'Libya'daki ENKA şantiyesi mühimmat ve silah deposuydu'
Libya’da 13 günlük esaretin ardından yurda dönen işçilerden Mazlum Dündar, çarpıcı iddialarda bulundu. Çalıştıkları ENKA firmasının personeli gibi gözüken kişinin Libya’daki aşiretlere silah dağıttığını dile getiren Dündar, insani yardım adıyla konteynerlere silahların gizlendiğini gördüklerini söyledi.
Turan KARA
Ercan KARAKAYA
İzmir
Libya’da 13 günlük esaretin ardından yurda dönen işçilerden Mazlum Dündar, çarpıcı iddialarda bulundu. Çalıştıkları ENKA firmasının personeli gibi gözüken kişinin Libya’daki aşiretlere silah dağıttığını dile getiren Dündar, insani yardım adıyla konteynerlere silahların gizlendiğini gördüklerini söyledi. Dündar, basına açıklama yaptıkları için ENKA tarafından tehdit edildiklerini iddia etti.
Gazetemize konuşan işçilerden Mazlum Dündar, firma çalışanı olarak görünen İHH Temsilcisi olarak tanıdıkları Rafet Aydoğan isimli kişinin çetelere ve aşiretlere silah dağıtımı yaptığını tespit ettiklerini savundu. Dündar şu iddialarda bulundu: “Aşiretler arası ilişkileri yöneten, silah dağıtımı yapan ama ENKA personeli görünen bu şahsı ENKA yetkilileri de devlet de biliyor diye düşünüyoruz. Sonradan öğrendik ki biz bu şahıs yüzünden çatışmanın tarafı olmuşuz” diye konuştu. Çatışmalar başladığında şantiye şefinden, “Gerekli önlemleri aldık 6 saatte tahliye yapabilecek olanaklarımız var” yanıtını aldıklarını ancak bunun yalan olduğunu 4 gün boyunca ağır silahların kullanıldığı çatışmanın ortasında kalınca anladıklarını söyledi. Dündar “Meğer bizim şantiye silah ve mühimmat deposuymuş. Rafet Aydoğan isimli şahıs tarafından dağıtılan bu silahlar insani yardım adıyla konteynerlere gizlenen silahlarmış. Bizleri bir yere toplayıp silahları çıkardıklarında anladık bunu.”
ÖLÜMLE YAŞAM ARASINDA
4 gün süren çatışmalardan sonra kendi imkanlarıyla bölgeden ayrıldıklarını anlatan Mazlum Dündar, şöyle devam etti: “Çatışmalar başlayınca firma yetkilileri bizleri orada ölüme terk edip kaçtı. 457 kişi Libya’da çatışmanın ortasında kendi başımıza kaldık. 400 kilometre ötedeki havaalanına kendi imkanlarımızla gittik. Ama hiçbir uçak bulamadık. Aç, susuz, soğukta betonda yatarak 10 gün geçirdik. Çölün ortasında yılanlar, çıyanlar arasında yattık. Ölümle yaşam arasında kaldık. Açlıktan bitkin düşenler, bayılanlar, kusanlar oldu. Silahlı çeteler etrafımızda tur atıyordu. Arkadaşımızı bu sırada kaybettik. Hiç bir ENKA yetkilisi bizlere yanıt vermedi. Dışişleri Bakanlığına ulaştık, sosyal medya ile memleketteki dostlarımız ailelerimiz sayesinde basına haber verince kurtulabildik.”
ENKA TEHDİT EDİYOR
ENKA Holdingin kendilerini tehdit ettiğini belirten Mazlum Dündar, “Arkadaşımız İsmet Yalçın’ın ölümüne sebep olarak bir cinayet işlediler. Bizi ölüme terk ettiler ama şimdi bizi tehdit ediyorlar. Niye basına haber veriyor, anlatıyorsunuz diyorlar. Bizim ölümüze bile sahip çıkmadılar. Kendi imkanlarımızla arkadaşlarımızla beraber getirdik İsmet kardeşimizin cenazesini. Arkadaşımızın ölümünün üstünü kapatamayacaklar, hesabını soracağız. Hukuki ne varsa gerekeni yapacağız” dedi. Dündar, havaalanında firmadan kendilerini karşılayan olmadığını, karşılamaya gelen HDP Milletvekili Levent Tüzel’in her konuda yardım sözü verdiğini dile getirdi.
İHH: ÇALIŞMALARIMIZDA MİHMANDARLIK YAPTI
Dündar’ın iddialarıyla ilgili aradığımız İHH’den yapılan açıklamada ise “Rafet bey, 20 yıldan fazla bir süredir Libya’da çalışan bir kişidir. İHH olarak kendisiyle 2011 yılında bölgeyi tanıması ve dil bilmesi nedeniyle kısa bir süre irtibatımız oldu. Kendisi bu süre zarfında Libya halkına yönelik gerçekleştirilen insani yardım çalışmalarımızda bize mihmandarlık yapmıştır. Ne bu süre içerisinde ne de daha sonrasında İHH’nın resmi temsilcisi olarak bölgede çalışma yapmamıştır” dendi. İHH’nın Libya’da aşiretlere silah vermesi veya bölgeye silah göndermesi gibi bir durum söz konusu olmadığı savunulan açıklamada, “Kurum olarak bu tarz asılsız iddiaları kurumun insani yardım çalışmalarına vurulan bir engel olarak görüyoruz. Hiçbir belge ve bilgiye dayanmadan ortaya atılan bu asılsız iddialar hakkında kurumumuz hukuki yoldan da hakkını arayacak ve iddiaları ortaya atanlar hakkında suç duyurusunda bulunacaktır” dendi.
Enka Teknik yetkilisi basına bir açıklama yapmayacaklarını söyledi. Kendisine soru bile sormamıza izin vermeyen yetkili, “Siz yargı mısınız, iddiası olan varsa yargıya gitsin” diye konuştu.
İSMET YALÇIN TOPRAĞA VERİLDİ
Libya’da yaşamını yitiren 55 yaşındaki İsmet Yalçın adlı işçinin cenazesi arkadaşları tarafından ailesinin yaşadığı Menemen’e getirildi. Egekent 2 Cemevine getirilen İsmet Yalçın’ın cenazesi ailesi ve dostları ve kalabalık bir kitle tarafından Menemen’de toprağa verildi. İsmet Yalçın’ın eşi Sabahat Yalçın, ENKA Holding tarafından kendilerine hiç bir bilgi verilmediğini eşinin öldüğünü bile arkadaşlarından duyduğunu belirterek, “En son 1 hafta önce konuştuk eşimle. Konuştuğumuz sırada telefon kesildi bir daha haber alamadık. Sonra arkadaşlarından haberi aldık, kimisi kalp krizi dedi, kimisi başka şeyler. 10 gün boyunca aç, susuz, soğukta beklediklerini, kendi imkanlarıyla dönmeye çalıştıklarını söylediler. Firma yetkilileri veya başka kimseden hiçbir şey öğrenemedik” dedi.