23 Aralık 2013 21:08

Kredi başvurusunu kazanmışız!

İşte biz gençler olarak bu hayat hikayelerimizin böyle uzayıp gitmemesi için taleplerimizi parasız, nitelikli ve ana dilde eğitim sloganı altında haykırıyoruz

Paylaş

İstanbul Üniversitesi ve Akdeniz Üniversitesi'nden öğrenciler

Bugün bizim gibi birçok üniversite öğrencisinin de heyecanla gözlerini açtığı gündür belki de. Çünkü bugün kredi ve burs başvuruları adıyla aslında burs başvurularımızın sonuçları açıklanacaktı. An itibariyle de açıklandı.
Harçlar, aidatlar, yurt, yol, yemek paraları altında ezilen tüm öğrenciler olarak umutla (çünkü ne demişler; umut fakirin ekmeğidir) uyanır uyanmaz bilgisayar başına geçtik. Şaşkınlığımızı mazur görün lütfen, büyük harflerle kırmızı renkte ‘Kredi başvurusunu kazandınız’ adlı o müjdeli haberi aldık!

HAYAT HİKAYELERİ UZAR GİDER

Birimiz bugününü  ve yarınını düşünerek her şeyini İstanbul’da bırakıp, bavulunu toplayıp Antalya da okumaya başlamış. İşçi bir babanın 3 çocuğu ve eşiyle birlikte girdiği bu yaşam mücadelesinde; ‘Oğlum yeter ki okusun.’ diye her ay belki kendi cebine bir kuruş bile ayırmadan aynı zamanda namusuyla, onuruyla didinip durması. Diğer yandan bir diğerimizin babasının yine aynı şekilde 3 çocuk ve eşiyle birlikte girdiği bu karın tokluğu davası. Yetmese de paranın en son dile geldiği bir ailede mutlu ve huzurlu yaşayışı bir yanda bırakmak zorunda kalarak başka bir ülkede kim bilir ne şartlarda süresi yılı aşkın işçi olarak çalışmaya gitmesi. Çocuklarım ele bakmasın diye şerefiyle kendi hayatını gözden çıkarıp ikimiz için de çok ağır olan baba-kız hasretine mahrum kalıyor olmamız. Şimdi sormak istiyorum o bakana: Hangimizin hayatında lükse yer var?
Bu hayat hikayeleri böyle uzar gider. Hangi kapıyı çalsak başka dertler, tasalar...
İşte biz gençler olarak bu hayat hikayelerimizin böyle uzayıp gitmemesi için taleplerimizi parasız, nitelikli ve ana dilde eğitim sloganı altında haykırıyoruz. Payımıza düşen daha doğrusu düşmesi ihtiyacını temel olarak bilhassa bildiğimiz hakkımız olan burslarımızı ve en başta da bizim bu üç kuruş yüzünden ayrı düştüğümüz ailelerimizi geri istiyoruz.


BU HABERDE İKİ YANLIŞ VAR

Bu haberde bir yanlışlık olmalı dedik. Baktık ki bu haberde iki yanlışlık var. İlki zaten başvuran her öğrencinin kredi kazanma hakkı olduğuydu. ‘Ay pardon’ ben burada kazanmak kelimesine değinecektim. Nasıl olur da koşul aranmayan bir konuda kazandınız lafı kullanılabilir. Nasıl olur da söz konusu kazanmak ise bizim başvurduğumuz burs başvurusu olduğu halde kazanmak istediğimiz şey bize ileride borç olarak hediye edilir?
Bir ikincisi; Spor ve Gençlik Bakanı’mız Suat Kılıç 400.000 öğrenciye burs verileceği açıklamasını yapmıştı. Cidden merak ediyoruz biz hangi lüks ihtiyacımızdan dolayı bu sayının dışında kalabiliyoruz. Yarınımızın garantisi yokken neden bize vurulan dış mandallık konumunda kendimizi bulmak zorunda bırakılıyoruz.

ÖNCEKİ HABER

Dershane

SONRAKİ HABER

Her şeye rağmen barış

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa