Badem bıyıklı olduğunuz kadar küstahsınız da
Barış GENÇYILMAZ
Eskişehir
Davutoğlu, bir acayip adam..
Bir cebinde das capital
Bir cebinde stratejik derinlik
Kimse bilmez, taze Başbakan Davutoğlu, Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi’nde Nazım Hikmet ve Valâ Nurettin’in hazırlıktan sınıf arkadaşıdır. 2 yıl üst üste Marksizm muafiyet sınavını geçemeyince mezunu olduğu Boğaziçi Üniversitesi’ne gönderilmiştir. Yani ‘ben nasıl Marksizm’i öğrendiysem’ sözü palavradır. Öğrenememiş ki, öğrenseydi bu halde mi olurdu.
‘Yeni Türkiye’ artık kimsenin ‘zorunlu Marksizm’ dersini görmediği, fikri hür, vicdanı hür bir Türkiye olacak anlaşılan. Zaten ne çektiysek, bilimsel eğitimden çektik. Ama hamdolsun ki artık ‘laik’ günler geride kaldı. Aynı anda hem çağdaş hem özgür hem sünni dindar hem de laik olabilen bir kuşak üretilecek. Şimdi içinizden; “Yok ya bizimkiler yapamaz, bir şey üretemez, Amerika izin vermez.” falan diyorsunuz, belki de Çin’den ithal edileceğini düşünüyorsunuz fakat bu kez menşei Türkiye. Evet yanlış duymadınız, ilk sivil sosyolojik deneyimizle ürettiğimiz ‘yerli malı’ beş on yıl içinde piyasaya sürülecek.
BİR TÜRLÜ YARANAMADIK
Türki toplumlarda ilk ateistler, İslam’ın kabulünden kısa bir süre sonra ortaya çıkmıştır. Fıkhî bir tartışma olan tek toynaklı veya binek hayvanların etlerinin helal olup olmama meselesi üzerine muhalif bir grup ‘at eti isteriz-at etisteriz-ateistleriz’ şeklinde fikri olarak evrilmiştir. Bunun hem etimolojik hem de felsefi olarak ne kadar uydurma olduğunu tartışmak yerine, ülkecek kılavuzumuzun kim olduğunu tekrar hatırlatarak burnumuzun da neden b*ktan kurtulmadığını düşünmenizi isterim.
Şimdi esas meseleye geri dönelim. Böylesine bir kindarlığa karşı Marx’ın eli armut mu topladı sanıyorsunuz. “O cevapsız soruların cevabı ve boş bir ağzın tıpasıdır.” Hatırlayın! Marks’ın çantasından Risale çıkmamış mıydı? Yahu bizimkiler size daha nasıl bir güzellik yapsın. Che Nutuk’suz, Marx Risale’siz gezmiyor. Ama yok, yaranamadık. Adımız hep hedef tahtalarında. Bilimsel eğitim deriz ‘kafirûn suresinin mealiyiz’, laik eğitim deriz ‘28 Şubatçıyız’, anadilinde eğitim deriz ‘iç mihraklarız’, politeknik eğitim deriz ‘dış mihraklarız’, Marx’ın kitaplarını mahallelere taşırız ‘Süleyman’ın kaynıyız’. Ve bilinsin; alayının hasmıyız!
Caps yazdım:
AKPli’nin gördüğü: Din elden gidiyor.
CHPli’nin gördüğü: Laiklik elden gidiyor.
MHPli’nin gördüğü: Türklük elden gidiyor.
Aslında olan: İşçiler ölüyor, savaşlar büyüyor
Evrensel'i Takip Et