeşlerim. Ben de bir işçiyim, metal sektöründe çalışmaktayım. Benim de sorunlarım diğer işçi arkadaşlarımdan farklı değil. Gazetemizin bu köşesini her zaman takip ediyorum. Sorunlarımız hep aynı birbirinin bir benzeri gibi.
Metal sektöründe çalışan işçiler hep şikayet ediyorlar ben de onlardan biriyim. Sendika için örgütlenme çalışması yürütürken ne gibi zorluklar yaşadığımız ortada. Örneğin Kayseri’nin en büyük metal fabrikalarından olan SİMFER ankastre ısıtıcı işletmesinde sendikaya karşı çıkan bir metal patronu, işçisini dövdürecek kadar zalim davranıyor. Patronun yöneticisi, “Sendika sizin anayasal hakkınız” diyor. Akabinde de “Ama patron istemiyor” diye cevaplıyor. Aynı patron kendine yakın bir işçiyi temsilci seçtiriyor. Nasıl olduğu ise sır değil. Fabrikada biliyorlar ki bir sendikal hareket yani örgütlenme gibi bir durum var. O zaman demokratik bir uydurma ortam yaratarak bir temsilci seçtiriyor. Bunu da idare ve yönetimi destekleyen bir isim üzerinden çözeceğini sanıyor. İdarecisine dayak attıran patron, işçisinin de tepkisini görünce böyle bir yol izliyor kendince. Geçmişte bu metal fabrikasında iki arkadaşımız iş cinayetine kurban giderek hayatını kaybetti. O zaman da yine böyle bir durum söz konusuydu bu sefer de işçi arkadaşlarımızı işten çıkartarak sorunu çözeceğini sanıyor. Aynı patron, idarecisinin dövdüğü işçiyi işten çıkardı.
Şimdi ise demokratik davrandığını sanarak uydurma bir seçimle işçi temsilciliği veriyor. Ama asıl amacı oraya kendince yakın sendikayı getirmeye çalışmak. Bunun da işçi iradesi dışında olmasını istiyor. Ama işçiler bu olayın farkında bizler hem kendi ekonomik taleplerimizi, hem de demokratik taleplerimizin neler olduğunu biliyoruz. Böyle uydurma seçimler bizlerin taleplerini karşılamıyor. Onun için nasıl davranılması gerektiğini bilmek zorundayız. Burada geriye düşen örgütlenme çalışmasını tekrardan başlatmalıyız. Kıdem tazminatı gibi haklarımıza saldırıların olduğu bu dönem başka yolumuz yok.
*KAYSERİ
