22 Haziran 2011 12:25

LYS' den tatmin olacak mıyız?

Bir yıldır beklenen sınav, hatta sınav maratonları devam ediyor. 5 aşamalı gerçekleşecek olan LYS' ye, YGS barajını geçen tüm öğrenciler girme hakkına sahip. Pekiyi YGS nasıl bir barajdı? O barajı herkes hakkıyla mı geçmişti? Tabi ki de hayır. Bir şifre skandalı patladı ve aylarca konuşuldu bu skandal. Liseliler her yerde kitlesel eyleml

LYS' den tatmin olacak mıyız?
Paylaş
İmran Kurt

Bir yıldır beklenen sınav, hatta sınav maratonları devam ediyor. 5 aşamalı gerçekleşecek olan LYS' ye, YGS barajını geçen tüm öğrenciler girme hakkına sahip. Pekiyi YGS nasıl bir barajdı? O barajı herkes hakkıyla mı geçmişti? Tabi ki de hayır. Bir şifre skandalı patladı ve aylarca konuşuldu bu skandal. Liseliler her yerde kitlesel eylemler, boykotlar düzenlediler. Tüm dertleri, tasaları emekleri çalınan, acımasızca kaybedilmek zorunda bırakılan 1 yıllarına sahip çıkmaktı. Ve bu şekilde bir skandalın patlamasına neden olan YGS, bir baraj niteliği taşıyor şimdi. Pekiyi bu barajı geçenlerin tamamı, gerçekten hakkıyla bu sınava çalışan öğrenciler mi? Tüm zamanlarını test başlarında, dershane köşelerinde harcayan liselilerin üstünden zıplayarak şifresiyle barajı geçen kaç öğrenci var bu toplam içinde? YGS eylemleri zamanında taşınan bir döviz vardı “Geleceğin doktorları, avukatları bugünün hırsızları” diye, süreci özetliyordu. Şifresiyle, hurdasıyla sınavı geçenler ya bundan yıllar sonra önümüze doktorumuz olarak çıkarlarsa? Pekiyi bu skandal aydınlatılmamışken, sınav iptal olmamışken şifreciler yargılanmamış ve koskoca bir skandal ört pas edilerek yapılacak olan LYS bu saatten sonra ne kadar adaletli, ne kadar eşit? Hem işin şöyle bir yanı da var: YGS’ den sonra bu kadar konuşulmuş bir skandal, liselilerin LYS’ den ümidi kesmesine de neden olmuş durumda. Kime sorsan “seneye artık” diyor.  Çünkü birileri şifreyi aldı geçti. “Bu saatten sonra biz çalışsak neye faydası olacak” mantığı var herkes de. YGS' den o kadar da kötü puan almayanlar bile durumu umutsuz vaka olarak görüyorlar. Liseliler ümitsiz, umudu tükenmiş durumda. Haklılar da bir yandan. Koskoca 1 yılları, şifreciler tarafından çalındı. Boşa giden 1 yıla rağmen hükümet “tatmin” olma açıklamalarına hız kesmeden devam etti, bir şey olmamış gibi. Ama esas sorun sistem sorunu, bu artık çok açık Yani liselileri bugün bu umutsuzluğa iten, hayattan bezdiren sınav sistemlerinin ta kendisi. Hiçbir şekilde adil olmayan, parası olanın daha iyi şartlarda okuduğu, daha iyi dershanelere gittiği, daha çok kitap alıp özel derslerle kendini beslediği ve bu sistemde daha avantajlı duruma geçtiği bir yarıştan bahsediyoruz. Bu durumda parası olmayan yüz binlerce genç “yarışa” geride başlamak durumunda. Sorun sadece maddiyat da değil. 12 yıllık bir eğitimin 2 saatlik sınavlara bağlanması, 12 yıllık emeğin bir hiç sayılıp karşımıza dikilen bir duvarı geçmek zorunda olmamız... Ve tartışılması gereken bir konuda, bu sınav ne kadar gerekli? Liselerde gösterilen eğitimin daha nitelikli olduğu bir eğitim sisteminde, liselerdeki ağırlık ortalamana göre bir üniversiteye girmen, ya da herhangi bir yeteneğine göre üniversite de olmanın neyi ters? Sınav sistemleri daha çok can yakacak. Şifre skandallarıyla, intiharlarıyla, bizden çaldığı zamanlarla. Eskiden özgürlük yazılırdı sıralara, şimdi ise YGS ve LYS 'ye “özlü sözler”. Bizden çaldığı çok şey var, daha da çalacak gibi duruyor. Bu yüzden sistemin bizden çaldığı her şeye karşı mücadele etmeliyiz. Bulunduğumuz her alanda, okulda, sınıfımızda, dershanemizde, mahallemizde bildiklerimizi, doğrularımızı kulaktan kulağa haykırmalıyız. Yoksa “büyüklerin” bizi anlayacağı yok!

ÖNCEKİ HABER

Eğitimde sorun çok, çözüm yine yok!

SONRAKİ HABER

Seçim Enstantaneleri

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa