Karadeniz\'in derdi çay, çayın derdi derya deniz
Sedat BAŞKAVAK*
Karadeniz bölgesini sahil yolunda Samsun’dan doğuya doğru giderseniz solunuzda uçsuz bucaksız deniz, sağınızda ise yeşilin türlü renklerini görürsünüz. Bu yolculuk esnasında kayın, kızılağaç, kestane, ıhlamur ve ağaçların tepesine kadar uzanan sarmaşıkları ile sık ve gür Karadeniz ormanlarının önünde yanında fındık bahçeleri ve çaylıklar büyük yer tutar. Sürmene’den Sarp sınır kapısına kadar çaylıklar ve belirli aralıklarla serpiştirilmiş çay fabrikaları bölgenin en dikkat çeken yanıdır. Eski bir Çin atasözünde “üstün kaliteli çay dağlardan gelir” denirmiş. Burada dağlara yapılan vurgu, güneş ışığından ve zararlılardan korunduğu için yükseklerde yetişen çayın daha kaliteli olacağı vurgusudur. Karadeniz bölgesi çayı dünyada üzerine kar yağan tek çaydır ve zararlılardan doğal olarak korunduğu için ilaçta kullanılmaz. Bu nedenle de dünyada ilaç kalıntısı olmayan tek çay Karadeniz çayıdır. Çinliler bu sözü kullandıklarında anavatanından uzakta Karadeniz’de çay yetişseydi o zaman “Üstün kaliteli çay dağlarda olur” yerine Karadeniz kıyılarında olur diyebilirlerdi.
Fındıklı’da yıllar önce katıldığım üretici köylü kurultayında konuşan Fındıklı Esnaf Odası Başkanı “bölgemiz ve ilçemizde bir sanayi kuruluşu, bir fabrika yok, ekonomimiz çaya bağlı, bu nedenle de sahip çıkmamız gerekiyor” demişti. Gerçektende bölgenin en önemli ve tek geçim kaynağıdır çay. Bu nedenle de çayla ilgili her şey, söylenen her söz, uygulanan politika çay üreticisini ve başta Çaykur olmak üzere çay fabrikalarında çalışan işçileri ilgilendiriyor.
ÜRETİCİ DERTLİ
Çay kampanya dönemine 2 ay kaldı. Üretici dertli. Çünkü; yaş çay alım fiyatı her sene sadece 10-12 kuruş artıyor. Kilo başı ödenen destekleme primi ise üç yıldan fazladır 12 kuruş. AKP iktidara geleli beri mazot dört katına, gübre ise üç katına çıktı. Yolsuzluk operasyonu sonrası döviz ve altındaki artışlar yavaş yavaş tüketim mallarına yansıyor. Yani giderler artıyor ama çayın fiyatı yerinde sayıyor. 4,5 kg yaş çaydan 1 kg kuru çay çıkıyor. Kuru çayın maliyetinin yüzde 65’nin ise yaş çay olduğu düşünüldüğünde alınan yaş çay fiyatıyla, satılan kuru çay fiyatını karşılaştırınca aradaki en az 10-15 kat fark üreticinin çok ucuza çayını vermek zorunda olduğunu gösteriyor. Uygulanan kota ve kontenjanla çayını Çaykur’a veremeyen üretici mecburen özel çay şirketlerine yarı yada yarıya yakın fiyata çayını vermek zorunda kalıyor. Tabi özel çay şirketleri de, üreticinin yaş çay parasına karşılık piyasa fiyatından kuru çay vererek (sözde) hem borcunu ödüyor hem de çay üreticisine ihtiyacından fazla kuru çay vererek, sat paranı kazan diyor. Bu nedenle de Çaykur’un ne kadar fiyat açıklayacağı da, ne kadar çay alacağı da çay üreticisi için kaygıyla beklenen bir süreç oluyor.
İŞÇİ KAYGILI
Çaykur işçisi kaygılı. İşçinin kaygısının pek çok nedeni var. Hükümetin Öz Gıda-İş’e üye ol dayatması nedeniyle açılan yetki mahkemeleri ve 6 yıldır sözleşmeden kaynaklı kayıplar. DİSK’e bağlı Gıda-İş sendikasının örgütlenme çalışmasıyla yeni bir sürecin başlaması. En önemlisi de Çaykur’un özelleştirilmesi konusudur. 8 fabrikanın buhar sistemleri özelleştirilmiş durumda. Çay alım yerlerinde çalışan işçi sayısı her geçen gün azalırken yükleme ve taşıma işleri taşerona verilmiş durumda. Yani Çaykur parça parça özelleştiriliyor.
Sorsanız pek çok Rizeli “bu özelleştirme her zaman konuşuluyor ama olmaz. Rizeli başbakan Çaykur’u özelleştirmez” diyor. Halbuki aynı Rizeli başbakan “çaya taban fiyat olmaz ve de açıklanmaz, çünkü serbest piyasaya biz müdahale edemeyiz” diyor. Gümrük bakanı da Rizeli ama ne kaçak çay ne de her yıl ithal edilen binlerce ton çay engellenmiyor.
Kahvaltıda, misafirlikte, istasyonda-otogarda beklerken arka arkaya içilen bir çayın ne çok sorunu var. Birkaç yudumda içilen çaydan kimler ekmek bekliyor bir bilseniz. Karadeniz’de borçlar fındığa yada çaya yazılır. Üretici yıl boyunca ödemediği borcunu çay parasıyla öder. Esnafın çay kampanya döneminin başlamasıyla yüzü güler. İşler açılır, borcu olanlar borcunu öder. Yeni kıyafetler alınır, mobilyalar yenilenir. Kimileri için sadece bir bardak içecektir çay, kimileri içinse iş, ekmek ve gelecektir çay.
* Tüm Köy-Sen Eğitim ve Örgütlenme Uzmanı
Evrensel'i Takip Et