9 Mart 2014 09:14

A. Hicri İZGÖREN

Hevsel eylemi, tarihine, kültürüne sahip çıkmak anlamına geliyor. Yalana ve talana dur demek anlamına geliyor. Bu direniş bize, ‘bu proje baştan ölü doğmuş ve bu kent için yok hükmündedir’ demek istiyor.
Amed’in hem nefes alacak ciğeri, hem yeşil alanı, hem de besin kaynağı durumundaki yüzlerce hektarlık Hevsel Bahçeleri aynı zamanda  kentin simgesi konumunda. Ayrıca bu alanda yüzden fazla kuş çeşidinin yanı sıra  birçok hayvan yaşıyor.
Hevsel; rantın, soygunun yok edemeyeceği birçok şiire, şarkıya, söylenceye konu olmuştur. Her kuşaktan Amedlinin anısı vardır orada. Her dem bir anı defteri tadındadır.
Hevsel… Sürgünlere açılan kapılardaki anılardır. Patikalar ve uçurumlardır. Uykusuz geceler, sağır ve dilsiz duvarlarda, zindanlarda hayal bahçemizin anılarıdır.. Şiirler, şarkılardır. Yağmurlarla ıslanmış merhabalardır.
Kentler gibi kimi yerlerin ve mekanların da bir kimliği, bir ruhu vardır. Kentin bir bileşeni olarak kimi mekanlar vardır ki; bulunduğu kentin tüm kimliksel bileşeni gibidir, o kentin tüm koku ve renklerini içerir. İşte Hevsel de Amed için böyle bir yerdir. Ve çok değerlidir. ‘Değer’ kavramını sadece bir şeyin para ile ölçülebilen karşılığı olarak anlayan, rant olarak düşünen zihniyet bu değeri anlayamaz.
Tam da UNESCO Dünya Mirası Listesi için uzun süredir çalışmalar sürerken, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Dicle Vadisi’ni ‘Yapı Rezerv Alanı’ adı  altında talana açması bu alandaki kıyımlara bir yenisini daha eklemek anlamına geliyor.
‘Doğada kendiliğinden bir ekolojik denge olduğunu’ söyler konunun uzmanları. İnsan dışında hiçbir canlı katliam yapmaz. Bu vahşet  sadece kendini modern gören insan soyunda görülür.
Bu ülkede güzel olan, yararlı olan birçok şey satılıyor, yok ediliyor, katlediliyor… Hevsel Bahçeleri’ni de içine alan bu alanın yapılaşmaya açılmasının planlanması, kentin can damarı olan bu yeşil havzayı tamamen ortadan kaldırmış olacak... Bu  proje halkta ciddi endişeler yaratıyor, rahatsızlık veriyor. Halk  kendine sorulmadan tepeden inme jakoben yaklaşımları reddediyor artık.
Bölge halkının yaptığı her şeyi gayrı meşru gören zihniyet, doğayı ve çevreyi korumak için mücadele vermesini de meşru görmeyecektir. Ama bu halk artık ezber bozmayı çoktan öğrendi. Bu ezberi de bozacak.
Direniş Amed’e, Amed Direnişe yakışıyor!

Evrensel'i Takip Et