15 Mart 2014 20:33

Bu seçimleri kim kazanır

Seçimlerin sonuçları elbette önemlidir ama daha önemlisi daha seçimlere girmeden HDP’nin bir seçenek olarak güçlendirilmesidirHDP, bugün düzen partileri karşısına halkın seçeneği olarak çıktığı için HDP’ye atılan her oy, kazanamayacağı yerler de dahil, bir seçeneği güçlendirmek ve yarına taşımak üzere bir iradeyi ortaya çıkaracaktır

Bu seçimleri kim kazanır
Paylaş

Seçimlere 20 günden az bir süre kaldı. Gençler içindeki tartışmanın önemli bir kısmını da hangi siyasi partinin kaç oy alacağı, AKP’nin devrilip devrilmeyeceği, kasetlerin yansımasının ne olacağı oluşturuyor.

Düne kadar AKP’nin temsil etiği ulusal/uluslararası burjuva klikleri arasındaki çatışma, AKP’nin içinden yeni bir parti mi çıkartacak, Başbakan Erdoğan ile mi devam edilecek, CHP’nin içinden tam Amerikancı bir iktidar partisi yaratılabilinecek mi gibi başkaca sorular da sorulabilir. Bu soruların Türkiye siyasetinde elbette bir karşılığı var ve egemenler arasındaki çatışmanın giderek derinleştiğini varsayarsak yakında sorularımızın bir bölümüne somut cevaplar bulmuş olacağız.

SEÇİLENLERİ SEÇMEK

Patronların, sermaye sahiplerinin daha da genişleterek uluslararası tekellerin hem Ortadoğu hem de Türkiye üzerinde kendi planları ve seçim stratejileri olabilir. Ki bugün Ukrayna’da yaşananlarda bunun bir örneği. Emperyalist güçler arasındaki paylaşım savaşı, emperyalistlerin Ukrayna’da kendi hükümetlerini yaratma stratejileri, halkların bir seçenek yaratamaması, Ukrayna açısından bir yıkımla sonuçlanmaktadır.

Ukrayna örneğinin de basit bir sonucu vardır. Bunlardan en önemlisi seçime giderken gençlerin yeni ‘sorularla’ tartışmaya katılmasıdır. Seçimlerde halkın, emekçilerin, gençlerin başarılı olup olmadıklarının ölçütünü bu sorular belirleyecektir. Yoksa tıpkı Ukrayna’da olduğu gibi ölçütümüz hangi emperyalist gücün etkisini nasıl arttırdığı değildir.

İSİMLER FARKLI, POLİTİKALAR AYNI

90 yıllık Cumhuriyet’in, çeşitli sermaye partilerinin, ‘öz’leri aynı olan ama ‘biçimleri’ farklı olan politikalarının işçi ve emekçilere, ezilenlere ve gençliğe bıraktığı miras nedir diye dönüp baktığımızda görebileceklerimiz; işsizlik, geleceksizlik, yoksulluk, epeyce yolsuzluk olacaktır. Rahatça diyebiliriz ki burjuva partileri, patronların ve tekellerin çıkarları söz konusu olduğunda her zaman için halkın karşısında tutum almışlardır. Taşeronlaşma yasaları, özelleştirmeler, eğitimin ve sağlığın piyasalaştırılmasına hiçbir türden sermaye partisi, öze ilişkin bir itirazda bulunmamıştır.

Asıl kritik soru ve tartışma bu noktadır. Önümüzdeki seçim dönemi ve sonrası için, halkın bu politikalara itirazının birleştiği ve örgütlendiği bir seçenek ortaya çıkmış mıdır?
İşçiler, emekçiler ve gençler hem genel olarak ülke siyasetine müdahale etmek, hem de bulunduğu alandaki sorunlara müdahale etmek için kendi birliklerini oluşturuyor mu?
 Kentine ve mahallesinde kendi sözünü söylemek isteyen, uyuşturucu ve çeteleşmeye karşı mücadele eden gençler, kendi örgütlerini kurabildiler mi?
 Mahalle forumları, sokak temsilcileri, yerellerde oluşturulan çeşitli türden platformlar… Kısacası; gençlerin, emekçilerin halkın kendi örgütlerini kurması, kendi birliğini oluşturması seçimler ve sonrası için mücadelenin ölçütü durumundadır.

BU HESAP ÇARŞIYA UYMAZ

Egemenlerin planlarının bozulup bozulmaması da, evdeki hesabın çarşıya uymaması da işçilerin emekçilerin, ezilenlerin, gençlerin bir seçenek oluşturup oluşturmamasına bağlıdır.

Seçimlerin sonuçları elbette önemlidir ama daha önemlisi daha seçimlere girmeden HDP’nin bir seçenek olarak güçlendirilmesidir. HDP, bugün düzen partileri karşısına halkın seçeneği olarak çıktığı için HDP’ye atılan her oy, kazanamayacağı yerler de dahil, bir seçeneği güçlendirmek ve yarına taşımak üzere bir iradeyi ortaya çıkaracaktır.
Türk, Kürt, Arap her milliyetten Türkiye gençliğini sermaye politikaları karşısında birleşmeye, HDP’yi güçlendirmeye çağırıyoruz.

ÖNCEKİ HABER

Neden ÖTK, nasıl ÖTK

SONRAKİ HABER

Çaykur Rizespor - Beşiktaş: 2-2

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa