Dershane öğretmenleri: Kapatma değil örtülü özelleştirme

Nuray ÖZTÜRK
İzmir

AKP ve cemaat arasında dershanelerin kapatılması konusunda tartışmalar sürerken, sorunun asıl tarafı olan öğretmenler ve öğrencilerin konuyla ilgili düşüncelerini aldık. Dershanelerde çalışmak zorunda kalan öğretmenler, sınavsız, demokratik ve eşitlikçi bir eğitim sistemi sağlanmadan dershanelerin kapatılmasının hiçbir sorunu çözmeyeceğini belirtiyor. Öğretmenler, dershanelerin kapatılmasının iktidarın yansıttığı gibi kapatma ya da dönüştürme değil örtülü özelleştirme olduğunu söyledi.

ÖZELLEŞTİRMENİN BÜYÜK ADIMI

Dershanede öğretmenlik yapan Balı Öztürk, iktidarın, dershaneleri kapatmak istemesindeki asıl hedefin eğitimi tamamen özelleştirmek olduğunu ifade etti. AKP’nin eğitimde öğretmen alımını dahi taşeronlaştırmak istediğini belirten Öztürk, “Dershaneler kapatılarak özel okula ya da açık liseye çevrilmek isteniyor. Var olan özel okullar dönüşen dershanelerle yaygınlaştırılmak, özel okul mantığını yerleştirmek ve gelir seviyelerine göre okulların açılması planlanıyor. Yani paralı eğitime tam geçiş sağlanmak isteniyor. Bu sistemde Öğretmenler ise en fazla asgari ücrete çalışacak ucuz iş gücü olarak yaşamaya devam eder” dedi.

Dershanelerin varlığının arz talep meselesine bağlı olduğunu düşünen dershane öğretmeni Adem Seven, milyonlarca öğrencinin sınava girdiği bunun sadece küçük bir kısmının üniversiteyi kazandığı sistem kaldırılmadan dershanelerin varlığı ortadan kaldırlamaz düşüncesinde. Seven, sınav sistemini kaldırmadıkça, uzun vadede öğrencileri ilgi, yetenek ve becerilerine göre mesleklere yönlendirmedikçe hiçbir sorunun çözülemeyeceğini belirtiyor.  

FIRSAT EŞİTLİĞİ SAĞLANMALI

Fırsat eşitliği ve parasız eğitime dayanmayan bir eğitim sistemini doğru bulmadığını belirten  Dershane Öğretmeni Nagihan Yalçın, iktidarın kapatma hamlesinin sorunlu eğitim sistemine yeni sorunlar ekleyeceğine dikkat çekti.

Özellikle meslek lisesi öğrencilerinin ucuz iş gücüne dönüşmesinin önünü açacağını belirten Yalçın “Meslek lisesi öğrencileri zaten ucuz iş gücü olarak çalıştırılıyor. Bu derinleşerek ucuz iş gücü ve çocuk işçiliğinin yaygınlaştırılması planlanıyor” dedi. Başbakanın “Dershanelere para ödeyemediği için intihar eden veliler var” sözünü hatırlatan Yalçın, “Bunun önüne geçmek için dershanelerin özel okula dönüştürülmesini anlamıyorum. Dershaneye para ödeyemezken özel okula nasıl ödeyecek. Önerilen şey ne parasız eğitimi ne fırsat eşitliğini getiriyor” diye konuştu.

EĞİTİM DEVLET ELİYLE VERİLMELİ

Dershane Öğrencisi Derya Özen ise paralı eğitime karşı olduğunu, dershane ve özel okulların kapatılmasını istediğini ve tüm eğitimin devlet eliyle verilmesi gerektiğini belirtti. Eğitim sisteminin yetersiz ve yanlışlığından doğmuş dershaneleri kapatarak sorunun çözüleceğine inanmadığını anlatan Özen “Sınav sistemi toptan kaldırılmalı ve öğretmenlik mezunu olanların tamamı kadrolu istihdam edilmeli” diye konuştu.