Babalı oğullu ülkeyi talan ediyorlar
17 Aralık operasyonu diye adlandırılan, bakanlarının çocuklarının ve yakın çevrelerinin de içerisinde yer aldığı yolsuzluklarla ilgili tartışmalar sürüyor. Yolsuzluklarla ilgili olan birçok belgeler savcıların elinde olmasına rağmen operasyonların yapılmasına izin verilmezken, operasyon yapan savcı ve polislerin görevden alındığı günleri yaşıyoruz. AKP Hükümeti bu yolsuzlukları ortaya çıkartmak yerine kendi iktidarını koruyacak yasal düzenlemeler yapmaya devam ediyor. Tüm yaşanan bu gelişmeleri Bursa Osmangazi’ye bağlı Panayır mahallesinde yaşayan kadınlara sorduk.
İYİ OLAN KAZANSIN
Rahime Gür (temizlik işlerinde çalışıyor): Başbakan olumlu güzel işlerde yaptı bugüne kadar da her iktidarda olanların da yolsuzluğu oldu onlar da görsünler. Ben bu söylentilere inanmıyorum. Başbakanımız bunların üstesinden de gelecektir, Yerel seçimler geliyor seçimlerde iyi olan kazansın.
VATANDAŞA GÜVENLİ ORTAM SAĞLANMALI
Zülfinaz Güzelgün (ev hanımı): Bu olanlar karşısında söyleyecek söz dahi bulamıyorum bu ülkede yaşayanlara güvenli bir ortam sağlaması gereken hükümet yolsuzluk ve güvensizlikle çalkalanıyor. Benim eşimle oğlum, kızım çalıştığı halde biz dört nüfus bu pahalılık karşısında zor geçiniyoruz. Bakanların çocukları ise ayakkabı kutularında dolarlar saklıyor. Başbakan her zaman demokrasi sandıkta belli olur diyor ya artık bu millette uyanır da dilerim hak yerini bulur.
BİZ DİŞİMİZİ TIRNAĞIMIZA TAKMIŞKEN
Bedriye Türk (ev hanımı): Ben iki çocuk okutuyorum; biri üniversitede, biri yedinci sınıfta. Her ikisinin de masrafı çok ve sadece eşim çalışıyor. Biz bu koşullarda çocuklarımıza temiz bir gelecek sağlamak ve ülkesine faydalı insanlar olsunlar diye dişimizi tırnağımıza takıp çalışırken, başımızdaki bakanların çocukları ülkeyi talan ediyor ve çocuklarının yolsuzluklarını kapatmak için yasalar değiştiriliyor. Peki, ben sorarım baklava çaldı diye bu ülkede küçük yaşta çocuklara on beşer yıl verildi, küçücük çocuklar düşüncelerini yazdılar diye yargılanıyor. Ben çok öfkeliyim, o zaman bu yasalar herkese eşit olmalı, Hükümetin yapması gereken de bu yolsuzlukları ortaya çıkartmak olmalıydı. Kim bilir daha bilmediğimiz ne yolsuzluklar var.
KADINLARA GÜVENLİ İŞ YOK, AMA...
Sadiye Er (tekstilde çalışıyor): Ülkemizde yaşayan insanların çoğunluğunu oluşturan bir kesim 840 lira ile geçinmek için ve bu ücrete iş bulabilmek için uğraşıyor. Hükümetse bizden aldığı vergiler ve bizden ve işverenden kesilen fondaki nemalarımızı kullanarak duble yollar yapmakla övünüyor. Benim gözümde babadan oğula hepsi hırsız, hiç bir zaman emekçiden işçiden yana iyi bir yasa çıkartılmıyor. Kadın istihdamı diyorlar kadınlara çalışacakları güvenli bir ortam sağlamıyorlar mesela onlarca çalışan kadın çocuğunu bırakacağı kreş bulamıyor. Patronlara işçiyi güvenceye alacak hiçbir yasa uygulanmadığı için bizler iş cinayetlerinde ya ölüyoruz, sakat kalıyoruz yâda işten çıkartılıyoruz. Fakat onların gözünde bizlerin hiçbir değeri yok ye terki vekillerin çocukları zarar görmesin onlar kendileri için gelecek hazırlayıp sürekli yasaları kendi çıkarlarına uygun hale getiriyorlarsa. Bizlerinde bu olaylar karşısında daha ciddi düşünmesi lazım.
OLANLAR BİZİ UMUTSUZLUĞA İTİYOR
Özge Tunç (lise öğrencisi): Her sabah okula giderken acaba babam bugün bana harçlık verebilecek mi diye düşünürken. Bakanların çocukları malı götürüyor ve onların yaptıkları suçlar ve ortaya çıkartılan onlarca belgeler komplo teorisi oluyor. Özgür ve demokratik parasız herkese eşit eğitim isteyen gençlerse suçlu ilan ediliyor. Böyle bir ortamda neye ve kime güvene bilirsin? bu olanlar bizi daha çok umutsuzluğa itiyor.
CESARETLE ALANLARDA OLMALIYIZ
Elif Özgür (üniversite öğrencisi): Bu yolsuzluklar hükümetin bu ülkenin paralarını kendi çocuklarına peşkeş çektikleri ortaya çıktı. Bu yolsuzluklar belgelendiği halde yasaları değiştirmek cüretiyle kendi lehine çevirmeye çalıştıklarını görüyoruz. Sadece din adına göz yuman bir halk kendi geleceğine ülkesine sahip çıkmadığını düşünüyorum. Gezi direnişinde doğaya ve özel hayatıma dokunma diye alanlara çıkan bizler, ölen ve sakat kalan arkadaşlarımız ve kendi geleceğimiz için, babalı oğullu ülkeyi talan edenlere karşı daha cesaretli ve güçlü alanlarda olmalıyız.
Evrensel'i Takip Et