Belediyeciliği büyütülmüş ev idaresi gibi düşünmeli

2013 yılını geride bıraktığımız şu günlerde AKP’nin 11 yıllık iktidarı boyunca ülkeyi nasıl yönettiğini rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarıyla bir kez daha gördük. Bakan çocukları milyon dolarlarla oynarken 40 günlük çocukların öldüğü bir ülkede yaşıyoruz.

Hükümet ve devlet cenahından kadınlara yönelik dışlayıcı ve aşağılayıcı söylemler ve çıkarılan yasalarla bizim üzerimizden polemikler oluştu. Kararını biz vermemiz gerekirken söz hakkı bile tanımadılar. Şiddete maruz kalmış kadınları korumak için cezai yaptırımların olmaması kadın cinayetlerinin yüzde 1400 artmasına neden oldu. 20-30 TL verip de 3-5 tane çocuk doğurun demeyi, çocuk isteyip istememize bakmadan kürtajı, sezeryanı keyfi olarak sınırlandırmaları, istihdam konusunda kadınlara en ucuz, en güvencesiz ve en kuralsız koşulların reva görülmesi AKP hükümetinin kadına bakışını bir kere daha gösterdi.

Parlamentoda kadın temsil oranı yüzde  10 bile değilken belediye başkanlıklarında, il genel meclis ve belediye meclis üyeliklerinde bu sayı daha da azalmakta. AKP hükümeti Büyükşehir Belediye Başkanlık adaylarından sadece birini kadın adaylığı için ayırmış...  Yerel seçimlere  yaklaşırken adaylar kendilerini, partilerini tanıtıyor ve buralarda kadınları yok sayıyorlar.  
Her ulustan, dilden, inançtan ve kültürden insanların kardeşçe, insana yaraşır bir şekilde yaşayacağı bir Türkiye için mücadele eden bir partidir HDP. Mevcut düzeni ömrünü uzatmak için birbiriyle yarışmakta olan sisteme karşı dur diyebilecek gücü olan, kadınların bedenlerinin ve cinselliklerinin denetlenmesine ve kadınları üzerinde erkeklerin tahakküm kurmak için sistematik bir şekilde yürütülen devlet ve erkek şiddetine her biçimine karşı mücadele eden bir partidir.

Belediyeciliği aslında büyütülmüş ev idaresi gibi düşünmek lazım. Kadınların gündelik yaşamlarını yakından ilgilendiren kentsel sorunlara daha fazla yöneldikleri bir gerçek. Altyapı ve temel hizmetleri halka sunan yerel yönetimler kadınları erkeklere nazaran daha çok etkiliyor.

Kent içi ulaşıma ilişkin planlama ve kararlar da içinde olmak üzere mekansal düzenlemeler, kentsel güvenlik, kadınlar için daha fazla anlam taşımaktadır. Elektrik, su ve doğalgazı kullanarak ev işlerini yapan, ulaşım hizmetleriyle ev alışverişi yapıp evine dönen, çocukları okula götürüp getiren, hatta aile içi şiddet yaşadığı zaman yerel yönetimlerin onlara tahsis ettiği çocuk ve kadın konuk evlerine (ki her ilçede yok) sığınan kadınlar için gerçekten de yerel yönetimlerin önemi tartışılmaz. Yerel yönetimlerde kadın temsili ile yer almamız politik haklarımızı kullanmamız için de önemli. Yerel yönetimlerde kadınların daha fazla yer edinmesi sadece kadınlar için bir kazanım yaratmayacak, demokrasinin toplumun tüm katmanlarına yayılması ve yerel yönetimlerin daha işlevsel ve gerçekten kamu yararını gözeten bir konuma gelmesini sağlayacaktır.

Dicle AKHAN / Kartal HDP İlçe Meclis Üyesi Adayı