Andy Warhol’dan herkes için sanat

Sevda AYDIN
İstanbul

20. yüzyıl sanatının en ikonik isimlerinden biri olan Andy Warhol’un çeşitli portrelerinden oluşan “Andy Warhol: Herkes için Pop Sanat” sergisi Pera Müzesi’nde sergileniyor.
Warhol,  bir grafiker olarak başladığı kariyerini Amerikan kültürü üzerine yaptığı eserleriyle tamamladı. Slovak kökenli bir ailenin oğlu olan sanatçı Amerikan kültürünün simgeleri haline gelmiş pek çok kişi ve simgeyi kendi renkleri ve grafikleriyle yeniden yorumladı ve onu yeniden yarattı. Warhol’un bu yorumunun en önemli örneklerinden  “Campbell’s Çorbası” ya da “Tehlikeli Türler” gibi ünlü eserleri şimdi Pera Müzesi’nde sergileniyor.

“Andy Warhol: Herkes için Pop Sanat” sergisinde, Andy Warhol’un Campbell’s Soup, Kovboylar ve Kızılderililer, Tehlikedeki Türler, Çiçekler, 20. Yüzyıldan On Yahudi Portresi dizilerinin yanı sıra, Mick Jagger ve Lenin gibi ünlü isimlerin portreleri de yer alıyor. Sergi, Slovak asıllı sanatçının Slovakya Modra’daki Zoya Müzesi koleksiyonundan derlendi. Amerikan hayat tarzını sorgulayan, sanatında kitle kültürü malzemelerini kullanan, çoğaltılabilirlik ve yeniden üretilebilirlikle içerik ve formu önemsizleştiren Andy Warhol sergisi, Türkiye’de ilk kez sergilenecek serigrafi dizilerini ve desenlerini izleyiciyle buluşturuyor.

FRANZ KAFKA VE GERTRUDE STEİN PORTRELERİ

Sergide yer alan işlerin çoğunu 1962 ve 1966 yıllarında üreten Warhol, Amerikan gerçekliğine yönelik yaklaşımının ikonik örnekleri de yine bu yıllarda yaptığı işlerde görülür. Çeşitli reklam imgeleri, fotoğraflar, afişler Warhol’un sanatının da ana konusu oldu. Warhol için varolan bir imgeyi çoğaltma, o imgeyi yeniden üretmenin önemi kuşkusuz bu çalışmalarında görülür. Marilyn Monroe’yu bir Marilyn Monroe görüntüsüyle, Campbell’s Çorba Kutuları’nı Campbell’s Çorba Kutuları görüntüsüyle değiştiriyordu. İnsanların ya da reklam malzemelerinin arasında farklılıklar değişiyor, ortaya çıkan görüntü başka bir okumayı sunuyordu.
Warhol’un Franz Kafka ve Gertrude Stein portreleri bu çalışma kapsamında sergide yer alıyor. Franz Kafka ve Gertrude Stein gibi edebiyatçıları da resmettiğinde de onlara bu yaklaşımıyla baktı kuşkusuz. İsrailli Sanat Tüccarı Alexander Harari’nin siparişi üzerine 1980’de yaptığı “Ten Portraits of Jews of the Twentieth Century” adlı seri bu anlamda Warhol’un yaklaşımının en belirgin çizgilerini taşır. Galerici Ronald Feldman’a önerisiyle yapılan çalışma için kişilerin yüzlerini beğendiği için resmettiğini söyler.