Kont’tan kelepir, kaçırmayın!

Özge KURU

Şimdilerin yeni ergen vampirleri özellikle genç kızlar arasında sürdükleri saltanatı karizma ve estetik gibi kaygılara sığınmadan vampirliğin hakkını veren eskilerin Kont Dracula’sına borçlu desek itiraz eden çıkmaz herhalde. Eflak Beyliği’nin voyvodası III. Vlad’ın,“nam-ı değer” kazıklı voyvodanın, Osmanlı’nın esiri, öğrencisi ve ezeli düşmanı, Fatih Sultan Mehmet’in kankasının,esin kaynağı olduğu Kont Dracula son günlerde yine haber sitelerinde,  gazetelerde -elbette akşam baskısında- boy göstermeye başladı. Hem de tam romana uygun biçimde emlak haberlerinde! Aslında hiç de alakası olmasa da Dracula’yla özdeşleşen bir kale satılığa çıkarılıyor. Evrensel Pazar gazetesi de araştırmacı gazeteciliğin sınırlarını zorlayarak sizler için Vampirlerin Efendisi Dracula’nın Türkiye’deki satılık malının mülkünün listesine ulaştı. İşte o liste!
Dracula’nın gemiciği: Beklentinizi çok yükseltmeyin. Gemi değil gemicik. Kont’un denizcilik literatürüne eklediği yeni bir ulaşım aracı türü. Suya götürür, susuz getirir. İkinci el bu gemiciğin alış fiyatı 15 milyon dolar. İhtiyaç fazlasından satılık zira elde 5 tane daha var. Filo halinde alımlarda pazarlık mümkün.
Dracula’nın villası: Şato deği şatocuk bu da. Ama arazisi emlaktan daha değerli yerler vardır ya onlardan. SİT alanına kurulu. Bir rivayete göre yoklar, başka bir rivayete göre yalnızca rüşvetine 130 bin TL ödenmiş. Ciddi alıcılar için kolaylık sağlanır.
Dracula’nın etkisi: Başka bir su taşıtı daha. Daha çok zevk amaçlı kullanılıyor. Tarihe mal olmuş, dillere yer etmişliği var. Maddi değerinden çok manevi değeri için düşünülebilir. Bir dönem milyon dolarlık yalıların önüne park etmişliği, “örtülülerin” örtüsünü aralamışlığı var.
Dracula’nın saati: Kont’tan az kullanılmış, zira günün en aydınlık yarısında çekmece de öylece durur. Bize gelişi 700 bin lira. Oha çokmuş ya! Zamanı durdurma, gideni getirme, geleceğe yolculuk etme fonksiyonu vardır herhalde. Vardır kesin.
Dracula’nın gazetelere direkt hattı: Alo Fatih markalı bu hatlar çok fonksiyonlu çalışıp Kont’un mal varlığının en nadide parçalarıdır. Zira manşetten köşe yazarına, ekran yazısından program süresine kadar bir çok şeyi keyfinize göre sipariş edebilirsiniz. Karşıdaki ses yalnızca “Hemen efendim, tamam efendim” karşılığı vermeye programlandığından oldukça kullanışlıdır. Bir de şekerli kahve söylemeyi ihmal etmeyin.
Dracula’nın TV kanalı: İkizler burcu Dracula’nın espirili eğlenceli kişiliğini yansıtan yönüyle edindiği paralarla satın aldığı TV kanalı da seçenekler arasında. Yine ihtiyaç fazlasından satılık. Çalışanları kovulmuş, habercilik filan tamamen tarih edilmiş. Dikensiz bir gül bahçesi. İlgililere makul fiyattan olur.
Dracula’nın sürekli oturum belgesi: Memleket hasretiyle yataklara düşen ama nedense bir türlü dönmeyen Kont o kadar uzun zamandır “gurbetteki” artık oturum belgesi filan soran da yok. İhtiyaç fazlasından mendil ya da mandalla bile değişim olur.
Dracula’nın tabloları: Sayın Kont’un emeklilik günlerinin eserleri. Ama üzerlerinde geçmişin gölgesi dolaşıyor hala. O yüzden hangi renge boyarsa boyasın yalnız kan kırmızı görünüyor. Asmak üzere üretilmiş, dilerseniz.
Dracula’nın araba filosu: İsmin plakaya yazıldığı araba filosu vampirliğin şanındandır ve gayet tabi Kont’un da var. Yaklaşık 100 civarı. Dracula’nın isminin kısaltması olan DRC plakalı araçlar, filo halinde satışa sunulup tek satış mümkün değildir. Kim uğraşacak?
Dracula’nın hediyelikleri: Bunlar bana fazla tuzlu gelir diyor ama eliniz de boş gitmek istemiyorsanız DRC yazılı çorapları ya da gömlekleri öneririm. Eşe dosta hediyelik olur.
“Niye satıyor acep kusurlu mu” diye içinize kurt düştüyse meraklanmayın. Kendisinin bunlara tek kuruş ödemişliği yok. Bedelini ona buna yani sana bana ödettiğinden gözden de kolay çıkarıyor. Pazar gazetenizin siz sevgili okurlarımıza bu dev hizmetini şunu hatırlatarak bitirelim. Ne de olsa Kont’un malları bunlar. Alış veriş yaparken siz boynunuza dikkat edin, arada bir diş izi var mı yok mu kontrol edin. Yoksa romandaki emlakçı gibi sizi kurtaracak bir sevgiliniz yoksa sarımsak filan da kar etmez.