Reyhanlı dosyası gözlerden kaçırılıyor mu?

Volkan PEKAL
Adana

TMK Bölge Ağır Ceza Mahkemelerinin kaldırılması ile Hatay’da ortaya çıkan yetki karmaşası hakim karşısına çıkamayan tutuklu sanıkları olumsuz etkilerken “Reyhanlı dosyası gözlerden kaçırılmaya mı çalışılıyor?​” sorusunu akıllara getirdi.

6526 Sayılı Kanun’la TMK özel yetkili mahkemeler kaldırılmış, Adana özel yetkili mahkemede bulunan dosya Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiş, sanıkların hakim karşısına çıkışları gecikmişti. Sanıklar 26 Mayıs tarihinde hakim karşısına çıkmayı beklerken bu sefer de Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi CMK’nin 12 ve 18’inci maddelerine göre dosyanın iddianamesinin kabul edilmesi, ifadelerin alınmış olmasını gerekçe göstererek dosyayı Adana Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi.

SANIKLAR MAĞDUR

Aynı şekilde bir yılı aşkın süredir tutuklu bulunan Yurt Gazetesi Hatay muhabiri Hasan Kabakulak’ın da için de bulunduğu dava dosyası da yetkisizlik kararı ile tekrardan Adana Ağır Ceza Mahkemsine gönderildi. Bu dosya sanıkları da yetki tartışması nedeni ile hakim karşısına çıkmadığından yargılama başlayamıyor. Yetkisizlik kararı veren mahkemeler tutukluluğun devamı yönünde karar verdiği için gazeteci Kabakulak’ın da içinde bulunduğu sanıklar yönünden mağduriyet artıyor.

Kararı değerlendiren dosya sanıkları avukatı ve İHD MYK Üyesi Avukat Tugay Bek, duruşma tarihleri yaklaşan dava dosyalarında yetkisizlik kararı verilmesi tutuklu sanıkların mağdur edildiğini söyledi. Adana Ağır Ceza Mahkemelerinin de yetkisizlik kararı vermesi ile dosyanın yetki yönünden karar verilmek üzere Yargıtaya gideceğini dile getiren Bek, böyle bir durumda tutuklu sanıkların en az 1 yıl daha tutuklu kalabileceğine vurgu yaptı. Bek, hükümetin ihtiyaçlarını karşılamak için alelacele yapılan değişikliklerin yargıda karmaşaya yol açtığını ve bununda büyük mağduriyetlere yol açtığını ifade etti. Bek şunları söyledi: “Türkiye bildiğimiz kadarı ile hiçbir mahkeme bu şekilde bir yetkisizlik kararı vermez iken yalnızca Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesinin vermiş olması hukuki değil de siyasi bir karar verildiği yönünde kuşkuları artırmaktadır. Bu kararlarla kamuoyunun takip ettiği Reyhanlı patlaması gibi dosyalar da bir süre daha kamuoyundan gizlenmiş oluyor.”