Gönül Çalışkan için adalet arayışı başlıyor
Kadın yönelik şiddetin ardı arkası kesilmediği gibi, artık çeşitli biçimlerde yapılıyor oluşuna da tanık oluyoruz. Tıpkı, 4 Nisan 2014’te, sabah evinden işe gitmek üzere yola çıkan ve boşandığı eşi tarafından yakılarak öldürülmek istenen Gönül Çalışkan’ın yaşadığı gibi. Pendik Esenyalı Mahallesi Marmara Caddesi’nde yaşanan olayın ardından Gönül’e sahip çıkan, yaralarını sarmaya çalışan Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinden kadınlar, yarın saat 11:00’de Kartal Anadolu Adliye Sarayı Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek olan davanın ilk duruşması için çağrı yapıyor.
Duygu AYBER
İstanbul
Kadın yönelik şiddetin ardı arkası kesilmediği gibi, artık çeşitli biçimlerde yapılıyor oluşuna da tanık oluyoruz. Tıpkı, 4 Nisan 2014’te, sabah evinden işe gitmek üzere yola çıkan ve boşandığı eşi tarafından yakılarak öldürülmek istenen Gönül Çalışkan’ın yaşadığı gibi. Pendik Esenyalı Mahallesi Marmara Caddesi’nde yaşanan olayın ardından Gönül’e sahip çıkan, yaralarını sarmaya çalışan Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinden kadınlar, yarın saat 11:00’de Kartal Anadolu Adliye Sarayı Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek olan davanın ilk duruşması için çağrı yapıyor.
DAYANIŞMA SESİNE GÜÇ VERİN
Dernek olarak hem Gönül için hem de mahallede yaşayan diğer tüm kadınlar için özel bir çalışma yürüttüklerini söyleyen Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Adile Doğan, “Bu meseleye yalnızca Gönül’ün davası olarak bakmıyoruz. Bu aynı zamanda kendimize de sahip çıkma davasıdır” dedi.
Doğan, olayın hemen ertesinde, mahallede ilk defa kadına yönelik şiddete karşı kadınların sokağa döküldüğünü belirterek, “Biliyorsunuz Antalya’da eşini yakan bir adama mahkeme ‘tahrik indirimi’ vermiş ve ardından kadın öldürülmüştü. Bu yüzden Salih Çalışkan’ın hak ettiği cezayı alması için biz kadınların daha güçlü ve örgütlü hareket etmesi gerekiyor. Gönül bizimle güç buldu, bu korkunç suçun cezalandırılmasını ve kendine yeni bir hayat kurmayı istiyor. Birbirimizden aldığımız güçle dava süreci başladı. Dileğimiz, bu adalet arayışına sizin de ses vermeniz, güç vermeniz. İlk duruşmada siz de bizimle beraber bu dayanışmanın parçası olun” dedi.
EKONOMİK SIKINTILARLA BOĞUŞUYOR
Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Adile Doğan, Gönül’ün yakıldığını öğrendikleri günden itibaren yaşadıkları süreci şöyle anlattı: “Gönül’ü ziyaret etmek üzere dernekten kadınlarla hastaneye gittik. Burada Gönül’ün ailesiyle görüşürken, Salih Çalışkan’ın hem eşi hem de öz amcasının oğlu olduğunu, evlilik hayatı boyunca sürekli şiddet gördüğünü, ardından boşanmaya karar verdiğini ve boşandıktan sonra Salih Çalışkan’ın Gönül’e yaşattıklarını öğrendik. Boşandıktan sonra sürekli tehdit ediyor. Ablalarından birinin ifadesine göre Gönül, bu tehditlere dayanamayarak savcılığa suç duyurusunda bulunuyor. Gönül yakılmadan 4 gün önce de mahkemesi görülüyor. Mahkeme; “Sana zarar verecek biri değil” minvali bir karar verdikten 4 gün sonra, Salih Çalışkan sinsice planlayarak, sokağın girişindeki inşaata saklanıyor. Arkadan yakalayıp, benzin dökerek ateşe veriyor. Yoldan geçen bir tersane işçisi de Gönül’ün yardımına koşuyor ve ateşi söndürerek hastaneye kaldırıyor. Bu arada Gönül, bu olay başına gelmeden önce çalışıyormuş. Şimdi ise hayatı alt üst oldu. Yüzü yanıklar içinde ve bu yüzden ekonomik sıkıntılar da yaşamaya başladı. Heyet raporuna göre, bir yıl boyunca güneşe çıkmaması gerekebilir. Sigortası olmadığı için sağlık ihtiyaçlarını da karşılayamayacak. Bu yüzden de Gönül’ü yalnız bırakmamamız gerekiyor”.
KADINA YÖNELİK ŞİDDET SINIR TANIMIYOR
Av. Cevriye Aydın (Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Avukatı): Günde beş kadının öldürüldüğü bir ülkede, bu olaya ‘canavarlık’ deyip geçemeyiz. Hak ve özgürlükleri genişletmek, herkese sosyal ve kurumsal güvence sağlamak yerine geleneksel, töresel, dinsel değer yargılarını, hurafeleri, ayrımcılığı, eşitsizliği, erkek gücü ve şiddetini böyle pervasızca kışkırtıp, buradan beslenirseniz, daha çok kadın ölecektir. Gönül’ün eski kocasının öldürme kastının yoğunluğu, tasarlayarak, canavarca duygularla veya eziyet çektirerek, yakarak öldürmeye teşebbüs ettiği için, bu suç için belirlenen en ağır cezayla cezalandırılması gerekir. Gönül, kadınların dayanışma ve desteğini, erkek adalet de kadınların gücünü hissetmeli.