Alışverişi de kutlaması da buruk bayram

Mütevazı iftar sofralarını kurmakta dahi zorlanan milyonlar ağız tadıyla bayram kutlayacak imkanlardan yoksun! Ne keyifli bayram alışverişi yapabildiler ne de keyifli bir bayram tatili yapabilecek durumdalar.
Bu yıl Ramazan Bayramı öncesi harcamalar ciddi anlamda düştü. Kredi kartı limitlerine getirilen kısıtlamalar ve memurların uzun bir aradan sonra ilk kez zam alamaması esnafı fena vurdu. CHP Milletvekili Umut Oran, ülkedeki gelir durumunu ortaya koyarak, ekonomi politikalarının ağır borç yükü altına soktuğu, yoksullaştırdığı halkın ister istemez bayramı buruk geçireceğine dikkat çekti.

KART GİTTİ, BAYRAM ALIŞVERİŞİ BİTTİ
İntegral Menkul Değerler uzmanları Ramazan Bayramı öncesinde vatandaşların harcama alışkanlıklarını inceledi. Sonuçlar, geçmiş yıllara göre bu yıl Ramazan Bayramı öncesi harcamaların azaldığını ortaya koydu. Her ne kadar kredi kartı harcamalarında bayram nedeniyle bir miktar artış olsa da geçtiğimiz yıla kıyasla bir düşüş yaşandı.
Bayram haftası öncesi, her yıl olduğu gibi harcamalar bu yıl da piyasayı canlandırdı. Piyasanın canlanmasında genelde özel günler ve bayramların büyük etkisi oluyor. İntegral Menkul Değerler, Ramazan Bayramı öncesinde vatandaşların harcama alışkanlıklarını inceledi. Sonuçlar, geçmiş yıla göre bu yıl Ramazan Bayramı öncesi harcamaların azaldığını ortaya koydu.

GELİR ANCAK GIDAYA YETİYOR
Dört kişilik bir ailenin karnını doyurabilmesi için aylık asgari 1158 TL’ye; giyim, konut, ulaşım, sağlık vb. ihtiyaçlarla birlikte bir aylık geçim için 3 bin 772 TL’ye ihtiyacı bulunduğunu söyleyen Umut Oran, “AKP’nin ihmal ettiği işsizler ve emekliler bir yana, çalışan milyonlarca memur ve işçi de mevcut maaş-ücret düzeyleriyle yoksulluk sınırının altında kalıyor” yorumunda bulundu.
Asgari ücret 890 lira, Ortalama emekli maaşı 1000 TL, Ortalama memur maaşının 2 bin TL olduğu bir ortamda gelirler ancak gıdaya yetiyor. İntegral Menkul Değerler’in analizi de bu durumu doğruluyor.
İntegral Menkul Değerler’in analizine göre, memur, işçi ve emeklilere bayram öncesi enflasyon farkı ödemeleri yapılması ve erken maaş ödemeleri vatandaşın yüzünü güldürüyor ve harcamalarını artırıyordu. Harcamaların yoğunlaştığı dönemler genellikle Ramazan Bayramı’nın başlangıcından bir hafta kadar önce başlarken, bu artış ağırlıklı olarak gıda harcamalarında yaşanıyor.

MAAŞ ZAMMI TARTIŞMASI
Bununla birlikte dar ve orta gelir seviyesindeki vatandaşların tercihi daha çok küçük esnaflar olurken, her bayramda olduğu gibi hem kredi kullanımları hem de kredi kartı harcamaları bu yıl da artış gösterdi. Ancak bu bayram öncesinde, geçmiş yıllarda olduğu gibi bir tepe noktası görülmedi. Özellikle kredi kartı harcamalarının artış hızındaki düşüş dikkat çekici.
Şubat ayında hayata geçirilen ve kredi kartıyla harcamaları kısıtlayan BDDK uygulamaları tüketimi sınırlandırırken, bunun yansımaları hâlâ devam ediyor.
Öte yandan bu bayram ilk kez memurlara temmuz zammı yapılmaması da tüketimi olumsuz yönde etkiledi. Memurların enflasyonun altında bir zamla bayrama girmesi tartışmalara neden olmuştu.

HALK AĞIR BORÇ YÜKÜ ALTINDA…
AKP’nin uyguladığı ekonomi politikaları, halkı ağır borç yükü altına soktu. 2002 sonunda 1.9 milyar lira olan toplam tüketici kredileri, 129 kat artarak mayıs 2014 itibariyle 253.4 milyara; o tarihte 4.3 milyar lira olan bireysel kredi kartı borçları da yaklaşık 17 kat artarak 77.5 milyara yükseldi.
Böylece toplam hane halkı borç yükü, 52 kat büyüyerek 6.3 milyar liradan 334 milyara çıktı. Bu dönemde hane başına ortalama borç yükü 41.5 kat artarak 384 liradan 16 bin liranın üzerine çıktı. Vatandaşlar, bu bayrama da gırtlağa kadar borçla giriyor…

EMEKLİ AÇLIK SINIRINDA YAŞIYOR
Milyonlarca emekli de bayrama sıkıntı içinde giriyor. 1 milyon 933 bin 202 memur emeklisi ayda ortalama 1529 lira, 6 milyon 350 bin 815 işçi emeklisi ise ortalama 1060 lira aylık alıyor. Skalada memur emekli aylığı 1230 liraya, işçi emeklisi aylığı da 1011 liraya kadar düşüyor. En düşük emekli aylığı esnaf Bağ-Kur’lularda 826, çiftçilerde ise 603 lira düzeyinde. Esnaf Bağ-Kur emeklisi ortalama 1103, çiftçi Bağ-Kur emeklisi ise ortalama 721 lira emekli aylığı alıyor. Bağ-Kur emeklileri 2 milyon 435 bin 709 kişilik bir kesimi oluşturuyor. Emeklilerin çoğunluğu, mevcut aylıkları ile bırakın yoksulluk sınırını açlık sınırının bile altında kalıyor.

20 MİLYONUN ÜRETİMDE ADI YOK
Çalışanlar ve emekliler gelirleriyle karnını doyuramazken, umudunu yitirip iş aramayı bırakanlarla birlikte sayıları 5 milyonu bulan işsizler üretim süreçlerinin dışında ve hayatını idame ettirecek gelirden yoksun durumda. Ayrıca ülkede 11.5 milyon dolayında ev kadını ve belli bir ücreti ya da sosyal güvencesi olmadan aile işlerine yardım eden çoğu tarımda ve kadın 3.3 milyon da “ücretsiz aile işçisi” bulunuyor. Buna göre toplamda 20 milyon dolayında bir nüfus fiilen çalışma hayatının dışında...
Birçok ülkenin toplam nüfusunu aşan bu nüfus, AKP’nin iş, aş yaratmayan politikaları sonucu ekonominin, üretim süreçlerinin dışında kalıyor. (EKONOMİ SERVİSİ)